|57|

1.3K 141 35
                                    



Yatağının ucuna çıkan köpeğinin üzerine yatıp onu yalayarak uyandırmasıyla gözlerini aralayan genç kız gerinerek yattığı yerde dikleşti ve ve bir süre pencereden sızan güneş ışıklarının içeride bıraktığı hüzmeyle bakıştı. Gece çok da geç yatmamıştı, dolayısıyla erken uyanmış olmalıydı.

Her sabah olduğu gibi yine merak ve heyecanla kendisini uyandırmaya gelmiş olan köpeği ise bu sırada hevesli bakışlarıyla onu izliyordu.

Dün akşam, Haziran'ı Yade'yle birlikte dışarı çıkmaya ikna etmek için Köpük'ü parka götürme fikrini kullanmıştı. Çünkü Yade de onunla oynamayı çok seviyordu ve gördüğü kadarıyla İstanbul'da olduğu süre içinde iyice oyun arkadaşı olmuşlardı.

Ve tabi ki bu konuşma sırasında yanı başlarında olan akıl küpü köpeği, en sevdiği aktivitesi olan parka gitme eylemini gayet iyi anlamış ve fark ettiği bu ayrıntıyla birlikte daha o andan heveslenmişti.

      Kısa miskinliğinin ardından evdeki artan hareketlilik ve bebek sesiyle birlikte Haziran'la Yade'nin de uyandığını anladı ve ayaklandı.

     Rutin işlerini hallettikten sonra gece şarja bıraktığı telefonunu eline aldığında ise ekranda 'Maviş Solist' ismiyle gelen mesaj bildirimleri görünce mutfağa gitmeden önce mesajları kontrol etmenin daha iyi olacağına karar verdi.

Ekranı açtığında son mesajların bir buçuk saat kadar önce yollanmış olduğunu gördü. Almanya'yla Amerika arasındaki saat farkı ve ortalama uçuş süresini de hesaba katarsa muhtemelen gelmiş olmalılardı.

Pamir: Merhaba Amerika Birleşik Devletleri!

Pamir: Ve hoş bulduk San Fransisco!!

Pamir:

Pamir: O değil de sabahın kör vakti olmasına rağmen yoğun bir havalanınız varmış ya

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Pamir: O değil de sabahın kör vakti olmasına rağmen yoğun bir havalanınız varmış ya...

Yolladığı fotoğrafı ve yazdıklarını gördüğünde dudaklarından istemsiz bir kıkırdama kaçtığında neden bu adamla yazışırken bu kadar güldüğüne bir anlam aramayı bırakıp parmaklarını klavyenin üzerinde gezdirmeye başladı.

Lilya: Sana da günaydın solist.

Lilya: Sabah sabah işin gücün yokmuş gibi toplu selamlama mı yapasın geldi mesajlaşmamız üzerinden, hayırdır?

Pamir: Sen de bütün o konser yorgunluğunun üzerine kaç saatlik yola çıksaydın ve bütün yol boyunca Erden kızları ile durum değerlendirmesi yapıp grup arkadaşların bir şey anlamasın diye kıçını yırtmış olsaydın değil toplu selamlama, basın açıklaması yapıp kırmızı halıda yürümeyi bile isteyebilirdin Lilya.

Lilya: Kafam Los Angeles sahilinden bile güzel diyorsun Yani?

Pamir: Yani...

Lilya: Eee? Son durum ne peki?

Lilya: Ne yaptınız? Nerelerdesiniz?

Pamir: Görünürdeki plana göre burada üç dört gün konaklayıp Los Angeles'a geçeceğimiz için şehirdeki iyi otellerden birine yerleştik.

Pamir: Çiftlerimiz odalarına çekildi, ben de Buğra'nın sabah sabah kiminle konuştuğumu sorgulamaması için lobiye indim.

Pamir: Nova ekibinde son durum budur efenim..

Lilya: Hahahahahahahahahah

Lilya: Sağol canım, tam puan aldın yerine oturabilirsin

Pamir: Baya eğlendin bakıyorum?

Lilya: Oğlum baya ayrıntılı özet geçtin ya...

Pamir: Sen değil miydin ne durumdasınız diye soran?

Lilya: Ayrıntılı durumunuzdan ve anlık ne yaptığınızdan ziyade yolda ne yaptığınızı, kızların ne tepki verdiğini ve daha da önemlisi kalan üçlüden bu konuşmağı nasıl sakladığınızı merak etmiştim aslında...

Pamir: Vallahi iki yıllık hukukumuz boyunca ilk defa kızların ikisinin birden bir konuda bu kadar kalakaldığını gördüm

Pamir: Tabi bir de ikisinden birden aynı anda böyle okkalı birer küfür duymak da deneyimlenmediğim bir olaydı.

Pamir: Diğer yandan, uçağa biner binmez uyuklamaya başlayan Buğra'nın yanına postaladığımız Uraz ve Işık'ın nasıl olduğunu anlayamadığım bir şekilde bir oyuna sardırdığı, tabiri caizse telefona yapışık olan Ulaş'a herhangi bir şey duyurmadan bunları yaşamamış da cabasıydı.

Pamir: Kısacası, üçümüz için de unutulmaz bir konuşma oldu diyebilirim.

Lilya: Bir saniye bir saniye, siz ciddi ciddi çocuklara hiçbir şey duyurmadan konuşabildiniz mi aynı uçağın içinde?

Pamir: Evet :)

Lilya: Kızlar öğrenince çığlık falan atmadı o zaman?

Pamir: Yok, daha çok şaşkınlık nidasıyla karışık küfür etmeyi tercih ettiler. Sonrasında da şoku sindirme kısmı başladı.

Lilya: Helal olsun, ne diyeyim..

Pamir: Bunları sorgulamak yerine bizimkileri akşam üstü nerede denk getireceğimizi diyebilirsin mesela.

Lilya: Şehir hastanesine yakın bir park var, konumunu atarım sana.

Lilya: Köpük'le birlikte oynasınlar diye oraya gideceğiz. Siz de oraya gelirsiniz.

Lilya: Olur mu?

Pamir: Olur, uyar bize.

Pamir: Kızlarla da konuşurum, ayarlarız çocukları.

Pamir: Zaten Işık'la Adel gitaristlerimizi alıp alandan uzaklaştırırlar sonradan.

Pamir: Bizimkiler de yalnız kalır.

Lilya: Tamamdır, o zaman çanak çömlek patlıyor bugün.

Lilya: Akşam üstü görüşürüz solist.

Pamir: Görüşürüz Lilya, görüşürüz :)






♣️♣️♣️

Ekip Amerika'ya ayak bastı! Geliyor gelmekte olan vaziyet alın!! 😁

Yade'ye bölüm atmayı bekletmemin sebebi iki hikaye arasındaki parsele akışı tutturmak içindi, bundan sonra daha sık bölüm yüklemeyi umuyorum🥰🥲

Umarım bölümü sevmişsinizdir 🙈
Oy vermeden geçmezseniz çok seviniriiimm 🖤✨

LİLYA || texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin