0.23

1.3K 31 3
                                    

"O okula bir daha adımını bile atmayacaksın kaydını başka bir üniversiteye aldırıyorum hemen"
"Ama Azad"
"Asya tek kelime daha etme"
Konuşmuyordum zaten diyecek bir şeyim de yoktu Azad haklıydı ne derse ne konuşsa haklıydı
bağırsa çağırsa bile haklıydı.
Azad telefonda biriyle konuşuyordu. Kiminle konuştuğunu bilmiyordum.
Azad telefonu kapatınca sordum "Azad kiminle konuşuyordun?"
Azad yüzünde gülen bir ifade ile cevap verdi.
"Bizim elemanlardan biriydi"
"Azad bana doğruyu söylüyorsun değil mi?"
"Evet Asya evet yalan söyleyecek halim mi var?"
"Azad neden kızıyorsun bana neden böyle davranıyorsun?"
"Asya yatağın içine gir uyu sadece rahatsız etme beni"
"Azad ne yaptım sana neden böyle davranıyorsun?"
Azadın gözleri alev topuna dönmüştü.
"Asya uyu diyorum sana kalbini kıracam bak"
"Zaten kırmadın mı Azad kırmadın mı sanıyorsun"
"Asya kes ve uyu artık"

Azad neden böyle yapıyordu bende üzerime siyah geceliğimi giyip yatağın içine girdim.
Gözlerimi kapatmıştım ama Azadı duyabiliyordum.
Banyoya girmişti sonra su sesi geldi.
Duş alacağını anlamam uzun sürmemişti.
Onu beklerken uyuyakalmıştım.
O yanıma yattığında onun bana sarıldı ve  seni çok seviyorum sevgilim dedi.
Bende ona doğru dönerek bende seni seviyorum bebeğim dedim ve dudağına küçük bir öpücük kondurdum.
Ona sormadım neden böyle davrandığını konuyu uzatmak istemedim.

Sabah uyandığımda başımda azad bekliyordu ve elinde tepsi vardı.
"Hayatım günaydın çok güzel uyuyordun uyandırmak istemedim seni"
"Günaydın hayatım"
"Elini yüzü yıkayıp dışarıya balkona gel"
"Elindeki tepside ne var?"
"Sana ellerimle kahvaltı hazırladım"
"Azad bey beni çok mutlu ettiniz teşekkür ederim"
"Seni mutlu ettiysem ne mutlu bana"

Üzerime hırkamı alıp balkona çıktım. Her şey hazırdı sadece masaya oturup yemeye başlamam gerekiyordu.
Oturdum ve yemeye başladım. Azad beni izliyordu.
"Ne oldu dedim?" ağzımdaki domatesi yutarken.
"Asya dün kalbini kırdıysam özür dilerim beni affet"
"Azad bana neden öyle davrandın?"
"Hayatım dün o kadar çok sinirliydim ki sana anlatamam bide o şerefsiz sana saldırmış ya iyice alev küpüne döndüm"
"Seni anlıyorum ama bana kızmaya hakkın yoktu"
"Haklısın hayatım o yüzden seninle bugün çok güzel bir gün geçireceğiz"
"Nereye gidecez bebeğim?"
"Sürpriz hadi kahvaltını yapta hemen hazırlan"

Tabağıma aldığım bütün yiyecekleri yemiştim ve Azada öpücük kondurup masadan kalktım.
"Hayatım nasıl giyiniyim abartı mı normal mi?"
"Aşkım senin normalin yok sen nasıl istiyorsan öyle giyin"
Azada gülüp içeriye girdim.

Gardroptan beyaz elbisemi çıkardım ve onu giydim.
Yüzüme hafif makyaj yapmıştım saçımı salık bıraktım.
"Hayatım ben hazırım hadi çıkalım"
Azadda şık olmuştu üzerine beyaz gömlek ve altına siyah pantolon giymişti.
İkimizde çok uyumlu olmuştuk.
Azad beni belimden kavrayıp "hadi çıkalım hayatım" dedi.

Asya'nın Giydiği Beyaz Elbise:

Akşam üzeri olmak üzereydi Azadla akşama kadar her yeri gezmiştik ve çok eğlenmiştim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Akşam üzeri olmak üzereydi Azadla akşama kadar her yeri gezmiştik ve çok eğlenmiştim.
Ömrümde hayatımda bu kadar eğlenmemiştim.
Lüks bir restorantın önüne gelmiştik ve Azad kapımı açıp inmemi sağladı.
Bende arabadan inip hemen Azadın yanında yerimi almıştım.
El ele tutuşup restoranta girdik. Burası loş ışıkların olduğu bir restoranttı ve oldukça eşsiz bir aurası vardı.
Rezerve edilmiş bir masaya oturduk.
Siparişlerimizi verdik ve etrafı izlemeye başladım.
Azadla göz göze geldim sanırım o da beni izliyormuş. İkimizde gülüştük.
Biz yemeğimizi yerken Azadın telefonu çalmaya başladı. Arayan Altay babamdı ve Azad telefonu açıp konuşmaya başladı.
"Tamam baba ben Asya'yıda alıp oraya gelirim"
Azad telefonu kapatınca bana ne olduğunu söylemesi için ona baktım.
"Aşkım hadi kalkıyoruz babam çağırdı"
"Azad ne oldu?"
"Bilmiyorum hayatım gidelim bakalım"
"Tamam"
Azadla bir yerlere gelince hep böyle oluyordu.
Arabaya bindiğimiz gibi konağın önüne gelmiştik.
Kapının önü kalabalıktı kim vardı acaba yine?
İçeri girer girmez ilk dikkatimizi çeken çıngıraklı Reyyandı o bıraktığım halindekinden bin kat iyiydi.
Biz içeri girince herkes bizi güler yüzle karşıladı bir tek kişi hariç onuda biliyorsunuz reyyan çıngıraklısıydı.

Beni görür görmez mutfağa doğru ilerledi bende hemen arkasından gittim.
Mutfağın kapısını kilitlemiştim. Reyyan arkasını dönünce hemen yakasına yapıştım.
"Ne işin var burada?"
"Seni alakadar etmez"
"Reyyan kendime kızıyorum biliyor musun?"
"Niye kızıyorsun?"
"Keşke seni o gece orada boğup öldürseydim o gece o kadar acınası bir durumdaydın ki kendini görsen utanırdın"
"Ben utanacak ne yaptım Asya?"
"Daha ne yapacaksın senin bu yaptıklarını konaktakilere anlatsam seni burada 1 dakika bile tutmazlar"
"Anlat herkese anlat"
"Herkes sana mı inanacak sanıyorsun?"
"Ben Azad Korkmazın karısıyım bunu hatırlatırım"
"Azad benim sevgilimdi önceden ve onu senden alacam benim olacak benim ellerimin arasında olacak"
Gözüm dönmeye başlamıştı ve çok sinirlenmiştim.
"Sen ne diyorsun ha sen hala ne diyorsun çıyan"
Reyyanın saçlarını ellerimin arasına almıştım ve yüzündeki ifadeden canının yandığını anlıyordum.
"Asya yapma canımı yakıyorsun"
"Sen benim canımı çok yaktın birazda ben senin canını yakayım"
"Asya sen kafayı yemişsin"
İmdat diye bağırmaya başlamıştı ama kimse duymadan ağzını kapattım.
Ayağı kayıp yere düşmüştü bende onun üzerine düştüm ve ağzını iyice kapattım.
"Ağzını açıp tek bir laf bile edersen senin bir daha bu konağa geldiğini görürsem Azadın yanında hele bir görüyüm seni Reyyan hele bir görüyüm bir daha asla seni sağ bırakmam"
"Yarın pılını pırtını topla git"
Reyyanın üzerinden kalkıp üzerimi düzeltip kalktım kapıyı açar açmaz Azadı karşımda görmemle şaşırdım.
Azad Reyyanın yerde yattığını gördü.
"Asya sen ne yaptın yine?"
"Azad gel yanıma ilgilenme onunla yaşıyor öldürmedim korkma"

Urfa Gelini / Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin