love is you - hyunin

5-)

Jeongin

Smut

O da bana doğru dudaklarını yaklaştırdığında yavaşça gözlerimi kapattım ve geldiğimden beri yumruk yaptığım ellerimi açarak yavaşça onun omuzlarına doğru çıkardım.

Kısa bir süre sonra dudaklarımız birleştiğinde çıldıracak gibi hissettim ve Hyunjin'in tişörtünü sıktım. Bir süre dudaklarımız öyle durduğunda yine ilk hamleyi Hyunjin yapmış ve üst dudağımı yavaşça emmeye başlamıştı. Ben de anın büyüsüne kapılarak onun alt dudağını kapıp emmeye başlamıştım.

İlk başta yavaş ve sakin başlayan öpücük giderek sertleşiyor ve hırçınlaşıyordu. Hep öpmeyi hayal ettiğim o dudakları şimdi sertçe emiyor ve çekiştiriyordum. Çok güzel bir histi.

En sonunda nefes almak için Hyunjin dudaklarımdan ayrıldığında hangi ara yatağa uzandığımın farkında değildim. Vücudumun her bir zerresi onun öpücükleri için yalvarıyor gibiydi.

"Çok güzelsin Jeongin... " gözlerini yüzümde gezdirmiş ve tekrardan uzanarak dudaklarıma yapışmıştı.

Bu sefer daha sert öpüyor ve arada bir diliyle dudaklarıma darbeler atıyordu. Ondan güzel olduğumu duymak beni daha da heyecanlandırmıştı.

"Hyunjin... " ismini söylememle duraksamış ve kafasını kaldırıp bana bakmıştı. "Çok nefes kesicisin... "

Bana bakıp sırıtmış ve dizlerinin üstünde durarak üstündeki tişörtü çıkarıp bir kenara atarak tekrardan üzerime doğru eğilmişti.

Kaslarına çok feci dokunmak istiyordum.

Dudaklarımı yalayarak ona baktım ve ellerimi onun boynuna dolayarak hızlıca dudaklarına yapışıp onu öpmeye başladım. Cennette gibi hissediyordum.

Çok geçmeden bana karşılık vermiş ve iyice üzerime doğru eğilerek bana sürtünmeye başlamıştı. İstemsizce dudaklarımdan bir inleme kaçınca hoşuna gitmiş olacak ki kasıklarıma daha sert bir baskı uygulayıp sürtünmeye devam etmişti.

Delireceğim... Daha fazlasını istiyordum.

İkimiz de öpüşmeye devam ederken ani gelen cesaretle Hyunjin'i yatağa ittim ve üstüne çıkıp kasıklarına kalçamı bastırarak oturup ona sertçe sürtünmeye başlamıştım.

Kafasını geriye atmış ve ellerini kalçama yerleştirerek sıkıp beni daha da kasıklarına bastırmaya çalışmıştı. "Sikeyim! Jeongin... " hoşuna gidiyordu.

Üzerinde sürtünmeye devam ederken üstümdekileri çıkararak onun gibi bir kenara fırlattım ve odanın giderek sıcaklamasından dolayı buharlaşan gözlüğüme lanet ederek hızlı bir şekilde gözlüğümü çıkarıp Hyunjin'in yatağının kenarındaki komidine koymuştum.

Gözlüksüz az çok yine de görebiliyordum o yüzden pek sorun etmedim.

Hyunjin beni tekrardan yatağa yatırmış ve üstüme çıkarak boynuma yönelip ıslak öpücüklerini bırakmaya başlamıştı.

Gözlerimi kapattım ve boynumu Hyunjin'e açarak ellerimden birini saçlarına daldırıp yüzünü iyice boynuma bastırdım. "Hyunjin mhh~" onun adıyla inlemem Felix'in öğrettiği bir şeydi ama şu an sırf öğrendiğim için uygulamıyordum canım deli gibi onun adıyla inlemek istiyordu.

"Jeongin... Sınırlarını zorlama." boynumdan inmiş ve göğüsüme yönelerek göğüs ucumu dudaklarının arasına alıp sertçe ısırarak acılya inlememi sağlamıştı. Galiba hassas noktamı bulmuştu.

O öpücükler bıraktıkça altında kıvranıyor ve saçlarını çekiştirerek onu daha çok kendime bastırıyordum.

Ben de onu öpmek istiyordum. Bu yüzden tekrardan onu yatağa yatırmış ve üstüne çıkarak boynuna yönelip aynı şekilde ıslak öpücükler kondurmuştum.