BÖLÜM 16

4.5K 182 44
                                    

Kaya'nın beni yine öpüp kaçmasından sonra bende aşağı inmiştim ki, koltuğa yalanmış Kaya ile durdum. Sen şimdi naneyi yemedin mi, Kaya?

"Ya kendin gelirsin ya da bütün gün evde, peşinden terlik fırlatırım." Kaya sesimi duyduğu an resmen koltuktan fırlamıştı.

"Güzelim, acı bana." Dudaklarını büzmüş olması ve bana güzelim demesiyle afalladım. Kendine gel Rüya, daha kafasını kıracaksın!

"Ne demişler," diyemeden gözlerini büyüttü.

"Hop, küfür etme." Demek ki ne diyeceğimi anlamıştı.

"Ya kaç ya gel." Tek kaşımı kaldırdığımda güldü.

"Ben değil de sen mafya gibi duruyorsun. Mafyanın sevgilisi olmaya ne dersin?" Dediği gibi ayağımdaki terliği kafasına attım. Ne demek mafya sevgilisi olmak?

"Nah!" Normalde asla argo konuşmazdım ama Kaya, gerçekten sabrımı zorluyordu.

"Küfür etme be, kızım." Elini sallayıp keko gibi vücudunu germişti. Sen hayırdır, koçum?

"Sana ne!?" Yok, delireceğim. Tam ağzını açmıştı ki kapı çaldı. Saat 22.21'di, bu saatte kim gelirdi ki?

"Ben bakarım." Kaya kafasını salladığında kapıya bakmaya gittim. Kapıyı açtığımda bakımlı ve esmer bir kadın görmeyi beklemiyordum.

"Buyrun?" Kadın sanki yokmuşum gibi içeri bakmaya başlamıştı.

"Kaya, yok mu?" Sana ne Kaya'dan?

"İçerde, çağırayım." Tam gidecekken beni kolumdan itip içeri geçince kaşlarım çatıldı. Kimdi bu!?

"Hey, elinizi kolunuzu sallayarak giremezsiniz bu eve." Kolunu tuttuğumda hışımla kolunu çekti.

"Sakın bir daha bana dokunma." Tehditvari ses tonuyla duraksadım. İnsan sanır namusunu aldım, hanımefendiye bak ya.

"Kaya, gel." İçeri bağırdığımda kadın bana döndü.

"Kaya?" Ne bakıyorsun yapram demek isterdim ama kaşlarımı çattım sadece.

"Evet, Kaya." Tam o sırada Kaya gelmiş, kadını görünce durmuştu.

"Aylin?" Kaya'nın söylediğiyle gözlerim büyüdü. Bu kadın, ölmemiş miydi?

"Aşkım, bak sonunda geldim. Ölmedim, saklandım." Ne dediğinin farkında mıydı bu?

"Ne demek ölmedim? Kendi ellerimle gömdüm seni, kendi ellerimle taşıdım tabutunu!" Kaya bağırdığında irkildim.

"Biliyorum sevgilim, oradaydım. İzledim sizi. Ama gelemezdim, sizinle yaşayamazdım. Lütfen, içeride her şeyi açıklamama izin ver." Yalvarır ses tonuyla Kaya'ya döndüm. O da bana dönünce kafa salladım. Aylin bunu görünce kaşlarını çattı. Ona ne oluyordu ki?

"Geç." Kaya kısaca cevap verip içeri geçti, bende hemen ardından. Aylin'de peşimizden tabii.

"Çabuk anlat." Aylin kafasını hızlıca salladı.

"Biliyorsun ki bizim çok borcumuz vardı ve Aras küçücüktü. Doğru düzgün bakamıyorduk. Bende iş arıyordum, az da olsa para bulmak için. Bir gün beni bir restorandan aradılar ve acilen bir elemana ihtiyaçları olduğunu söylediler, tabii bende düşünmeden kabul ettim. İşte hemen attıkları konuma gittim ki orası restoran değil, barmış. Neye uğradığımı şaşırmıştım. Her neyse, içeri girdiğimde beni direkt arka kapıdan soktuklarında ilk gitmek istememiştim ama zorla soktular. Beni bir odaya itip kapıyı kilitlediler. Hiç bir şey anlamıyordum. O sırada odada yalnız olmadığımı anladım. Bana dokunmaya-" Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladığında ne diyeceğini biliyordum. Hiç bir kadın bunu hak etmiyordu, aslında hiç bir kadın değil, hiç kimse!

"Ondan sonra beni paçavra gibi sokağa attı çünkü bakire değildim. Kendilerine ait olması için kadın arıyordular. Bu yaşanınca yüzüne bakamadım. Hatırlıyor musun, sen ben ve Aras yemeğe gittiğimizde başta mutluyken yemeğin sonunda doğru koşarak gitmiştim. İşte o zaman o, yine gelmişti. Bende korkup kaçmıştım. Sonra o yükü taşıyamadığımı fark edip intihar ettim. Ama ne hikmetse hastanede gözümü açmama rağmen kimse yoktu yanımda, o dışında. Bana seni ve oğlumun tehlikede olduğunu söyleyince bende kayışlar koptu tabii, hemen kalktım yataktan ama izin vermedi. Bana eğer onunla gitmezsem ikinizi öldüreceğini söyledi. Ne yapabilirdim, söyler misin?" Öyle şiddetli ağlıyordu ki konuşana kadar ne kadar duraksadığını sayamamıştım.

"Şu an yaşıyor olman ve bana her şeyi anlatmış olman artık bir işe yaramaz. Sen o adama aitsin, benim değil. Koca 3 sene geçti, şimdi mi aklına geldik?" Kaya sakince konuşuyordu ama bağırsa daha az etki yaratırdı.

"Özür dilerim, gerçekten özür dilerim. Hem kim bu kadın?" Sanki az önce ağlayan o değilmiş gibi aniden susmuştu. Ağzımdan çıkanı kulağım duymazken konuşmuştum. Salaklığım diz boyu...

"Sevgilisi," Kaya'nın kulağına yaklaştım.

"Sahte sevgilisi." Fısıltım ile kasıldı. Ondaki etkim o kadar büyük müydü?

Kaya'nın elimi tuttuğunu hissedince ona baktım.

"Ne var biliyor musun? Aras seni görmeden defol git!" Bağırmasıyla Aylin son kez bize bakıp ağlaya ağlaya dışarı çıktı. Kaya elimi bırakmazken salona geçtik. Yine ne yaşamıştık biz?

"Sevgilimsin ha?" Bu durumdan zevk aldığı belliydi. Gıcık!

"Sahte." Daha fazla sırıtınca kaşlarım çatıldı.

"Gerçeği yakındır, yavrum." Yanağımdan makas alıp kalktı. Arkasından şaşkın bakan bir Rüya bırakarak. Ben maldım, gerçekten!

Şu büyük yazılar sinirime dokunmaya başlamıştı, yok ettim fuısdjhf 

Neyse, yine kaos geliyor sanki?

Hepinizi öpüyore, hepinizi seviyoreee😚

BEBEK BAKICISI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin