Belimi saran ellerle gülümsedim ..
Ahmet? Şimdi çocuklar görecek çekil arkamdan .
Görmezler , hem ben seni çok özledim ya .
Kocacım bende seni çok özledim ama böyle olmuyor , hem okula gidecekler kahvaltıyı hazırlamam gerek! Dedim ve Ahmet'in kollarından ayrıldım .
Kahvaltımız şen Şakrak çok güzel geçti . Bugün ikizler birinci sınıfa başlıyordu , bundan dolayı bayağı heyecanlılardı . Poyraz sürekli babasından taktik alıyordu .
Baba?
Efendim Poyraz?
Kızları nasıl etkileyebilirim . Tam Ahmet bişey diyecekti . Ben konuştum .
Poyraz sen oraya okumaya mı gidiyorsun kız tavlalamaya mı? Bunu gören Ayaz kardeşini korumak için hemen sohbete dahil oldu .
Anne! Ne var sana helal süt emmiş bir gelin getirsek ne olur? Ahmet kendini tutamayıp güldü . Ahmet'in bacağını cimcikleyip "Sus gülme" dedim ve Ayaza döndüm .
Ayazcım bunlar için daha çok erken .
Biz küçük değiliz anne!
Onlar küçük değil annesi! Dedi Ahmet gülerek ve ikizlere döndü , kulaklarına bir şeyler dedi . Sen dur Ahmet bey ben şimdi seni en zayıf noktandan vurmazmıyım .
Eylül? Dedim kısık bir sesle , Eylül'de masum masum bana baktı .
Senden bir şey isteceğim?
Söyle Anniş .
Karşı evdeki Emre varya . Eylül bunu dememle bile bir çığlık kopardı . Ahmet , Poyraz ve Ayaz korkuyla Eylül'e bakıyordu . Ahmet hemem "Ne oldu kızım" dedim . Eylül bana dönüp .
Anne ben o çocuğu kendime nasıl aşık ederim . Dedi ve iki elini masaya dayadı başınıda ellerinin arasına aldı .
Bende kafadan kızım şöyle yap böyle yap dedim , Ahmet sinirlenmiş olacakki hemen ayağa kalktı . "Kimse kimseye bir şey anlatmıyor" dedi . Ayaz ve Poyraz mızmızlanınca .
Yaşınız küçük oğlum . Dedi Benide bir gülme tuttu . Ahmet hemen bana dönüp . "Bence Eylül'ün yaşı daha küçük" dedi . Eylül hemen atladı .
Babişko Babişko aşkın yaşı olmaz .
Eylül .
Sinirlenme babası .
Toprak . Sus bence!
Tamam , dedim ve ağzımı fermuar çeker gibi yaptım .
Mutfağı topladıktan sonra , Eylülü ana sınıfına , Poyraz ve Ayazıda kendi sınıflarına bıraktık .
Ee şimdi ben koskoca evde yanlız kaldım!
Ben varım hatun!
Aman be Ahmet sende işe gidiyorsun!
Bugün gitmem .
Yarın . Ertesi gün .
Sen bugünü düşün meleğim , yarına ertesi güne bakılır . Dedi ve arabaya bindi , bende binince eve gittik . Odaya çıkıp güzel bir duş aldım . Üzerimi değiştirip saçlarımı ördüm . Aşağı indiğimde Ahmet battaniyeye sarılmış film bakıyordu . Yağmur yağıyordu birde , yağmur damlaları cama ne kadar güzel düşüyordu , camın kenarına geçip bir süre yağmuru izledim , sonra saate baktım . Çocukların saatine daha çok vardı .
Ahmet ..
Efendim karıcım .
Sıkıldım ben , ne yapalım .
Sana verebileceğim pek bir şey yok küçük hanım , çay var içersen , ben var seversen , yol var gidersen .. Ha birde film var izlersen .
Tebessüm edip , battaniyenin içine girdim .. Çay içerim , seni severim , film izlerim bayın dedim ... Ve Ahmet'in yanağına küçük bir buse kondurdum ..
