10 "Fotoğraf"

19.1K 1.8K 732
                                    


ZÜLAL

Odanın içinde volta atıyordum. Öfkeyle Barış'a bağırdım.

"Ben ne yapacağım? Ne yapacağım söyle! Hamile sanıyor annen beni!"

Barış kaşlarını çattı.

"Senin suçun! Sen hamileyim dedin! Çok sinirliydin, gerçek sandım! Annem mesajlarına bakmıyor normalde! Silecektim eve geçince ama görmüş!"

Çaresizce yanına oturdum.

"Ben şaka yapmıştım. Seni korkutmak için söyledim. Baba olmak seni korkutur sandım! Of, Allah'ım... Ne yapacağız biz?"

Aniden belime sarıldı.

"Çocuk..." Diye fısıldadı. "Çocuk yapalım. Yalan söylememiş oluruz." Dedi.

Gözlerine baktım.

"Sevişelim mi yani?"

Barış güldü.

"Yani benim bildiğim çocuk sevişerek yapılıyor."

Benimle alay ettiği için ona vurdum.

"Sen iyi bilirsin zaten! Uzmanlık alanın!" Diye kızdım.

Beyefendi utanmadan benimle sevişmek istiyordu! Eminim çocuk içindi! Bana dokunmak için en ufak fırsatı bekliyordu zaten!

"Vakit kaybetmeyelim, sevişelim. Gün içinde en az üç kez yapsak bir hafta içinde illa ki biri gol olur."

Mantığı karşısında dehşete düştüm.

Barış'a ters bir bakış gönderdim.

"Ne meraklısın beni hamile bırakmaya!" Diye homurdandım. "Çocuk düştü diyeceğiz! Bir hafta geçmeden iş yerindeyken çocuğu kaybetti diyeceksin. Hastanedeyken sana haber veremedim üzülürsün diye diyeceksin! Ben eve geçince de yalandan uzanırım, üzülmüş numarası yaparım annen de düştüğüne inanır."

Barış alayla güldü.

"Annem seni hayatta rahat bırakmaz. Her gün arayacak."

Göz devirdim.

"Zaten arıyor!"

Annem beni zaten arardı. Nasıl olduğumu hep sorardı. Buluşamazsak görüntülü arardı. Kadın beni gerçekten kızı gibi seviyordu.

"Hamile olunca bir kere mi olacak sanıyorsun? Günde beş kez arar o! Haydi diyelim hastanede dedik! E sen telefonları açmazsan bu kadın seni görmeye gelmek isteyecek! Annemi tanımıyor musun sen?"

Gözlerim dolarken sakin kalmaya çalıştım.

"Çok istiyor torun... Ona kıyamıyorum ama bir şey yapmamız gerekiyor!" Ona yaklaştım. "Eğer yapmazsak bir hafta içinde karın olacağım yeniden!"

Barış'ın gözleri parladı. Dudaklarına bir tebessüm yayıldı. Tabii o da bunu istiyordu!

"Yeniden karım ol. Yeniden evlenelim. Bir kez daha denemiş oluruz işte!"

O kadar kolay değildi!

"Barış çocuk yapmamız gerekecek! Bir kere daha denemekten çıkıyor bu iş! Ben senin gerçekten ailen olacağım. Denemesi falan kalmıyor bu işin!"

Barış yüzümü avuçladı. Usulca yanaklarımı okşadı. Gözyaşlarımı silerken titreyen dudaklarımı öptü.

"Zülal artık ikimiz de birbirimizi çok iyi tanıyoruz. Bu sefer yürüteceğiz bu evliliği. Hem ben boşanmak istemem bir daha! Dersimi aldım."

Beni öpmeyi de normalleştirmişti. Kollarından kaçtığımda o da peşimden geldi. Ellerim titrerken telefonumu elime aldım ve annemi aradım.

"Ne yapıyorsun?"

MAVİ DOLUNAY -TİMYA- (KARADENİZ SERİSİ IV) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin