Sabahı ediyorum hiç uyuyamadan. İçimdeki korku, gerginlik, heyecan... hepsi karman çorman. Ne olduğunu bilmeden, etmeden yatakta sağa sola dönüyorum o kadar. Kimse uyanmadan evden çıkarım sanıyorum ama onu da yapamıyorum. Şans gibi hepsi ayaklanıyor aynı saatte.
Beraber dışarıda kahvaltı yapalım istiyorlar ancak aklımda büyük soru işareti varken benim katılmam imkansız. Yalan atıyorum bu yüzden. Chan ile baş başa planımız var diyorum. Güzel bir silah oluyor sevgilim. Kimse üsteleyemiyor bu yüzden. Hazırlanıp evden çıkmaları ile ben de kendimi en yakın eczaneye atıyorum.
Öyle bir gerginlik seviyesindeyim ki görevli kadına cümle kurarken aşırı zorlanıyorum. Neyse ki kadın anlıyor beni.
"Birkaç tane... hamilelik testi alabilir miyim acaba?"
Ödemeyi yapar yapmaz eve koşuyorum. Gerçekten koşuyorum. Oyalanmamam lazım. Ne olduysa hemen öğrenmem lazım.
Yukarı kata bile çıkmaya üşenip aşağı kattaki lavaboya giriyorum. Talimatları okuyarak ne yapmam gerekiyorsa yapıp beklemeye başlıyorum.
Zaman sanki inadımaymış gibi geçmiyor. Teste bakmaya da korkuyorum bir yandan. Aynanın önüne bırakıyorum. Elimde dursa sanki sonucu etkileyecekmiş gibi gergin ve mantıksız bir haldeyim.
Sakinleşmek ve geçmeyen dakikalar içinde oyalanmak adına mutfağa geçiyorum. Bir bardak su iyi gelecektir. Şans ya... Emir eve koşarak giriyor. Telaşla bakıyorum ona. Yüzüme dahi tam bakamadan konuşarak odasına geçiyor.
-Ne oldu Emir? Neden koşturuyorsun?
-Ay abla ben telefonumu unutmuşum ya! Hemen alıp çıkıyorum odamda yatağımdaydı. Merak etme!
O evden çıkana kadar tuvalete girmiyorum ki olası her sonuca vereceğim tepkiyi görüp duymasın. Emir çok süre geçmeden mutfağa yanıma geliyor. Bir şey demek istiyor ancak kıvanıyor da.
-Abla?
-Efendim?
-Ben sana bir şey diyeceğim ama kızma olur mu?
-Bizimkiler seni kapıda beklemiyor mu? Acil değilse sonra rahatça konuşabiliriz.
-Acil. Çok hem de. Abla... of!!!
-Tamam tamam sakin olmaya çalış önce. Ne oldu bakayım?
-Abla Deniz hamile.
-NE!
NE! Ben kendi sonucumu beklerken Deniz'in hamile kalması mı...
-Ne diyorsun Emir sen!
-Abla valla dikkat ediyorduk ama... of! Demesem de olmazdı ki! Ne yapacağım ben!
Ağzım açık bakakalmıştım. Ne kadar süre geçti emin değilim ama eve Buse ve Deniz peş peşe girdi Emir'i merak ettikleri için.
-Emir aşkım seneye mi geleceksin ya? Ne yapıyorsunuz siz orada?
-Kız mommy iyi misin o ne surat öyle?
Deniz'e baktığımda kesinlikle benden daha sakindi. Endişe ile Emir'in yanına geldi. Koluna girip elini yüzünün önünde salladı. Emir ise az daha bayılacak gibi bir haldeydi.
-Ne oluyor burada? Size ne oldu böyle?
-Deniz ben her şeyi biliyorum hatta... ablama dedim az önce.
-Neyden bahsediyorsun sevgilim sen?
-Sen... hamile olduğunu dedim ablama.
Deniz'in gözleri sonuna kadar büyürken Buse ise seslice "yuh!" diye bağırmıştı. Emir ise gerginlikle yerinde duramamaya başlamıştı. Ellerinin arasına Deniz'in ellerini alarak seslice konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÜRKİYE'DEN KORE'YE
FanfictionBir genç kızın cesareti ve yetenekleriyle sesini tüm dünyaya duyurmaya çalışması. Peki ya her şey çok güzel ilerlerken aşık olmaması gereken bir idole aşık olursa?