Beklediğimiz görev emri gelmiş ve biz çoktan sahaya inmiştik. Görev bilgilerini ilk olarak Kuzgun açıklarken hepimiz dikkatle dinlesek de Göktuğ bariz biçimde gergindi. Hoş sadece Göktuğ değil, emirlerin artık Kuzgun'a geçtiğini anlayan herkeste sinir hakimdi.
Kimse Kuzgun'u direkt olarak suçlamıyordu tabii ama suratlarının da güldüğü söylenemezdi.
Göktuğ'u içtenlikle anlayabiliyordum. Kuzgun'un rütbesi bakımından üstün olmasıyla alakalı olarak tüm emirler ilk olarak ona gidiyor ve tim komutasını da otomatik olarak eline almış oluyordu. Bunun Göktuğ'un yıllardır timle olan ilişkisine gölge düşürdüğünü görebiliyordum ama kuzgun da buna çok istekli değildi.
"Göktuğ, tüm komuta sende. Ben uzaktan sizleri izliyor olacağım zaten. Emirlerini bekliyorum."
Göktuğ ile aralarında geçen bakışma ile gülümsediğimde Göktuğ eyvallah edercesine kafasını sallamış Timu ise sevimli sevimli gülümsemişti. Kuzgun'la olan son zamanlardaki ilişkileri ona iyi gelmiş gibiydi.
Bu arada Vural ve Yaşar'ın kölelik günleri hâlâ devam ediyorken ikisi de artık sinirlerinin ve sınırlarının sonuna gelmişlerdi.
"Timuçin, görev anında kölelik olayı yok. Günlerdir bir kendini yıkatmadığın kaldı zaten."
Yaşar'ın uyarırcasına konuşmasıyla Tİmu gülerken Kuzgun hızla yanımızdan ayrılmış Vural ise derin bir iç çekmişti.
"Askeriyeye dönünce bitsin şu kölelik. Çok uzadı."
Bıkmış bir şekilde konuşan Vural ile Timu ona kötü kötü baktığında dudaklarını yalayarak gülümsemişti.
"Son bir isteğim olacak. Ardından zaten sizi serbest bırakacağım."
Yüzünde oluşan hin gülümsemeyle birlikte ilgiyle ona baksam da Timu sadece yanağımdan öptüğünde Göktuğ "Lan." Demiş ama Timu onu hiç umursamadan mevzilenmişti.
Görevimiz aslında çok da zor değildi ama iki günümüzü alacaktı.
Elimize üç mağaranın bilgileri ulaşmıştı. Bizden istenen mağaraları boşaltmak üst düzey teröristlerden birisini yakalarsak da askeriyeye getirmekti.
Kendimizce bir planımız vardı tabii ki ama sürprizler çıkarsa işlerimiz de uzardı.
"Saat üç yönünde hareketlilik görüyorum."
Timu'nun mevziisini alır almaz konuşmasıyla herkes kayaların arkasına geçerek silahlarına sarılmıştı.
Aslında bu görevde gözlerim Göktuğ'un üzerinde olacaktı. O olaydan sonra ilk defa sahaya çıkıyordu ve kötü olmasından korkuyordum. Her ne kadar kendisine hakim olabileceğini bilsem de haftalardır yanımda uyuyan adamın psikolojik durumunu da biliyordum.
"Herkes dikkatli olsun. Yaralanma bile istemiyorum. Çatışma anında yakın temastan kaçının."
Göktuğ'un sesi kulaklıklarımdan bana ulaşırken hepimiz sırayla "Anlaşıldı." Demiştik.
"Arka taraftan dolanmak için izin istiyorum."
Kuzgun'un sert sesini kulaklıktan duymamla Göktuğ'a baktığımda dürbün ile ilerideki hareketliliğe bakmış ardından da iç çekmişti.
"İzin verildi. Dikkatli ol ve bizimle iletişimini sakın kaybetme."
Kuzgun anladığını belirten birkaç şey söyleyerek sessizliğe bürünürken kulaklıkta Timu'nun sesi yeniden duyulmuştu.
"Cihan aşkım, sana doğru ilerleyen adamlar var. Artık atış için izin istiyorum."
Göktuğ Timu'nun kullandığı hitaba karşı sinir cümleleri sayarken arada atış izni verdiğinde Timu minik bir kahkaha atmıştı.
"Sen de benim aşkımsın Göktuğ'um, kalbimde hepinize yer var."
Demiş ve adamları indirmeye başlamıştı. Onlarla göreve çıkmayı özlediğimi o an anlarken Yaşar, Timu ve Vural arasında kim daha çok leş alacak yarışı başlarken Göktuğ'a değen bakışlarım ile iç çekmiştim.
Düzgünce nişan alarak atışlar yapıyor arada durup etrafında konuşlanmış olan bizlerin iyi olup olmadığını kontrol ediyordu. Bu yaptığının çatışma anında iyi olmadığını bilsem de söyleyecek hiçbir sözüm yoktu.
İyi olacaktı.
*****
Sonunda mağarayı boşaltma günü geldiğinde artık sabırsızlanmıştık. Yolda gereksiz yere gruplarla karşılaşarak zaman harcamış olmak gecikmemize neden olmuştu ama en azından bir kısmını daha indirdiğimiz için mutluyduk.
"Herkes dikkatli olsun. Mağara korunuyor."
Kuzgun ön keşif yaparak kulaklığa doğru konuştuğunda hepimiz onaylamıştık.
"Cihan, Yaşar Sol tarafın temizliği sizde. Vural ve ben sağ tarafla ilgileneceğim. Direkt karşıdan gelemezler çünkü arazinin yapısı elverişli değil. Burada da devreye Timu sen giriyorsun. Muhtemelen orada keskin nişancı vardır. Sen onu görüp indirene kadar kimse ateş etmeyecek."
Tamamen işini garantiye alarak hareket eden Göktuğ ile Timu keskin nişancıyı aramaya başladığında mevziimi bozmadan etrafa bakınmıştım.
"Komutanım keskin nişancıyı yakaladım. Uyuyor dürzü. İndiriyorum?"
İzin istercesine konuşması Göktuğ tarafından onaylanırken Timuçin atışı yapmış ve sese uyanan itler hızla saldırmaya başlamıştı.
Ne kadar zaman geçtiğini bilmesek de mağaradakilerin artık tükenmiş olduğunu anladığımızda yavaş yavaş mevziilerden çıkarak ilerlemiştik. Artık mağaranın girişine geldiğimizde ise hâlâ tetikte olsak da rahatlığımız da vardı.
Önlemler alarak içeriye girdiğimizde içeride kimseyi göremediğimiz için Göktuğ kaşlarını çatmıştı.
"Adamın burada olduğunu biliyoruz. Kaçmış olabilir."
Konuşması ile sinirle nefeslendiğimizde elimizden kaçmış olma ihtimalini düşünmek istemiyorduk.
"Hedef arkadan kaçmaya çalışırken yakalandı. Güvenli şekilde ön tarafa getiriliyor."
Hiç beklemediğimiz bir anda konuşan Kuzgun ile rahatladığımda bu görevi de sıkıntısızca atlattığımız için mutluydum. Hep birlikte düzgün bir tepeye çıkarak helikopter istediğimizde ise Göktuğ'la göz göze gelerek gülümsemiştik.
Göktuğ korktuğum gibi davranmamış, Kuzgun ise gerginliğe yol açmamıştı.
Tim hayatta edindiğim en iyi aile olmuştu. Artık devamı için korkmuyordum.
****
Sanırım birkaç bölüme final veririz. Her şey düzeldi, herkes iyi. Yazacak başka bir durum kalmadı gözümde. Atladığım bir şey varsa lüten aydınlatın beni :)✨😚
Gxg seven varsa ya da benim yazım tarzımla okumak isteyen, Kafe Limonata isimli kitabıma beklerim :') daha dün yayınladım bebeğimi. 🐣🎇
Sevgilerimle. 😚😚
🌸Lovendwrite.🌸
30.5.22
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Göz Gez Arpacık (bxb)
Novela Juvenil--TAMAMLANDI-- Göktuğ timine çok bağlı bir yüzbaşıydı, Cihan ise time yeni katılan bir üsteğmen. Eşcinsel konulu bir hikayedir, bunu bilerek başlamınızı isterim. Homofobikler ve aşağılayıcı yorum yapanlar engellenecektir. +18 içerikler, smut ve şid...