❧ 4. Bölüm

15.3K 415 78
                                    

Keyifli Okumalar !.. ❤️‍🔥

Odanın içerisinde bir o yana bir bu yana gidip gelirken sinirden ne yapacağımı şaşırmış durumdaydım. Resmen bana inanmamış ve bu odaya atıp üzerine de kapıyı kilitleyip gitmişti. Kaç saattir odada volta atıp duruyordum. Arada yatağa oturup düşünüyor sonra aklıma hiçbir şey gelmiyor sinirle ayağa kalkıp önüme ne gelirse tekmeliyordum. Beyinsiz adam bana resmen inanmamıştı ya. İnsan bi dinler demi yok neymiş yalan söylüyormuşum!.

Zaten böyle adamlar ne anlar ki insanlıktan, medeniyetten! Düştüğüm duruma bak ya resmen çıldırmamak için kendimi zor tutuyorum. Bu odanın camı bile yoktu. Resmen bu odayı birilerini zorla tutturmak için yaptırmış. Zorba işte ne olacak!

Volta atmaya devam ederken kapının kilidini biri çevirip açmaya başlamıştı. Salak adam kaç defa kilitlediyse hala gelen kişi kilidi açmak için çevirip duruyordu. Sonunda kapı açılmıştı ve gelen kişi diğer gereksiz Ateş olmuştu.

Sinirle ve çatık kaşlarla bakarken bana doğru geldi ve ''acıkmadın mı, hadi gel aşağıya'' dedi. Allah'ım resmen insanla alay ediyorlardı ya. Sanki normal bir arkadaşına gel aşağıya yemek yiyelim diyordu. Sen bana sabır ver ya!.

Hala sinirle ona bakarken ''bak yeter artık ben bu durumdan çok sıkıldım'' dedim.

Bilmezlikten gelerek ''hangi durumdan?'' diye sordu.

Sabır dilercesine ''yeter ya yeter, ya beni bırakın ya da öldürün artık ne yapacaksanız yapın, ben bu durumdan gerçekten artık çok sıkıldım yeter'' dedim öfkeyle sesimi yükselterek.

Ateş dediklerimi dinledikten sonra ciddi bir şey söyleyecek diye beklerken ''tamam söyleyeceklerin bittiyse, hadi şimdi aşağıya yemeğe in'' dedi. 

''Ya sen benimle dalga mı geçiyorsun?'' dedim hala aynı öfkeyle.

Ateş kafasını iki yana sallayarak ''hayır niye dalga geçeyim kızım zaten açım sende zorlama hadi gel'' dedi ve beni beklemeden aşağıya indi.

Sinirle peşinden gittim ve merdivenlerde benim gelmemi beklediğini gördüm beni görünce ''acaba diyorum biraz daha hızlı mı insen hani açım da ben'' dedi.

Sinirle boynumu kaşıdım ve öfkeyle yanından geçip aşağıya indim. Tabi ki de yemek yemek için değil evin dış kapısına gitmek için. Aşağıda koltuğun üzerinde oturan Barış'ı gördüm ve o da beni görünce öfkeyle bana baktı. Ben de aynı sinir ve öfkeyle bakarak dış kapıya doğru yürüdüm ve kapıyı açıp evden çıktım ama tabi ki de bu salak korumalar hemen önümü kesti.

İki koruma da yüzüme boş boş bakıyorlardı. Sinirle ''çekilin önümden'' dedim. Onları itmeye çalıştım ama nafileydi adamlar yerlerinden bile kıpırdamıyorlardı. Zaten boşuna koruma olmamışlar ya öküz gibi kas yapmışlar tabi ben bunlardan kurtulamazdım. Yine de pes etmeyecektim.

Bir koruma ''bu evden çıkmanız yasak, lütfen zorluk çıkartmayın ve eve girin'' dedi. 

Kaşlarımı çatarak sinirle ''size önümden çekilin diyorum'' dedim ve çekilmedikleri için ısrarla yürümeye çalıştım. İki korumada kolumdan tutmuş geri geri sürüklüyordu. Bende hemen birinin elini ısırdım ve geri çekilip kolumu bırakması bir oldu. Sinirle o kadar sert ısırmıştım ki kolumu bırakmak zorunda kalmıştı. Diğer korumanında bacağımla acımasız bir şekilde erkekliğine vurdum ve adam acıyla iki büklüm oldu ve bağırarak kolumu bıraktı. Tam ikisini atlattım kaçacağım derken arkamdan birisi hızla kolumu tuttu ve eve tekrar çekiştirip soktu.

Arkamı döndüğümde Barış olduğunu gördüm ve hızla kolumu ondan kurtarmaya çalıştım. Ama sadece çalıştım çünkü o kadar çok sert tutuyordu ki kolumu ondan kurtaramıyordum. 

EYLİLA +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin