"Aramızda mesafeler olsa bile bir şekilde bir araya gelmiştik."
***
Sabah uyandığımda üzerimde bir mutluluk vardı. Zira gece boyunca bedenlerimizde kaybolmuş, birbirimizi sevmiştik.
Şimdi ise onun kolları arasında yeni bir güne uyanmıştım. Sevdiğin insanla aynı güne uyanmak güzel bir duyguydu. Hele ki bu imkansız gördüğün bir ilişkiyse daha da mutluluk vericiydi.
"Uyandın mı?" dedi uykudan yeni uyandığı için boğuk çıkan sesiyle.
Gülümsedim. "Az önce uyandım."
Dün gecenin utancı bedenimi yeni yeni esir alırken önüme düşen saçları geriye çekti. "Bu gece gidiyoruz."
Maalesef gidiyorduk. Burada daha uzun kalmak isterdim. "Eğer ailemi bulabilirsem beni ziyarete gelebilirsin."
Hadi ama dün gece onunla sevişmiştim ve hala bir şeyleri söylerken utanıyordum!
"Geleceğim." dedi ve bana bakarak iç çekti. "Gidiyor olman bir şeyi değiştirmeyecek."
Umarım dediğin gibi olurdu. Çünkü mesafeler her zaman insanları birbirinden uzaklaştırırdı. Böyle olsun istemezdim. Bir ilişki içinde olamasak bile beni görmesini isterdim.
"Peki ailemi bulabilecek miyim?" diyerek elim kolundayken sordum. Bu soruya birinin olumlu cevap vermesine ihtiyacım vardı.
Bir süre sessizce gözlerimin içine bakıp bir kez daha iç çekti. "Aileni göreceksin Ayza."
İnandım. Daha doğrusu inanmayı tercih ettim.
***
Son konseri de gerçekleştiren Rae ve üyeler ile Fransa yolcuğumuz bugün sonlanacaktı.
Yine bir uçak yolculuğu olduğu için heyecanlıydım.
Üstelik bu sabah Rae ile güzel bir kahvaltı etmiştik. Sonlara doğru Zamir de aramıza katılmıştı. Sevgili gibi değildik, ama birbirimize yakındık.
Yani en azından aramız eskiye göre daha iyiydi. Gülümsüyor ve benimle konuşuyordu.
Derin bir nefes alarak bavulumu hazırlamaya başladım. Yolculuk olduğu zamanlar bavul hazırlamak yorucuydu. Tüm eşyaları katla ve koy uğraştırıcıydı.
Yapacak bir şey olmadığı için eşyaları hazırlamaya koyuldum. Zaten geceye kadar zaman çok çabuk geçmişti.
***
Uçak yolculuğu güzel ama yorucu geçerken kendi ülkeme geldiğim için mutluydum.
İçim kıpır kıpırdı. Çok fazla heyecanlıydım.
Rae'ye kendi ülkemi gösterecektim. İstanbul güzel şehirdi ve ben beğendiğim yerleri gezdirecektim.
"Kadıköy'ü özlemişim."
Zamir'e onaylarcasına baktım. Ben de özlemiştim.
"Sonunda bizim memleketteyiz. Şöyle güzel yemekler yiyelim. Hatta ben acıktım." dediğinde kıkırdadım.
"İskender mi yesek?" diyerek soru sorduğumda gözleri ışıldadı.
"Hadi gel, yiyelim. Yakın yerde tanıdığım güzel İskenderci var."
"Rae gelemez değil mi?" dediğimde bilmem dercesinde omuz silkti.
"Provaya hazırlık yapıyorlardır." dedi ve kolunu omzunu attı. "Hadi gel biz gidelim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇİTİN HÜKMÜ "Ruhe"
FantasyGünün birinde nereden bilebilirdim ki kendimi bir anda hayallerimin yerinde Güney Kore'de bulacağımı. Ama aslında bambaşka bir evrende onunla tanışmıştım. Rae Min Yang.. Yine hayallerimdeki asyalı. Biraz huysuz biraz da sert yapılı biri. Peki kader...