ALTIN ASALI EJDER

28.BÖLÜM "CaSiPeKa TURNUVALARI"

     Karamel hiçbir şey söylemeden, "Görüşürüz Okyanusçuğum... Görüşeceğiz"dedi ve hızla oradan ayrıldı. Onlar oradan giderken Şimşek, "Ne kız ama dostum. Buna otuz gün nasıl katlandın. Tam bir kapris makinesi. Ay, pardon Jale senin de kardeşin ama öyle işte" dedi. Ben, "Biliyorum Şimşek, üzülme. Ben onun kafasından geçenleri anladım. Onun tek derdi benim veliahtlığım. Bu uğurda yapmayacağı şey yoktur. Neyse, yanındaki kız kimdi arkadaşlar? Kraliyet soyundan kimdi o? Ben tanımıyorum" dedim. Okyanus, "Evet" dedi, ve sözlerine devam etti."Kraliyet soyundan Lamippas'ın varisi Kraliçe Gece'nin kızı Kıvılcım. Onun için tanımıyorsun. O safkan bir cadı ve Lamippas'ta yaşıyor. Şeytanın etek giymiş hali" dedi. Biz hep beraber bu lafa gülmeye başladık. Ve bir sonraki derse girmek için sınıflara doğru yöneldik.Bu ders açık alanda gerçekleşecek CaSiPeKa Turnuvası dersiydi. uygulamalı bir dersti.Ben de bu dersi çok merak ediyordum. Daha da önemlisi bu ders dışarıda olacağı için karma bir dersti. Yani,Okyanus'la birlikte gireceğim bir dersti. 

     Turnuva alanından İçeri girdiğimizde, açıkta iç içe altı dairenin bulunduğu bir boşluk alan ve bu dairenin en ortasında da bir dikdörtgen duruyordu. Bu dikdörtgen,kırmızı halıdandı. Dairenin etrafında da yine o daireyi kaplayan büyük bir tribün vardı. Hemen geldiğimiz yerde, tribünlerin altında da giyinme odaları vardı. Biz ilerleyerek, periler bayan giyinme odalarına yöneldik. Hezaren'in nereye gittiğini merak etmiştim ki odaya girer girmez karşımda gördüm.Hezaren, altın sarısı bale elbisesi gibi bir elbise giymiş, ayaklarına da beyaz bale pabuçları geçirmişti. O sırada kanatlarına baktım ve evet görünmeyen kanatlarımız uçuş elbisesi ile görünüyordu. Altından yapılma kanatları açılmış, tüm pür ihtişamı ile göz dolduruyordu. "Evet" dedi, "Nasıl olmuşum kızlar?"Ben, "Şeyyy, iyi de sen nereye gideceksin ki?"dedim. Hezaren gülerek, "Bak prenses, iyi bir maç izlemek istiyorsan hemen tribüne git ve önden iyi bir yer kap. Çünkü karşında, gelmiş geçmiş en iyi elementçi var.Tüm toprak, hava, hele de ateşleri söndürecek bir şelaleyim ben. Hadi gidin de yerinizi alın.Biz de biraz sonra maça çıkacağız" dedi. Papatya, "Bu, CaSiPeKa Turnuvası. Hezaren de bizim grubun temsilcisi, hadi gidelim de onu tribünden izleyelim. O da sahneye çıkmadan önce meditasyonunu tamamlasın Jaleciğim" dedi. Ben de, "Tamam o zaman" dedim ve başarılar dileyerek oradan ayrıldım.

     Tribün çok doluydu ve aralarında çizgi olmasa da gruplar çok belliydi. Çünkü her grup, beraber oturuyordu. Bir kısmı mor bayraklı, bir kısmı turuncu bayraklı ve bizim grup da sarı bayraklıydı. Ama kimseyi ayırt edemiyordum. Çünkü çok karmaşıktı. O sırada bizim sınıfın tamamının bir sırada durduğunu fark ettik. Başlarında da sivri saçlı bir adam duruyordu.Adamın değişik kıyafetleri vardı. Uzun deri pelerinini, deri pantolonuyla tamamlamış ve sarı, üzerinde Anka kuşuna benzer bir amblem olan tişört giymişti. "Buraya arkadaşlar!" diye bağırdı. Biz de hızla oraya doğru yürüdük. Okyanus, Şimşek ve diğerleri oradaydı. Karamel de arkadan ters ters bakıyordu. Eğitmen, "Herkes tamam olduğuna ve henüz de maç başlamadığına göre bu sessizlikte sizinle konuşabilirim arkadaşlar. Benim adım eğitmen Mızrak Atmaca. Öncelikle ismimle dalga geçmeyin. Mızrak Atmaca oyunu değil. Saçımın şeklinden dolayı bana verilen bir isimdir Mızrak. Atmaca da benim adım. Aksini duyarsam sizin için ders geçme konusunda iyi olmaz, eğitmeniniz Balpekmez'e ulaşamadık ve dersler aksamasın diye şimdilik ben görevlendirildim. Eğitmen Kozalak ile birlikte çalışacaktık. Ancak kendisi Lamippas'ta uçuş müdürlüğü görevine getirildi" dedi.

     Papatya kulağıma, "Bir anda nasıl bu göreve geldi ki? Kesin bir şeyler dönüyor" diye fısıldadı. Ben de bunda karanlık bir taraf aramıştım kendimce. Mızrak Atmaca sözlerini devam etti. Bu sebeple diğer uçuş eğitmeniniz da değişti. Yeni eğitmeniniz, Maalesef benim eski karım Cadı Keskingül. Bugün Lamippas'ta başka bir bir maçta görevli olduğundan yarın burada olacak. Kendisi ile bir yıllık bir evliliğimiz olmuştu. Sonra... Sonra anlaşamadık ayrıldık. Aslında suçlu oydu ama..." diye cümleler kurmaya başladı kırgın bir sesle. Papatya, "Mızrak Atmaca, geçen sene çok güzel bir cadı olan cadı Keskingül ile evlenmiş. Kendisi tam bir dik başlıdır. Anlaşamamış ayrılmışlar. Ama görüldüğü üzere unutamamış" diye kıkırdadı. Mızrak Atmaca, "Siz ikiniz fısır fısır konuşmayı bırakın! Bu ders için ilk iş önce nasıl uçulacağını öğrenmektir. Çünkü CaSiPeKa Turnuvası uçuş bilmeden bir işe yaramaz. Hangi anda elementinizi kullanacağınızı bilmek için düşüncenizi kontrol etmeniz gerek. Karşı tarafın enerjisi ve düşüncesini bloke etmek aynı zamanda serinkanlı olmaya bakar. Neyse bunlar işin teknik boyutları.Önce uçuş gelir. Bunun en iyi yeri de burası.Ancak bugün burada bir maç var. Maç bitişi, hepinizle uçma konusunu çalışacağız. Şimdi izninizle bir maç yönetmem gerek ve alkışlarınızı bekliyorum" diyerek uzaklaştı.