Talha Hancıoğlu delirmişti. Evet evet delirmişti. Yoksa bu hareketlerinin başka bir açıklaması olamazdı.
Hazel iki gün önce yaşadıkları gecede Talha'nın benimle işe başlıyorsun cümlesini önemsememiş ciddiye almamıştı. Ama şu an siyah audinin içinde Hancıoğlu şirketine yol alırken ciddiye alması gerektiğini anlamıştı. Talha'ya göre bu durum geçene kadar -ki sonsuza kadar sürebilir- yanından ayrılamazmış. Böyle bir şeyin mümkün olmayacağını adama anlatmaya çabalasa da Talha'nın nadiren rastladığı inat damarı tutmuş hiç bir şekilde ikna edememişti. Üstelik bahanesi de hazırdı.
"Hayatım şirketin yüzde birlik hissesi senin üzerine nasıl yöneteceğini öğrenmen gerekiyor."
Sabah ki yüksek sesli tartışmalarının ardından kazanan tahmin edildiği üzere bay Hancıoğlu olmuş, kaybeden bayan Hancıoğlu ise yan koltukta yolu seyretmekle meşguldü. Üstelik sıkıntıları bununla bitmiyordu. Şimdi kocasının mevkisiyle şirkete gelen para düşkünü kadın gibi gözükecekti. Bu durum sinirlerini daha çok bozuyordu. Herkes ona abartılmış saygı gösterecek kimseyle arkadaş olamayacaktı. Üstelik tüm günü Talha'yla geçirirse adamın kendisinden sıkılmasından korkuyordu. Sonuçta ilişkilerini canlı tutan bir faktörde özlemdi. Üstelik bu durum ne kadar süreceği de belli değildi. Derin bir iç çekti. Talha onu düşüncelerinde bile yalnız bırakmamaya yemin etmiş gibiydi.
"Neye bu kadar canını sıkıyorsun? Tüm günü kocanla geçireceğin için mutlu olmalısın." deyip göz kırpan Talha'ya göz devirdi. Daha önce gittiği için şirkete yaklaştıklarını biliyordu. İçinde ki sıkıntıyla gözlerini kapatırken izlediği filmden aklına gelen sahneyle birden bağırdı.
"Arabayı durdur."
Talha ani frenle arabayı sağa çekerken Hazel'de herhangi bir sorun aradı. Onun endişeli korkmuş bakışlarına karşılık kızın yüz ifadesi oldukça neşeliydi. Talha oldukça sert bakışlarını Hazel'in üstünden çekmezken kadından bir açıklama bekliyordu. Hazel birden aklına düşen fikrin heyecanıyla bağırmıştı ama adamın sinirlendiğini de anlamıştı. Oldukça masum bakışlarını yüzüne yerleştirirken en tatlı ses tonuyla konuştu.
"Hayatım birden bağırdığım için özür dilerim, aklıma gelen fikirle birden heyecanlandım." derken bir yandan gözlerini kırpıştırmayı ihmal etmiyordu.
"Ya sabır ya sabır" diyerek kendini sakinleştiren Talha'ya aldırmadan konuşmasına devam etti. Bir elini ne zaman Talha'nın koluna koydu bir fikri yoktu.
"Sevgilim" adamın bakışları kendisini bulduğunda doğru yolda olduğunu anladı. Sonuçta tatlı dil yılanı deliğinden çıkarırdı. " ben burada ineyim. Talha hemen öyle gözlerini belertme bir cümlemin bitmesini bekle. Zaten şirket şu köşeyi dönünce ben yürüyerek geleyim ki ilişkimiz belli olmasın."
Talha'nın sinirlenen bakışlarına anlam veremezken adamın konuşmasını bekledi.
"Sevgili KARICIĞIM neden ilişkimizin belli olmasını istemediğini sorabilir miyim?"
"Hayatım çünkü ben işi öğrenebilmek için stajyer olarak başlayacağım ya torpille girdiğim falan anlaşılmasın yani hem böyle ben daha rahat ederim. Bana öğretecek olan insanlarda gerilmezler."
Talha sinirlenmemek için derin nefesler alırken dakikalardır çektiği ya sabırlara devam ediyordu.
"Hazelciğim ben sana öğreteceğim ya işi."
"Olmaz Talha çocuk bakıcısı gibi karını götürüp iş mi öğreteceksin hem herkes ne der, ben öyle rahat edemem mutlu da olmam. Ben seni kırmayıp geliyorum işe en azından orada rahat olayım. Birinin yanına verirsin o öğretir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAŞIMIZA GELENLER (TAMAMLANDI) 🖤
EspiritualUyarı : Talha Hancıoğlu hayali bir karakterdir yaşayanlarda onu aramayınız. ▪▪▪ Bir adam ve bir kadının kaderlerinin beklenmedik şekilde kesişmesiyle başlayan aşk hikayesi.. Allah önce adamı yarattı bundan 27 sene önce. Sonra kadını yarattı 22 sene...