Yaren'im

Bölüm 52

~Yaren'im~

52.Bölüm

Yüzünü izlemeyi bırakıp, yanağına dudaklarımı bastırdığımda kalktım. Dün okuldan çıktıktan sonra biryerlerde yemek yemiş ardından bana gelmiştik. Gece geç saatlere kadar internet sitelerinden mobilya, ev eşyaları beğenmiştik. En son ikimizde daha fazla bu kadar yakınlığı dayanamamış kendimizi bir bütün halinde yatakta bulmuştuk. Şafağı söktürmüştük yine.

Odadan çıktığımda mutfağa geçip, kahvaltı hazırlamaya başladım. Masanın üstüne eşyaları dizdiğimde çayı demleyip tekrardan yatak odama geçtim. Yerdeki elbiseleri kaldırmaya başladığımda bir yandan da Miran'a seslendim. "Sevgilim?"

Eşyaları kirliye attığımda "Miran!" dedim.

"Hmm"

"Kalk hadi sevgilim, kahvaltı hazır"

Gözlerini açtığında bana baktı direkt. "Uyan hadi"

Saçlarına ellerini geçirip esnedi. O sırada gözüm vücuduna kaydı. Boynu, omzu ısırık izleriyle doluydu. Kolları ise çiziklerle kapanmıştı.

Telefonunu eline aldığında odadan çıktım. Omleti yapıp çayları doldurduğumda ekmekleride doğrayip masaya koydum.

Odama geçtiğimde Miran kalkmış duvardaki asılı fotoğraflarıma bakıyordu. Bir duvarım tamamiyle anılarımla dolu fotoğraflar vardı.

Yanına ilerlediğimde sırtım göğsüne denk gelecek şekilde kucağına oturdum. Ellerini karnıma sardığında omzumu öptü.

"Şu iki çocuk kim?"

En uste Gökçe'nin ikizi ve Teyzemin oğlu ile çektiğim fotoğrafı söylüyordu. "Kuzenlerim"

"Biz kuzenimizle bu kadar samimi olsak kıyamet kopar"

"Kopar! Ayrıca o fotoğraf senden önce çekilmiş bir fotoğraftı"

Saçlarıma bastırdı dudaklarını.

"Hadi halk çok işimiz var bugün"

Kucağından kalktığımda o da kalktı. Altında dizlerinin üstüne gelen siyah şortu vardı. Elini yüzünü yıkamak için banyoya gittiğinde bende balkondan paketlediğim hediyeydi alıp salona koltuğun üstüne koydum.

Miran odadan çıkıp yanıma geldiğinde ellerimle tuvali gösterdim. "Doğum gününde hediyeni veremedim"

Kurdalyeyi açtığımda paket kendiliğinden yere düştü. Ve daha aramızda hiçbirşey yokken onu çizmeye başladığım resmi gördü.

"Muhteşem olmuş" gülümsediğimde kolunu omzuma attı. Şakağıma dudaklarını bastırdığında, "Ellerine sağlık güzelim"

"Ya güzel olmuş mu?"

Başını olumlu anlamda salladı, "Çok güzel olmuş, tekrardan saralım bir zarar, kir falan gelmesin"

Kağıdı tekrardan sardığında bana döndü. Dudaklarıma dudaklarını bastırdı yavaşça.

Kirli sakalları çeneme ve dudağımın etrafına sürtünmesi hoşuma gidiyordu.