21. Bölüm | Dokunuş

3.6K 181 33
                                    

Selamlar
Nasılsınız?

Medya: Rosa Rüzgar ✨

Medya: Rosa Rüzgar ✨

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~

Rüzgar

Soğuk bir şok dalgası beni sardı. Kalbim boğazımdaydı ve gözlerim sımsıkı kapalıydı çünkü kız kardeşimin nasıl ağladığını görmek istemiyordum. Etrafımdaki insanların nasıl mahvolduğunu izlemek istemiyordum. Kulaklarını tıkamak istedim, kimsenin ağlama sesini duymak istemedim. kalbim göğüs kafesime o kadar hızlı çarpıyordu ki acıyordu.

Lütfen beni bırakma babaanne.
Alya'nın sayıkladığı tek şey buydu. Ona hep babaanne demezdik. Ama şimdi Alya'nın ağzından çıkan tek şeydi. Aklıma annem sedyede giderken ona aynı şeyleri söylemem geldi; ona yalvarışım.

Sadece Alya değildi ağlayan. Hastane ağlama sesleri ile doluydu. Cihan Abi, Yağmur ve Arda çok kötüydü. Can nişanlısının omzunda yaşlanmıştı ama sakindi. Yiğit ise herkesin aksine koltuğa oturmamış, yere çökmüş elini yüzü ile kapatmıştı. Alya Mert'e sarılıp teselli etmeye çalışıyordu. Arada bana bakıp duruyordu. Bunların içinde ben, ne yapacağımı bilmiyordum.

Zahide Hanım ve eşi hariç, Neşe Teyzenin tüm sevenleri hastanedeydi. Zahide Hanım'ın adanın en kıyı kesiminde yaşadığı için haberi geç duyacağını biliyordum. Duysa bile gelmezdi, bildiğim kadarı ile kanserdi. Ve doktoru ona çok fazla strese girmemesi gerektiğini, çok hareket etmemesi gerektiğini söylemişti. Gelebilseydi, en yakın arkadaşının yanında olurdu.

Neşe Teyze, babaannem, yasal vasim, kısmı annem, ebeveynim, bana bakan kişi. Çocukluğumun büyük bir bölümüne sahip olan kişi. Bana annelik yapmıştı ve daha önemlisi hayatımdan çok sevdiğim kız kardeşime annelik yapmıştı. Bize sahip çıkmıştı ve ondan ne kadar çok bahsetsem, ona ne kadar çok minnettar olsam azdı.

Bana iyi biri olmayı, güçlü ve karakterli biri olmayı öğretti. Dünyanın o kadar kötü bir yer olmadığını söylerdi. Kardeşimi her zaman korumamı anlatırdı. Bildiğim çoğu şeyi ondan öğrendim. Yaşamayı, sevmeyi. Her şeyi sevmeyi doğayı, dünyayı, ailemi. Aşkı.

Beni yanına alıp eşiyle yaşadığı komik, üzücü ve anlamlı her anısını anlatırdı. İsmini biliyordum ama etraftan, insanlardan öğrenmiştim. O bana hiç söylemedi. Eşinin ismini pek anmazdı. Ona sürekli aşkım, sevgilim derdi çünkü. Otuz yılı aşkın süredir evliydi. İki çocukları olmuştu, biri erkek biri kız. Cihan Abi ve kız kardeşi. Onun anlattığına göre eşiyle tam hayal ettikleri gibiydi.

Neşe Teyze beni hiç istemedi. Beni hep sevdi ama istediği ben değildim. Çocuk esirgeme kurumunda o Alya'yı istemişti, beni değil. Alya beni bırakamadığı için beni de almak zorunda kalmıştı. Bunu ne zaman düşünsem, kendimi fazlalık gibi hissediyordum. Beni hiç almak zorunda kalmasa hayatı nasıl olurdu diye merak ediyorum.

ROSA | GERÇEK AİLE | 18+Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin