"Çok yorgunum.."
Sesimi duyan Hyunjin, anında elini saçıma atmış ve okşamıştı.
"Bu benimle banyo yapmak istemiyorsun demek mi?"
Hızla kafamı iki tarafa sallayıp küvetin içinde hareketlenerek Hyunjin'in yanına gelmiştim.
"Hayır hayır!! Senin evinde yaparken bu kadar süreceğini hiç düşünmemiştim.."
"Hamile kalmayacağından emin miyiz peki?"
Konuyu anında değiştirdiğinde, şaşkınlıkla kafamı kaldırıp Hyunjin'e bakmıştım. Hyunjin ise tek kaşını kaldırmıştı cevap istiyorum anlamında.
Dün cidden sabaha kadar yapmıştık. Canım çok yanıyordu. En çokta belim ağramıştı ama Hyunjin krem sürmüştü. Krem sürse bile acısı sadece biraz azalmıştı. Şimdi ise banyo yapıyorduk. Bu da 'Hyunjinin' isteği üzerineydi.
"Şey, eminiz.."
Hyunjin'e baktığımda sırıtıyordu. Hiçbir şey anlamadan ona baktım. Yüzünde bir şeyi anlatmaya çalışan bir ifade vardı.
"Ne?"
"Eminsek, burada da yapabiliriz."
Elini belime atıp beni kendine çekmişti suyun içinde. Ben ise gözlerimi büyütmüştüm. Eğer yine yaparsak 2 hafta yürüyemezdim o zaman!! Hyunjin delirmiş miydi?!?!
"Hmm."
"Hyunjin-ah tüm gün yoruldum.."
Mırıldanarak desem bile Hyunjin duymuş ve daha fazla gülümsemişti. Elini belimden aşağı indirip kalçamı kavradığında, yutkunmuştum.
"Geçer birazdan."
Dudaklarını benimliklerle birleştirmeden önce söyleyip kendi bildiğini yapmıştı. Dudaklarımın içi yara olsa bile yeniden öpüyordu. Ona bıraksam beni tüm ay becerebilirdi!!
"Mmm."
Mırıltılar çıkarıp elimi ensesine atmıştım. Yüzünü kendime çekip karşılığımı güçlendirmiştim. Hyunjin ise kalçamı sıkmıştı. Ellerimi ensesinde gezdirmeye başladığımda, Hyunjin beni kucağına almıştı.
"Hyunjin, yapmayalım demiştim."
Nefessiz geri çekilip, ilk sözlerimi dökülmüştüm. Hyunjin ciddiye almamıştı beni. Ellerini belimde sıkıca tutuyordu. Geri gitmeme izin vermiyordu.
"Yapmak istemiyorsun yani."
Alayla gülüp kalçamı okşamıştı. Ben ise alt dudağımı ısırmıştım. Bilerek yapıyordu. Sırf onunla yapayim diye. Bilerek yapıyordu bunu bana. Ve işe yaramıştı da. Ona karşı koyamamıştım.
Dudaklarımızı ben birleştirmiş ve elimi onun göğsüne koymuştum. Benim aksime o sertçe öpüyordu. Bu yüzden derinleşmişti bu öpüşme. Ondan beklenirdi. O zaten sert yapardı.
Dikkatim onun dudaklarındayken, Hyunjin parmağını suyun altından deliğime getirip üstüne koymuştu. Hisettiğim parmaklağıyla yerimde titremiştim. O da bunu fark edip, diğer eliyle belimi tutup beni kendine çekmişti.
"Ah! Hyunjin, dur!!"
İçime yavaş yavaş giren parmaklar ile inleyip, Hyunjin'in dudaklarından ayrılmıştım. Ama Hyunjin yeniden dudaklarıma yapışmıştı. Karşılık verememiştim. İki parmağını yavaşça içime sokuyordu çünkü.
"Ahh!!"
Aniden iki parmağının tamamını içimde hissettiğim gibi geri çekilip inlemiştim. Hyunjin'in parmaklarıni içimde hissediyordum. Suyun altından bunu nasıl yapmıştı? Doğrusu, sabaha kadar yaptığımız için deliğim genişlenmişti. Ama yine de acımıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my son's father is a boss | hyunlix ✔
Ficção Adolescente"Yeni patron mu? Dünya çapında ünlü, bay Hwang'ın oğlu mu dedin?" Benim eski okulumda cinsel ilişkiye girdiğim, Hyunjin mi!?? ⚊⚊⚊ ๑Düz yazı ๑Yetişkin içerik ๑Mpreg ๑Daddykink