16.Bölüm

886 30 13
                                    


Oy ve yorumlarınızı
Bekliyorum 💜💜💜

Keyifli okumalar💜

Kulağımda uğultular, başımda uyuşukluk hissi ile gözlerimi açtım. Bir an ben neredeyim n'oldu bana
anlayamayarak etrafıma bakındım.

Pencerenin önünde ellarini arkasında kavuşturarak, dışarıyı izleyen babamı görünce, birden yerimden hızlıca kalkıp oturdum. Korkudan gözlerim irice açılmıştı. O anda gözümün önünden bodrum katta gördüklerim geçti. Kendime geldiğimi anlamış olacak ki, hemen bana dönüp yanıma geldi.

"Kızım, iyimisin?" Endişeli görünüyordu. Yanıma oturup, elini saçlarıma koyup, şefkatle okşadı. "Korkuttun beni, doktoru arayayımmı?

Ben kızacağını düşünürken o şefkatle bana bakıyordu.
"İyiyim baba" dedim.

"Bayılmışsın korumalardan biri seni alt katta bulmuş" derken yüzü çok sakin görünüyordu. Acaba aşağıda olanları gördüğümden haberi yok muydu? Soracağım soruya nasıl tepki vereceğini bilemeyerek tereddütle gözlerine bakarak sordum.

"Bodrum katta gördüklerimi sen mi yaptın? Gözlerini başka yöne çevirerek, kısa bir süre düşündü. İç çekerek yüzüme bakmadan beni cevapladı.

"Canım kızım, Zerrin'in yaptıklarını kendin duydun. Affedilir şeyler değil."

"Yinede bu yaptıkların doğru değil. Adaleti böyle sağlayamazsın. Yetkililere teslim edip gereken cezayı çekmeleri için elinden geleni yapabilirsin" dedim.

"Senin ne kadar merhametli bir kalbin var biliyorum kızım. Orada gördüklerin seni çok üzdü, belkide çok korkuttu ama emin ol onlara ne kadar işkence edersem edeyim, bizden aldıkları yirmi yılı geri veremezler. Yıllarca çok sevdiğim kadından beni mahrum bıraktılar. Evladımın kokusundan mahrum bıraktılar. Senin büyüdüğünü göremedim. Ben size çok geç kaldım be kızım." Bunları söylerken çok üzgün olduğu her halinden belli oluyordu.

"Ama böyle yaparak sende suçlu oluyorsun. O adam belki de öldü. Karısının hali gözümün önünden gitmiyor. N'olursun baba bırak onları" deyince başını kaldırıp gözlerime baktı. Sonrada birden bana sarıldı.

"Sen bunları dert etme güzel kızım. Ben yarın gerekeni yapacağım. Ayrıca adam yaşıyor." Sırtımı sıvazlayıp kokumu içine çekti. Bende onun gibi sarılıp gözlerimi kapattım. Onu hiç bir zaman Yusuf babamın yerine koyamam zannediyordum ama kan bağı böyle olsa gerek, artık babam olarak görüyordum.

Benden ayrılırken buruk bir şekilde gülümsedi.
"Sana daha doyamadan yine uçup gideceksin yuvadan. Sarp'ı sevdiğini biliyorum. Her zaman mutlu olmanı isterim kızım ve her zaman yanındayım bunu bil. Hiç bir zaman benden çekinme, benden kaçma. Her şeyini benimle paylaş. Bundan sonra baba kız olmanın tadını çıkaralım. Bana bu şansı vermeni istiyorum güzel kızım."

Konuşması bitince gülümseyip, "tamam babacığım" dedim boynuna sarılırken.
"Annem de iyi olacak. Hep birlikte çok mutlu olacağız. Bunun için bende elimden geleni yapacağım."

************

Düğüne sadece bir kaç gün vardı. O nedenle kısa sürede hazırlıklar tamamlanması gerekiyordu. Bu gün Sarp'ın annesi Aylin hanım ve kardeşi Sibel ile alışverişe çıkacaktık. Sarp'ın şirkette işleri olduğu için gelmeyecekti. Üzerime mavi kot pantolon ve askılı beyaz bir buliz giyindim. Artık havalar serinlediği için birde beyaz ince ceket giyinmiştim. Aynanın önüne oturmuş saçlarımı balıksırtı ören Hatice ablayı izliyordum.

"Saçların çok güzel Ceyda'cım. Her şekle giriyor yumuşacık ipek gibi."

"Teşekkür ederim Hatice abla, senin saçlarında güzel görünüyor."

EsirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin