Jeongin
Hyunjin'le birbirimize hislerimizi söylememizin üzerinden 2 gün geçmişti ama ben hâlâ Hyunjin'in beni sevmesi şokunu atlatamamıştım.
Hoşlandığınız kişinin sizden hoşlanması kadar mükemmel bir şey yok şu dünyada.
Ben burada oturmuş Hyunjin'i Felix'in ağzıma çikolata tıkıştırmasıyla ona dönmüş ve ağzımdaki çikolatayı keyifle yemiştim.
"Demek sevgili oldunuz ha?" diyerek sinsice gülmüş ve kendi çikolatasını ısırmıştı Felix.
Aslında henüz sevgili değildik sadece birbirimize hislerimizi söylemiştik ama ya sevgiliysek?
Bu düşünce yanaklarımı kızartmıştı.
"Aslında o bir şey demedi, ben de demedim bu yüzden sevgili değiliz galiba."
"Ne yani ondan çıkma teklifi mi bekliyorsun? Hadi ama!" Felix oturduğu yerde ayaklanmış ve bana kınayan bakışlarını atmıştı. "Okul çıkışı Hyunjin'le buluş ve bu işi halledin. Sonuçta sen de ona çıkma teklifi edebilirsin."
"Ama ben ukeyim!" diye gürlemiştim Felix'e.
"Gerçek hayatta ukeler de etmiyor mu sanki?" demiş ve enseme geçirmişti. "Salak."
İkimiz birbirimizle didişirken yanımıza sincap yanaklı biri gelince ikimiz de durmuş ve gelen kişiye bakmıştık.
"Selam, şey ben Jisung." diyerek ikimize de kocaman gülümsemişti.
Jisung mu? Hani şu Hyunjin'in yakın arkadaşı Minho'nun yanında takılan çocuk? Neden gelmişti ki?
Felix'le ikimiz ona dönmüş ve gülümsemiştik. Tam kendimizi tanıtacağımız sırada ise o bizi durdurmuş ve "İsimlerinizi biliyorum." diyerek Felix'le aramıza oturmuştu.
Hepimiz bir süre sessizce dururken aramızdaki sessizliği Jisung bozmuştu.
"Siz birlikte takılırken de böyle mi dururdunuz?"
"Sen aniden gelince neye uğradığımızı şaşırdık." demişti Felix.
"Ben sadece sizinle tanışıp arkadaş olmak için gelmiştim. Hyunjin ve Minho çok sıkıcı konular hakkında konuşuyorlar." diyerek iç çekip arkaya yaslanmıştı.
"Hyunjin ve Minho mu?" diyerek kaşlarımı kaldırmıştım.
"Sahi... " yaslandığı yerden doğrularak bana bakmıştı. "Sen Hyunjin'in sevgilisisin değil mi?" demiş ve yanaklarımın kızarmasını sağlamıştı.
"H-hayır yani evet ama yoo hayır ama dur belki evet yok ya ha-"
"Çıkma teklifi mi bekliyorsun?" diyerek tek kaşını kaldırmıştı.
Yani... Şöyle çiçekli bir bahçede çıkma teklifi çok mu olurdu?
"Yoo ne alakası var?" diyerek gözlerimi kaçırmıştım.
"Evet, çıkma teklifi bekliyorsun." diyerek sinsice gülmüştü.
"Evet! Belki bekliyorum ne var?!" diyerek ikisine somurtmuştum.
İkisi zaferle gülümserken aniden aklıma takılan şeyle Jisung'a dönmüştüm.
"Jisung... Acaba sana bir şey sorabilir miyim?"
"Tabii ki." diyerek gülümsemiş ve bana dönmüştü.
"Biliyorsun... Hyunjin o gece... " derin bir iç çektim. "Çok sık yapıyor mu?" diyerek ona baktım. Yüzü aniden düşmüş ve sertçe yutkunmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
love is you - hyunin
Teen FictionSanat lisesinde resim bölümünü okuyan Yang Jeongin ve onun dans bölümde olan hoşlandığı çocuk Hwang Hyunjin. |mpreg|