|63|

1.1K 123 27
                                    



Biz 100K olmuşuz da ben bölüm yükleyene kadar geçmişiz bile ya...🥺😍
Ne ara başladık da büyümeye başladık, vallahi yetişemiyorum artık 🥲
Hepinize çok ama çok teşekkür ederim! 💖🙈💝
Daha niye yüz binlere... 🥰💌
Hepinizi çok seviyoruuumm 💞💗

♠️♠️♠️

       "Acaba Santa Monica'nın bu güzelim serin suları ne kadar derindir ya? Hangi noktada seni sörf tahtasından düşürsem boğulma tehlikesine girersin?"

      "İçinde sinsi bir yerde yatan o katil bebek Chucky'e selam söyle Lilya! Bana karşı hislerinin bu göz alıcı kuvveti beni benden alıyor bazen!"

          Ada'nın sörf tahtası üzerinde dengede durmaya çalışırken söylenmesine karşın Pamir, onun tam tersine epey eğlenir bir halde cevap verdi. O, Ada'nın aksine ayakta durmak yerine bu molayı oturarak değerlendiriyordu.

          Sörf öğretmenlerini kıyıdan bir görevli çağırdığı için onları bir süreliğine baş başa bırakmak durumunda kalmıştı. Yabancı öğretmenin yanında Türkçe söylenmeyi ayıp gören Ada ise o yanlarından uzaklaştığı andan beri son sürat söyleniyordu.

   "Sen hâla sıkılmadın mı ya? On gündür benimle gelip gidiyorsun derslere! Bıkmadın mı?"

     Ada'nın yeni sorusuyla birlikte mavi suların ilerisine çevirdiği bakışlarını yeniden ondan tarafa çevirdi.

       "On günüdür aynı evde yaşıyoruz hatta oda arkadaşıyız Lilya. Sen hâla ikna olmadın mı kafama koyduğum şeyden geri adım atmayacağıma?"

          Buraya geleli bugün tam on gün olmuştu. Ve Ada gün geçtikçe daha da huysuzlaşıyordu. Dip dibe oldukları her an sinirlenecek başka bir şey buluyordu. Sanki yazılımına yabancı bir kod girmişti de sistemi hata veriyordu.

       Pamir ise onun her huysuzluğuna rağmen halinden memnundu. Ada'yla olan inişli çıkışlı ilişkileri ona farklı bir haz veriyordu. Onunla atıştığı her an tuhaf bir eğlence hissediyordu.

Bu huysuz olduğu kadar şirin, hatta çekici olan deli kız, şimdiye kadar kimsenin yaratmadığı bir etkiye sebep oluyordu. Tuhaftı, çok tuhaftı.

Bir tarafı; içinde dönen şeylere bir anlam, bir ifade şekli bulabilirken diğer yanı göz ardı etmek istiyordu. Muhtemelen o meşhur duygunun temelinde de bu yatıyordu. İkilem...

Son zamanlardaki en büyük ikilemi bu kızdı İşte. Kafasının içindeki birçok soru işaretinin ardından onun silüeti beliriyordu.

"Aloooo! Ben kime konuşuyorum iki saattir? Baş çavuşun eşeği mi var burada?"

      Düşüncelerinin içindeki karmaşanın baş kahramanına ait olan sesle birlikte irkilmeden edemezken birkaç kez gözlerini kırpıştırdı ve bakışlarını ondan tarafa çevirdi.

      "Vallahi en son bıraktığımda sen birine hitaben değil de kendi kendine konuşuyor, hatta söyleniyor gibiydin Ada Coşkun. Ben de seni tepene çıkan heyheylerine baş başa bırakıp aranıza girmek istemedim."

      "Son günlerde bütün söylenmelerimin, tepeme çıkan bütün heyheylerimin en büyük öznesi sensin ama Pamir Onuray! Onu ne yapacağız?"

       Sakince olmasa da sinirlendiği anların çoğunda ağzından kaçırdığı gerçek hislerinin yine gün yüzüne çıkmaya başlamasıyla sırıtmadan edemedi Pamir. Maalesef ki bu kızla en sağlıklı iletişim kurabilme hali sinirlendiği zamanlardan ibaretti.

LİLYA || texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin