Gözlerimi hafifçe araladım.
Başım öyle şiddetle ağrıdı ki kısıkça inledim. Sanki üstümden tonlarca ağırlık geçmiş gibi hissediyordum.
Bulanık gören gözlerimi sildim.
Yeni idrak ettiğim odaya bakarken anlamayarak etrafımı süzdüm.
Burası benim odam değildi.
Üstümdeki tişörte bakarken kaşlarımı çattım. Bu çok genişti. Erkek tişörtü olduğunu anladım.
Neler oluyordu?
Hemen yataktan kalktım.
Caner beni kaçırmıştı!
Nikâh kıydıktan sonra beni götürmüştü şerefsiz pislik!
Hiçbir bok hatırlamıyordum bile!
Hızla gördüğüm vazoyu elime aldım. Kesinlikle bana ilaç vermişti! Şerefsiz pislik beni bayıltmıştı! Belki de ben uyurken her yerimi öpmüştü, dokunmuştu... Bunu düşünmek bile istemiyordum!
Parmak uçlarımda sessizce yürümeye devam ettim.
Işıklar kapalıydı ama arkasının dönük olduğunu görebiliyordum.
İşte buradaydı şerefsiz!
Arkasından ona gizlice yaklaşırken hızla elimdeki vazoyu kaldırdım.
"Şerefsiz!" Diye bağırdım.
O bana döndüğünde vazoyu elimden bıraktım...
Erken gelen kesit.✨
Bir şey çıkmazsa Zülal ve Barış da bölümde olacak. Henüz başlarında olsam da size bir kesit bırakmak istedim.🫶
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ DOLUNAY -TİMYA- (KARADENİZ SERİSİ IV)
Genel Kurgu"Ben o adamı istiyorum ve elde edeceğim!" Her ne kadar beni istemese de bunun gerçek düşünceleri olmadığını biliyordum. En azından hissediyordum... Alparslan Atabey benim için imkânsız bir hayal gibi görünse de böyle olmayacaktı! O da beni sevecekt...
