05

2.5K 148 24
                                    

"Ne?" Lisa'nın da beklediği gibi şaşırmıştı. "Nereden çıktı şimdi bu?"

Gözlerini devirdi tekrardan. "Sence?" Ona kalırsa şimdiye kadar evli kalmaları hataydı, belki de birbirlerinin yalnız olup mutlu olacağkları günlerinizi harcamışlardı şimdiye kadar.

Gözlerini kapattı bir kaç saniyeliğine, sinirlendiğinde bağırmamak için kendini sakinleştirmek adına yaptığı bir şeydi bu. "Lalisa nereden çıktı bu?" Cümlesinin sonundaysa gözlerini açmış ve bakışlarını eşine yöneltmişti.

"Gerçekten bir evliliğe sahip olduğumuzu mu düşünüyorsun, Jungkook biz anlaşamıyoruz. Daha fazla uzatmanın bir anlamı yok." Elleriyle yüzünü sıvazladı kendini sakin tutabilmek için.

İçeriden Jungkook'un abisi Junghyun ve ablası Yeo-been gelmişti, konunun ortasında gelmelerinden ortamdaki gerginliği anlayamamışlardı haliyle. "Ne oluyor?" dedi abisi. Eunha anne ise onlara durumdan bahsetti şaşkınlığını koruyarak.

"Biz mantık evliliği yapmadık ya da zorla evlendirilmedik, biz severek evlendik Lalisa." Boğuk çıkıyordu sesi ellerinin arasından.

"Artık seviyor muyuz?" Bu konuşmayı yapmak o kadar ağır geliyordu ki, kalbini söküp çıkartmak istedi bir an. Haklıydı, severek evlenmişlerdi ama o zaman ki hallerinden eser yoktu şu an.

"İmzalamıyorum." Dosyayı itmişti. Anlayamıyordu genç kadın, ilişkilerinin yolunda olmadığının her yanıyla farkındaydı.

"Ne?" Şaşırma sırası Lisa'da denilebilirdi. "Jungkook, ne saçmalıyorsun sen?"

"Asıl sen ne saçmalıyorsun?" Sesini yükseltmiş, dişlerini sıkmıştı. Onu bu kadar sinirlendiren bu olmamalıydı, zaten her şey ortadaydı.

"Kook biz boşanıyoruz."

Beklemediği bir anda bağırmış, masaya vurarak ayağa kalkmıştı. "Hayır, boşanmıyoruz." Omzundan bastırıp tekrar yerine oturttu abisi. "Oğlum sakin olsana."

"Ben senden boşanmak istiyorum."

"Umurumda değil. Ben boşanmak istemiyorum!" Bu inatçı tavırları nereden geliyor anlayamamıştı. Her şey ortadaydı, bir çift olamamışlardı, evlilikleri aşklarını öldürmüştü.

Jungkook da önüne dönmüştü Lisa da. Ortam sessizleşmişti aniden. Belki de bombayı patlatmanın sırasıdır, diye düşündü Lalisa. "Ben hamileyim." Başını kaldırmamıştı bile Lisa, parmaklarıyla oynuyordu.

"Ne?" Jungkook için bu boşanma kararından daha çok etkilemişti ama daha çok sarsmamıştı. Bu iki kelimeyi duyduğunda tüm sorunlarını unuttu anlığına, önündeki dava dosyasını bile.

Daha sonra yanındaki kıza çıkardı gözlerini. Onu ilk gördüğü gün geldi gözlerinin önüne, gülümsedi. Şirkette gördüğü avukat hanımla evleneceği, aşık olduğu kadınla bir çocuk bekleyeceği; hayal gibi geliyordu hepsi, gerçek değilmiş gibi. Dahası baba olacağını düşündü. Lisa'nın anne olacağını düşündü. Alıp alabileceği en harika haber olabilirdi.

Kollarını eşinin vücuduna sardığında aynı şekilde iki elin ensesine ulaştığını hissetti, gözlerini kapattı. "Ben baba mı oluyorum?" fısıldadı kendi kendine. Omzunda bir ıslaklık hissetti ve kolları arasındaki kadından bir hıçkırık duydu, ağlıyordu.

if we leaveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin