20 "Yüzük"

10.1K 1.3K 478
                                    


EYLÜL

Lika denen aptal mutfakta küçük bir yangın çıkarmıştı. Bunu bilerek yaptığına emindim! Alparslan'la yakınlaşacağım diye böyle bir işe kalkışmıştı!

"Nasıl oldu anlamadım. Bir anda alevler çıktı, çok korktum."

Göz devirdim.

Az kalsın kendini öldürecekti!

"Bir dahakine dikkat edersin Lika." Dedim sert bir tavırla. "Geçmiş olsun. Allah beterinden korusun. Biz de artık evimize dönelim."

Hemen bana döndü.

"Ben korkuyorum, beni yalnız mı bırakacaksınız?"

Evli olan biri için bu çaba iğrenç geliyordu!

"Yalnız bırakmayacağız canım, ailen zaten yanında. Ben kalabalık olmayalım diye dedim. Zaten sen de korkmuşsun."

"Eylül haklı, biz eve dönelim. Geçmiş olsun yeniden. Dikkat edersin artık." Dedi Alparslan.

Lika bozulsa da başını salladı.

Eve döndüğümüzde odaya gidene kadar onunla konuşmadım.

"Eylül bana trip mi atıyorsun?" Dedi hayretle.

"Hayır, sinirliyim sadece! Yaptığı çok ayıptı! Bizi ayırmak için evi yaktı manyak! Benim resmen can güvenliğim bile yok!"

Alparslan ofladı.

"Saçmalama, sana zarar veremez! Aklınca böyle bir plan yapmış ruh hastası." Durdu. "Bilerek olmamıştır belki. Bu kadar manyak değildir herhalde. Kafayı yiyeceğim!"

"Hayır bilerek yaptı! Manyak ya! Onunla ilgilen istiyor! Ya sen evlisin, senin bir karın var! Nasıl hâlâ sana yakınlaşmaya çalışabilir?"

Gerçekten aklım almıyordu.

Alparslan uzanıp dudağımı öptü.

"Sakin ol bebeğim. Bize zarar vermeye gücü yetecek biri değil. Üstelik umurumda olan biri de değil. Sıkma sen o güzel canını. Ben yanındayken sana hiçbir şey olmaz."

Beni kendine çekip sarıldı. Başımı göğsüne yaslarken hissettiğim güven duygusuyla birlikte gözlerimi kapattım.

"O kızdan uzak durmanı istiyorum Alparslan."

Dudaklarını saçıma bastırdı.

"Sen söylemesen de uzak durmam gerekiyor zaten."

Bir şey söylemedim.

Lika benim canımı şimdiden çok sıkıyordu. Kuzenine olan anlamsız platonik aşkıyla uğraşmak istemiyordum. Bizden uzak durması onun için çok iyi olurdu. Eğer ben onunla uğraşmayı seçersem canı yanan ben değil yalnızca o olurdu. Tüm güçler benim elimdeydi ama o farkında değildi.

***

"Yüzsüz Lika hamsiköy sütlacı yapıp getirmiş. Tabii abim çok seviyor ya! Eylül duymasın. Abim de çok seviyor onun yaptıklarını."

Ne?

Ne?

Duyduklarımı algılamaya çalıştım.

O ahlaksız benim kocama tatlı mı yapmıştı? Üstelik Alparslan da yaptığı tatlıyı çok seviyordu! Sinirle yumruğumu sıktım. Bu kızı en sonunda dövecektim! Gerçekten benim gibi bir insanı bile çileden çıkarmayı başarıyordu!

"Alparslan nerede?"

Sert sorumla birlikte Loya beni fark etti. Gözleri irileşti.

"Eylül?"

MAVİ DOLUNAY -TİMYA- (KARADENİZ SERİSİ IV) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin