"Neden olmuyor anlayamıyorum."
"İlk defa şu arkadaşa katılıyorum."
Diyen kısa boylu çocuğa, Eunjae sunbae gülmeye başlamıştı.
"Hey!!"
Çocuk hemen ona laf atan çocuğa vurmuş ve kendisine laf gelmesine sinirle bakmıştı.
Kaç dakikadır onlara bakıyordum. İş çıkışı plan kurmuşlardı. Hyunjin beyin, her cuma ve perşembe günleri iş çıkışı herkes geç gidecek, ofiste 9.00'dan sonra kalan olmayacak diye bi' kuralı vardı. Gerçi neden olduğu bilinmiyordu, ama iş arkadaşlarım bu kural yüzünden planları bozuluyordu. Çoğusunun iş çıkışı eve gitmesi gerekiyordu. Planlar uyuşamıyordu.
Ama benim sürekli çalışmam gerektiği ve para bulmam gerektiği için gidemeyecektim. Yani, sırf borçlar yüzünden gençliğimi yaşayamıyordum.
"Patron'dan rica etsek??"
"Saçmalama ulan!! Patron'da o kadar yıl kimseye acımadı bize mi acıyacak, salak?"
Aralarından bir kişi diğerinin ensesine vurduktan sonra alayla gülmüştü, dalga geçer gibi.
"Aramızda patronun çok kızıp gönderemediği biri varsa ona söyleyelim, o rica etsin. Belki'de patron o kişiyi işten kovamaz? Kovmaya izin verilmiyordur??"
"Aa geçen Felix'e o kadar çok kızmıştı ki-"
Eunjae sunbae, anında ağzı açılan kızı susturmak için kızın ağzını eliyle kapatmıştı.
Doğru. Beni işten hiç kovmadı. O kadar şey yaptım, hatta ilk günden kovmamıştı. O kadar şey yapmama rağmen, büyük bir ceza ya da azar bile yememiştim de. Gerçi adam bağıramıyordu bana, biraz sesi yükseldiği gibi ağlamaya başlıyordum. Ama neyse.
"Felix? Lee Felix mi?"
"Oha Felix!! Doğru, ona asla dokunmadı bile!"
Adımı duyduğum gibi yüzümü önüme çevirmiştim. Hay böyle işin.. Sırf kovulamıyorum diye, beni zorla işten kovdurtacaklardı şimdi. Asla kabul etmezdim böyle şeyi.
"Felix!! Bi' baksana buraya!"
Ve tahmin ettiğim gibi, az önce ki çocuk bana seslenmişti.
Asla o heriften bir şey rica etmeyecektim. Tamam özür diledim, ama sırf işimi kaybetmemek içindi. Bunu bir hiç uğruna yapmam. Hem de konu benim bebeğimi terk eden babası ise.
"Felix?!?"
"Felix olmaz. Felix'den öyle bir şey istemeyin. Yoksa sizinle bir daha iletişime bile, geçmem."
Eunjae sunbae de korumuştu beni. Alt dudağımı dişleyip yumruğumu sıkmıştım. Onlar benden bir şey istemeden gitmem gerekiyordu.
Durduğum yerden içeceğimi de alarak hızlı adımlarla uzaklaşmaya çalışmıştım. Ama peşimden gelen koşma sesini duyuyordum. İçlerinden birisi benim ardımdan koşuyordu.
"Felix! Ya bi dursana oppa, ya!! Nefes nefes'e kaldım."
"Benim acelem var, gideceğim."
Diyerek yine yürümeye yeltelenmiştim. Ama kız kolumdan tutarak durdurmuştu beni.
"Dur bi', bak ne diyeceğim sana."
"Asla öyle bir şey yapmam. Tamam mı? Her şeyi duydum, istemiyorum."
Kız biraz şaşırıp yine de sakinliğini korumuştu. Gideceğim sıra'da yine kolumu tutarak durdurmuştu.
"Neden oppa? Yoksa patron'la bir ilişkin falan mı var??"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my son's father is a boss | hyunlix ✔
Teen Fiction"Yeni patron mu? Dünya çapında ünlü, bay Hwang'ın oğlu mu dedin?" Benim eski okulumda cinsel ilişkiye girdiğim, Hyunjin mi!?? ⚊⚊⚊ ๑Düz yazı ๑Yetişkin içerik ๑Mpreg ๑Daddykink