*TAMAMLANDI*
Yayınlanma tarihi: 15.08.2022
•
Geçmiş düzeltilemez veya unutulamazdı. Sadece yok sayılabilirdi. Ve onlar da böyle yapıyordu; Bir gün her şeyin tepetaklak olacağını bilmeden.
•
Okyanus çocukluk arkadaşları Selim, Eren ve hayatına sonrad...
Lütfen oy vermeyi unutmayın. En azından emeğim için🤍
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
OLRN - 17
"Saklanan Göz"
More Than You Know - Axwell /\ Ingrosso
******
27.11.2019
Son zamanlarda sana çok yazmaya başladım, siyah kapaklı.
Sanırım artık işe yarıyorsun.
Bugün de Eren paylaştı benimle acılarını.
Gülen yüzünün ardında böyle acılar sakladığını nereden bilebilirdim ki?
Artık daha iyi anlıyorum; Okyanus ve Selim'in, neden o'na küçük çocukları gibi davrandığını.
O büyüyememiş ki.
Çocukluğunu yaşayamamış ki büyüsün.
Eren'in bir gücü var. Sen ne olduğunu anlamadan zaafın oluveriyor.
Artık tek zaafım Okyanus değil.
Tamı tamına üç tane, nur topu gibi zaafım var.
Günlük 4/6
******
"Eren! Hadi lan!"
"Geldim Teocan'ım, geldim." Üzerine giydiği siyah gömleğin düğmelerini ilikleyerek çıktı evin kapısından.
"Üzerine bir şey al üşürsün böyle." dedim.
Dış kapıyı çekip bizimle birlikte garaja girdi, "Ceketim arabada kalmıştı. Giyerim onu."
"Niye özendin sen böyle kendine?" dedi Teo o'na.
Eren arabasına yerleşmeden hemen önce tek eliyle saçlarına dokunup, "Arda için," dedi. "Uzun zamandır görüşmüyoruz. Yakışıklı olanın hâlâ ben olduğumu görmesi gerek."
Buruk bir gülümseme bahşettik o'na hepimiz.
Bugün bizim için siyah günüydü. Üzerimizde siyah dışında tek dikkat çeken renk gözlerimizdi.
Arabalara yerleştiğimizde Teo yine bir aramayla bağlamıştı bizi. Ama bu sefer ilk kez kimse konuşmuyordu. Yol üzerinde bir çiçekçide durduk. Arda için aldığımız çiçeklerin yanında babam için de zambak almıştım. İkisinin mezarı da aynı mezarlıktaydı.
Mezarlık yoluna park ettiğimiz arabalardan indiğimizde, yanımda getirdiğim siyah şalı saçlarımın üzerine örttüm.
Ve büyük mezarlık kapısından içeri girdik. Burası insanı garip hissettiriyordu.
