2.Bölüm

4.9K 114 12
                                    

      Oy ve yorumlarınızı
  Bekliyorum arkadaşlar

      Keyifli okumalar💜

Şu başıma gelenlere bak! kaybolduğum yetmezmiş gibi birde ayağımı incittim ne yapacağım şimdi. Acaba şu eve girsem bana yardım ederler mi? , Burada yaşayan birileri vardır elbet. "

Tedirgin bir şekilde evin büyük bahçe kapısını açıp içeri girdim. Ayağımın acısına dayanamayıp bahçe girişindeki kamelyaya oturdum oflayarak burkulan sol ayağımı sağ bacağımın üzerine alıp ovalamaya başladım. "Ah Ceyda ne işin var buralarda ne geliyorsa şu merakın yüzünden geliyor başına. "Kendi kendime söylenirken ensemdeki sert cisimle sustum. Silah mı o!

" Kimsin? " duyduğum kalın erkek sesiyle nutkum tutuldu konuşamadım .
"Sana kimsin dedim! "
"Ş-şey ben " konuşmak istiyorum ama ensemdeki silahın korkusuyla konuşamıyorum .
"Ya konuşursun yada ölürsün " duyduğum sözlerden sonra korku ile yüksek sesle;
" Arkadaşlarım ve ben bir orman evinde kalıyoruz buraları bilmediğim için kayboldum yardım istemek için bahçenize girdim " dedim. O anda ayak sesleri duydum üç silahlı kişi koşarak bize doğru geldi karşımda durdular içlerinden biri kaşlarını çatarak ,
" Buda kim? " dedi.
Arkamdaki şahıs gülerek , "Davetsiz misafir."dedi. Ve az önce karşımda ki konuşan adam telefonuyla birilerini arayıp , " Abi burada davetsiz bir misafir imiz var" diyerek karşıdakini dinleyip telefonu kapattı .
" Abi getirin dedi. " deyip iki kişi koluma girip beni sürüklercesine çekiştirdiler.

" Bırakın beni canımı acıtıyorsunuz caniler!" diye bağırdım .
Cani oldukları her hallerinden belli bırakırlar mı beni. Evin kapısını açıp içeri girdik büyük bir holün ardından bir kapıyı açıp beni içeriye bir patates çuvalı gibi fırlattılar. Yere düştüm inleyerek ,
"Hayvan herifler siz insan değilsiniz!" diye bağırdım . Yerden kalkmaya çalışırken karşımdaki tekli koltukta beni izleyerek oturan kişiyi gördüm. Bacaklarını açmış rahat bir şekilde oturarak arkamdaki canilere başıyla işaret edip "Çıkın siz"dedi.

Kaşlarını çatarak"Kimsin sen" dedi.
Korkarak ayağa kalkıp doğruldum ,
"B-ben kayboldum yardım istemek için evinize geldim "dedim ,kaşlarını alay ederek kaldırıp hafif gülümseyerek,

"Bu dağ başında, böyle güzel bir kızın tek başına ne işi olabilir ?" Diyerek yerinden kalktı. Bana doğru ağır adımlarla gelmeye başladı.
"Böyle bir güzellik ayağıma gelmişken kolay kolay bırakmak olmaz öyle değil mi? "diyerek sırıttı.

"Allah'ım ben niye buradayım ne olur beni kurtar."

Korkudan nefes alamadığımı hissettim, o geldikçe ben geri adım attım.
"İnanın sadece yardım istemek için girdim bahçenize." Kahverengi gözlerini gözlerimden ayırmadan üzerime geliyor, geliyor. Bir an panikle arkamı döndüğüm gibi ayağımın acısını unutup koşmaya başladım. Salonun kapısı açık olduğundan çıkmam kolay olmuştu tam çıkış kapısına gelmiştim ki kulumu tuttuğu gibi beni kendine çevirip kapıya yapıştırdı.

Nefes nefese kalmıştım.
"Ne yaptığını sanıyorsun sen, kaçabileceğini düşünmedin umarım" gözlerini kısarak beni süzüyordu.
"Demek kayboldun?"

"Arkadaşlarımla bir dağ evinde kalıyoruz, yürüyüşe çıkmıştık sonra Saklanbaç oynadık nasıl olduğunun farkına varmadan onlardan uzaklaşıp kayboldum" dedim.

Alay ederek "Saklanbaç" deyip sesli bir şekilde gülmeye başladı. "Buna nasıl inanayım."

Yakınlığı beni çok rahatsız etmişti neredeyse aramızda hiç mesafe yoktu. Dayanamadım son gücümle onu itmeye başladım.
"Bırak beni eşkiyamısın sen gitmek istiyorum. Arkadaşlarım beni bulamayınca çok korkmuşlardır" dememle kolumu tutup beni çekiştirerek salondaki koltuğa ittirdi.

EsirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin