Jeongin
Yemekhanedeki olayın üstünden tam 2 gün geçmişti. O gün lavoboda Felix yanıma gelmiş ve benimle ilgilenmişti. Sonrasında sınıfa çıktık ve bir daha Hyunjin'i göremedim.
Hyunjin'le ilk defa o gün o kadar yakınlaşmış ve konuşmuştuk? Genelde onu hep uzaktan izlerdim çünkü uzaktan izlemek bile bana yeterdi...
"Hey! Duvara bakıp ne sırıtıyorsun öyle!" Felix bana yastık fırlatmış ve somurtarak bana bakmıştı.
"Hiiiçç öylesine" sahte gülümsememi takındım.
"Var bir şeyler~ hadi söyle söyle~" sinsice sırıtıp bana yaklaşan civcive karşı bana fırlattığı yastığı attım.
"Yok bir şey Felix, hadi film izleyelim." Okul çıkışı Felix beni evine davet etmişti ve ben de davetini kabul edip evine gelmiştim. Açıkçası ilk defa böyle yakın olduğum bir arkadaşım oluyordu ve ben daha 1 hafta olmadan birine böyle yaklaştığım için kendime şaşırıyordum.
Felix cidden tatlı ve güvenilir biriydi. Birbirimizin ortak yönü çok vardı. O da benim gibi annesini yakın bir zamanda kaybetmiş ve sadece babasıyla yaşıyormuş. Bu yüzden babasıyla bu yaz yeni bir başlangıç için Kore'ye taşınmışlar.
"Şu yemekhanedeki çarpıştığın çocuktan hoşlanıyorsun değil mi?"
"nE?!" şaşkınca Felix'e bakmıştım ve araladığım ağzımı kapatarak sertçe yutkunup gülmeye başladım.
"Haha! Çok komiksin Felix ama ben gay değilim."
"Gay olsan ne olur ki? Biliyorsun Given ve daha binbir bl mangası okuduğuma göre homofobik olamam Jeongin. Bana her şeyi anlatabilirsin." bu şevkatli bakışlar karşısında yenik düşmüş ve derin bir nefes vererek yatakta bağdaş kurup Felix'e dönmüştüm.
"Peki... H-yunjin'den h-hoş-ho-"
"Hoşlanıyorsun." cümlemi tamamlayan Felix'le utangaçca kafa sallamış ve gözlüğümü düzeltmiştim. Yanaklarımın kızardığını şimdiden hissediyorum.
"Tanrım! Jeongin çok fena abayı yakmışsın sen!"
Somurtarak Felix'e baktım. Abayı yaktığımı ben de biliyorum herhalde.
"Ne zamandan beri ondan hoşlanıyorsun?"
"1 yıldır... "
"Onunla hislerin hakkında konuşmayı denedin mi hiç?"
"Tch."
"Onunla normal konuşuyor musunuz peki?"
"Tch."
"Yuh! Bir yıldır uzaktan sadece ineğin trene baktığı gibi bakıyor musun ona!"
"Evet! Ne yapabilirim çocuk gay mi bilmiyorum bile!" sinirle yüz üstü yatağa uzandım ve yüzümü yastığa gömdüm.
"Benim gibi birini neden sevsin ki... "
"Senin gibi birini neden mi sevmesin? Senin gibi biri nasıl oluyormuş Jeongin?" yüzünü görmesem bile Felix'in sinirini sesinden anlıyordum.
"Güzel değilim... Gözlüğüm var ve diş teli-"
"SEN GÜZEL DEĞİL MİSİN?!" Felix'in ani bağırmasıyla yerimden sıçrayıp kafamı kaldırarak ona baktım.
"Jeongin... Bak bunları ciddi söylüyorum." ellerini yanaklarıma koymuş ve gözlerimin içine bakmıştı. "Gözlük takman veya diş telinin olması seni çirkin yapmaz, bunlar bir kusur değil. Anladın mı?"
"Ama... Bu zamana kadar hep insanlar benimle dalga geçti ve hiç arkadaşım olmadı... Her zaman ezildim... " gözlerimin dolduğunu hissediyordum.
"Jeongin, onlar seni sadece saf olduğun için ezmeye çalışmış ve seni kullanmış insanlar. Bunun dış görünüşünle hiçbir ilgisi yok. Sen cidden ama cidden çok ama çok güzelsin... Bunu laf olarak söylemiyorum ciddiyim çok güzel bir yüzün var." Felix'in minik parmakları yanağımı sildiğinde ağladığımı anlamış ve burnumu çekerek gülümsemiştim.
"Teşekkür ederim Felix... " gülümsemiş ve bana sarılmıştı. Ben de ona sarıldım ve bir süre sessizce öyle durduk. Sonrasında bu sessizliği bozan Felix olmuştu.
"Şimdi... Senin şu hoşlandığın çocuk işini bir halledelim bakalım." gülümseyip bana göz kırpmış ve ben de ona gülmüştüm.
Galiba şu andan itibaren Hwang Hyunjin için çabalama vaktimdi.
Öylesine bir geçiş bölümü
Yorum yaparsanız sevinirim ehü 🥺💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
love is you - hyunin
Teen FictionSanat lisesinde resim bölümünü okuyan Yang Jeongin ve onun dans bölümde olan hoşlandığı çocuk Hwang Hyunjin. |mpreg|