love is you - hyunin

18-)

Hyunjin

Zil çaldığında Jeongin'le ikimiz şaşkınlıkla birbirimize baktığımızda aklıma gelen ilk kişi annem olmuştu. Onun şu an gelip bu güzel anı bozmaması için var olan tüm Tanrılara dua edebilirdim.

Ayağa kalkıp yutkunarak kapıyı açtığımda gelen kişilerde derin bir nefes vermiş ve gelenlere şöyle bir göz gezdirmiştim. Minho, Jisung, Felix ve yanında tanımadığım Minho'nun boylarında bir genç gelmişti. Felix tuhaf bakışlarımı anlamış olacak ki "Sevgilim Chan, Chan bu da arkadaşım Jeongin'in sevgilisi Hyunjin." diyerek bizi tanıştırmıştı.

Jeongin'in sevgilisi Hyunjin... Bu söz kulağa neden bu kadar tatlı geliyordu?

Gülümseyip Chan'a bakmış ve elimi uzatıp onunla tokalaşmıştım. "Memnun oldum Chan."

"Ben de memnun oldum Hyunjin." diyerek gülümsemişti. Açıkçası şimdiden iyi bir izlenim sezmiştim ondan. Umarım sezgilerim yanılmıyordur.

"İçeri geçin, Jeongin salonda." diyerek onların ellerinde getirdiği abur cubur poşetlerini almış ve mutfağa götürüp tezgahın üzerine koyarak hızlıca diğerlerinin yanına gitmiş Jeongin'in yanına kurulmuştum.

"Oha! Sen Felix'in bahsettiği Chan mısın?! Memnun oldum!" Jeongin heyecanlı bir şekilde Felix'in sevgilisine bakıyordu. Tam ayağa kalkacağı sırada ise büyük ihtimal kalçasına giren ağrıyla geri yerine oturmuş ve gülümsemekle yetinmişti.

Dün çok mu ileri gittim acaba?

"Herkes Chan'la ilgileniyor vay be." diyen Minho göz devirmiş ve karşımızdaki L koltuğa kendini atarak rahat bir tavırla oturmuştu. Minho'nun bu hareketine kıkırdayan Jisung ise onun koynuna sokulmuş ve kafasını hemen güya gizli flörtünün göğsüne gömmüştü. "Minhoşum üzülmüş mü? Kıyamam~"

"Abart kanka, abart." diyerek Minho'ya yüzümü buruşturarak bakmıştım. Minho bu hareketime dil çıkarmış ve onu teselli eden flörtünün dudaklarına bir buse kondurmuştu.

"Minho, seninle tanıştığıma da memnun oldum. Jisung senden hiç bahsetmedi ama-"

"Tabii ki bahsetmez güya okulun gizli flörtleri ya onlar, hâlbuki ilişkilerini tüm okul biliyor." Jeongin'in lafını bölen Felix derin bir nefes vermiş sonra sevgilisine sarılıp aynı MinSung ikilisi gibi sevgilisine sokulmuştu.

"İlişkimiz seni ilgilendirmez Lix, sen git aylardır göremediğin sevgilinle ilgilen." Jisung iğneleyici bir ses tonuyla konuştuğunda Jeongin dayanamamış olacak ki benim bile şaşıracağım şekilde ikisine bağırmıştı. "İkiniz yeter artık! Ya doğru düzgün anlaşın ya da birbirinizden uzak durun! Benim burada götüm ağrıyor sizin girdiğiniz triplere bakın! Bıktım usandım hiç çekemeyeceğim!"

Etraf Jeongin'in konuşmasıyla sessizliğe bürünürken Felix masum bir civciv gibi kaşları çatık sinirden kıpkırmızı olmuş Jeongin'e bakarken "Götün neden ağrıyor?" diye sessizce sormuştu.

Jeongin'in yüz ifadesi kıpkırmızıydı ama bu sefer sinirden olmadığına emindim.

"Sinirim başımdan götüme indi götüme ağrı yaptı o-ondan ağrıyor. Her neyse, lafu dolandırmasana sen be!"

"Peki." Felix tekrardan Chan'a sokulmuş ve ona oyuncak ayıymış gibi sarılmıştı. Chan da sevgilisini kucaklayıp gülümseyerek bize bakmıştı. "Jeongin bir yandan haklı, buraya sizinle tanışmaya ve vakit geçirmeye geldim bu yüzden kavga ve tartışma olmasın." kafasını çevirip sevgilisine bakmıştı. "Tamam mı bebeğim?"

Felix kafasını kaldırmış ve dudaklarını büzerek kafasını sallamıştı. "Tamam." Chan Felix'in yanağına bir öpücük kondurmuş ve bize dönüp gülümsemişti.
Çok tatlı bir çiftti.