15. Bölüm

18.6K 1K 599
                                    

Gördüğüm rüyadan sıçrayarak uyandığımda birkaç saniye etrafa bakındım. İki dakika gözüm dalmıştı ve onda da kedi mi kovalamıştı yani? Hayır neden güzel bir rüya görmek yerine kedinin beni kovaladığını görüyorum ki?

"Balım?" Kısık ve tarazlı sesini duyduğumda bakışlarım dizlerimin üzerindeki yüzüne döndü. Kısık olan gözleri yüzümü inceliyordu. Bileğimde hissettiğim parmağı orada daireler çiziyordu ve bu kelebek hissi bırakıyordu üzerimde. "İyi misin?" Sesim içime kaçtığı için cevap veremeyeceğimi anlayarak sadece başımı salladım. "Kötü bir rüya mıydı?" Omuz silktiğimde kaşlarını çatarak kalktı dizlerimden.

İyiydi aslında yeri, kalkmasaydı bence.

Bağdaş kurarak dizleri dizlerime değecek bir şekilde oturdu. Temas bağımlılığı mı vardı acaba?

"Dilini mi yuttun yoksa uyurken?" dedi korkuyla. "Aç ağzını bakalım Balım." Başımı iki yana salladım.

"İyiyim, bir şeyim yok." Derin bir nefes verdi ve alnını omzuma yasladı.

"Ödüm koptu be kızım sabah sabah." Gülerek saçlarını karıştırdım. Elleri yeniden elimi bulmuştu ve parmaklarımla oynamaya başlamıştı. Normalde çok fazla temas sevmesem de onun bana ettiği herhangi bir temas tuhaf bir şekilde iyi hissetmemi sağlıyordu. Varlığını hissettiriyormuş gibi geliyordu ve ben yalnızlığa o kadar alışmıştım ki şu anda birisinin benim yanımda olması bambaşka bir duyguydu.

"Nereden bileyim korkacağını?"

"Ne gördün rüyanda peki, sıçrayarak uyandın resmen." dedi başını omzumdan kaldırmadan. Elim istemsizce ensesindeki saçlara değdiğinde herhangi bir tepki vermedi. Sanki normalimiz buymuş gibi davranıyorduk. Kısa tutamlarla oynarken derin bir nefes aldım.

"Kedi."

"Hı?"

"Kedi kedi." Alnını kaldırıp ciddi miyim diye yüzüme baktı ve yeniden omzuma yasladı.

"Ne oldu kediye?"

"Kediye bir şey olmadı, bana oldu." Hızla başını kaldırdı ve vücudumu taradı gözleriyle.

"Nerene ne oldu? İyi misin Bal? Baştan niye söylemedin?" Kahkaha attığımda çattığı kaşlarıyla bakmaya başladı.

"Rüyada rüyada. Kedi kovaladı ben de yere düştüm."

"Rüyanda kedi kovaladı? Miyavlayandan?"

"Yok Sancak havlıyordu." dedim takılarak. "Bir ara ötmeye başladı hatta zor susturdum."

"Teğmen adamla dalga geçilmez." dedi parmağının ucuyla burnuma hafifçe vurarak. "Hem rüya alemi bu, ne bileyim hangi hayvan hangi sesi çıkartıyor? Senin bilinçaltın ne isterse o olur." Tekrardan alnını omzuma yaslandığında başımı sallayarak onayladım.

"Mantıklı."

"Bence de." Bir süre sessiz kaldığında bakışlarımı saate çevirdim.

"Hazırlanıp çıkmam lazım." Cevap vermediğinde başımı eğerek yüzüne baktım. Uyukladığını görünce gülümseyerek telefonumu elime aldım. Birkaç saniye tereddütle bekledim. Fotoğrafını çeksem rahatsız olur muydu?

"Çek çek," dedi bir iki dakika sonra.

"Gözün kapalı, nerden anladın?"

"Hisler Balım, hisler.."

"Her şeye de bir bahanen var, çekmiyorum." dedim omuz silkerek. Telefonu geri bırakacakken bileğimden tuttu ve selfie moduna alıp ikimizi de ekrana sığdırdı ve güzel bir fotoğraf çekti. Şaşkınlıkla yüzüne bakıyordum. Onun da gözleri kapalıydı, uyuma numarası yapıyordu. Çok kıymetli bir fotoğraftı artık benim için.

Şimdi Biraz Uyu | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin