|24|

5.5K 296 144
                                    

Arkadaşlar çoook ççooook çooook uzun bir aranın ardından kendimi toparlamaya çalışırken bulduğum az bir ilham kırıntısıyla yazdım. Umarım hala buralarda olup Hazel ve Talha'yı merak eden birileri vardır. Uzun bir ara versemde bu süreçte yazdığınız her bir yorumu tekrar tekrar okuyup ayağa kalkmaya çalıştım yorumlarınız benim için çok değerli teşekkür ederim. İyi keyifler. 



"Ohaa patron burada." Buğlem'in sözleriyle herkes giriş kapısına baktı. Talha Hancıoğlu tüm ciddiyetiyle yemek sırasına ilerliyordu. Yanında Kenan ve Hülya vardı. Hazel Talha'yla göz göze gelmesiyle içtiği suyun boğazında kalması bir oldu.

Sena yanında ki kızın sırtına vururken bir yandan da espiri yapıyordu.

"Hazelciğim bu kadar heyecanlanma. Maalesef iki patronumuzda evli." Hazel bir yandan öksürürken bir yandan da kimseye bir şey çaktırmamak için Talha'ya bakmamaya çalışıyordu.
"Heyecanlanmakta haklısın Hazel patronların yemeğe ben geldiğimden beri üçüncü inişi oldukça şanslısın." diyen de Nehir'di.

Hazel Nehir'e zoraki bir tebessüm gönderdi. Hülya Talha'nın arkasında kendisine bakarak gülerken kızgın bakışlarını üçlü de gezdirdi. Hazel tabağından gözlerini kaldırmamaya yemin etmiş gibi sadece tabağına bakarken içinden Talha'nın bir şey çaktırmaması için dua ediyordu. Herkesin gözü patronların hareketini izlerken telefonuna gelen mesaj sesiyle gerildi.

Talha Hancıoğlu 12.15
Güzelim kocanı gördüğün için bu kadar heyecanlanma. sonra küçük oyunumuz bozulur.

Hazel okuduğu mesajla Talha'ya baktı. Adam tamda kendi gözlerinin içine bakıyordu. Eğer Hazel bu hayatta bir özel güç isteseydi o da şuan da Talha'yı gözleriyle çarpmak olurdu.

Hazel'in keskin bakışlarına karşılık Talha gülüp yemeğine döndü. Etraftan gelen fısıldaşmalar herkesin kaçamak bakılarla patronların yemek yediği masaya bakması kimse tarafından garip karşılanmıyordu. Anlaşılan Talha baya popülerdi. Hazel Taha'yla göz göze gelmemek için kurduğu üstün çabaya rağmen etrafta ki kadınların masaya attıkları kaçamak bakışları gördükçe içinde anlam veremediği bir kızgınlık hissediyordu. Ne diye şirkette yiyorlardı ki. Acaba herkese söylesemiydi? Kendi oyununa kendisi mi düşmüştü. Sena ve Semih arasında dönen proje konuşmasına odaklansa da kendisine saat gibi gelen dakikaların sonunda dayanamayıp Talha'ya baktı. Adamın ona bakmıyor olması öfkesini arttırdı. Şuan kendisiyle çeliştiğini farkındaydı ama içinde patlayan volkanlar aklını kullanmasını engelliyordu. 

"Yemeğin bittiyse kalkalım Hazel"  içinde boğulduğu düşüncelerden Nehir'in sesiyle çıktı. Yemeğine baktı. Son on dakikadır yemediğini herkes fark etmiş olmalıydı. Bozuntuya vermeden gülümsedi.  

"Kalkalım"

Tepsisini götürürken Talha'yla göz göze geldi ama oralı olmadı. Adamın hiç bir suçu yokken bu kadar yakışıklı olması sinirlerini bozmuştu. Görmezden gelip yemekhaneden çıktı. 

"Sena Hanım siz gidin isterseniz benim bir namaz kılmam gerekiyor."

"Öncelikle Hazel'ciğim Sena Hanım değil Sena . İkinci olarak Allah kabul etsin mescidin yerini biliyor musun?"

Hazel olumsuz anlamda başını salladı. 

"Koridorun sonunda, lavabo ve abdest alma yeri de var"

Hazel teşekkür edip gülümsedikten sonra ekibin asansörlere yürümesiyle o da bahsettiği koridora yöneldi. Abdestini alıp namazını kıldıktan sonra duyguları bir tıkta olsa sakinlemişti. Hatta Talha'ya yaptığı gereksiz soğukluktan dolayı içi içini yiyordu. Telefonunu çıkarıp ekrana baktı ne bir mesaj ne de bir arama vardı. Bu hakkı olmasa da bir kere daha hayal kırıklığına uğramasına sebep oldu. Mesainin başlamasına beş dakika olmasaydı kocasını görmeye gidebilirdi ama geç kalmak istemediği için akşama bırakmaya karar verdi. 

BAŞIMIZA GELENLER (TAMAMLANDI) 🖤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin