|8|

8.7K 465 34
                                    

Kenan masaya oturmasıyla kıza elini uzattı.

"Kenan Öztürk, yanlış bir tanışma olmuştu." Dedi.

Hazel bir Kenan'a bir uzattığı ele bakıyordu. Boğazını temizleyip konuştu.

"Hazel Karadağ, erkeklerle tokalaşmıyorum." Dedi tebessümle.

"Ah, kusura bakma düşünemedim." Dedi Kenan'da biraz utanmıştı.

Ortam da oluşan anlamsız sessizliği garsonun gelmesi böldü. Önlerine menüyü koyup biraz uzaklaştı. Kendisi dışında kimse menüye bakmayınca kızarmadan edemedi. Hülya Hazel'in utandığını anlayınca hemen açıklamada bulundu.

"Biz menüyü biliyoruz, o yüzden sen keyfine bak." Dedi tebessümle.

Hazel başıyla onaylayınca menüye göz gezdirmeye devam etti. Allah affetsin burada yemeğe verdikleri parayla evlerine üç dört kilo et alabilirdi. Bir kere daha bankadaki parasına şükretti. Daha fazla insanları bekletmemek için "Önerdiğiniz bir şey var mı?" diye sordu.

Oturduklarından beri konuşmayan Talha sanki bu soruyu bekliyormuş gibi atladı.

"Bifteklerimiz gerçekten güzel."

Hazel Talha'ya bir bakış attıktan sonra başıyla onaylayıp menüyü kapattı. Garsonun masaya yanaşmasıyla hepsi de biftek siparişini verdi. Garson uzaklaştıktan sonra Kenan tekrardan Hazel'e döndü. Bir haftadır ertelediği özrü dilemenin vaktiydi.

"Hazel bizi kırmayıp geldiğin için çok teşekkür ederiz. Yaşananlardan dolayı çok üzgünüz." Deyip Talha'ya bakış attı. "Keşke telafi edebileceğimiz bir yol olsaydı ama ne kadar düşünsek de bulamadık. Yaptıklarım için özür dilerim." Dedi mahcup bir şekilde. Sesi oldukça samimiydi.

Talha boğazını temizleyip Hazel'e döndü. "Aynı şekilde ben de özür dilerim Hazel umarım bizi affedebilirsin."

Hazel koca koca adamların böyle mahcup bir şekilde kendisinden özür dilemesiyle utandı. Bakışlarını masanın üzerindeki ellerine çevirdi. Bir şeyler demesi gerektiğini biliyordu ama iki adamın da dikkatli bakışları altında olmak onu geriyordu.

"Maalesef hoş olmayan şekillerde tanıştık ama sizi anlayabiliyorum. Yani en azından empati yapabiliyorum. Acınıza vererek özrünüzü de kabul ediyorum." Dedi. Ne gergin ortam Allah'ım bitse de gitsek.

Üçlü Hazel'in sözleriyle derin bir nefes aldı. Bir haftadır yüreklerini sıkan vicdanları bugün onları serbest bırakmıştı. Yemeklerin gelmesiyle herkes sessizce yemeğini yemeye koyuldu. Hülya oluşan sessizliği bozmak adına "Hazel bir gün bizim evimize de gelmeni çok isteriz." Dedi. Kenan'da başını sallayarak onayladı.

Hazel kızım bu sanırım görüşmeye devam edelim demek. "Nasip" diyerek yuvarlak bir cevap verdi. Ne hayır deyip kalplerini kırmak istiyordu ne de evet deyip yalan söylemek.

Ortamdaki sessizliği bozmak ve konuşmuyormuş gibi gözükmemek için o bir soru yöneltti. Emindi ki kendisi olmasa bu masa asla susmazdı.

"Açelya'nın durumu nasıl?"

"İyi çok şükür biraz psikolojik olarak yıprandı ama en kısa sürede toplayacağını düşünüyoruz." Dedi Hülya. Gözlerinden sevgisi belli oluyordu. Ne çok seveni varmış bu kızında demeden edemedi. Zor zamanlar geçiren kız için böyle düşününce de kendine kızdı. Affet Allah'ım şeytanın oyununa geldim.

"Sevindim."

"Sen neler yapıyorsun Hazel diş hekimliği okuyorsun sanırım?" Soru tabiki meraklı çiftimizden gelmişti.

BAŞIMIZA GELENLER (TAMAMLANDI) 🖤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin