shameless | taekook

☬ 7 ☬

Bölüm: 7

"Ben de seninle gelmek istiyorum alfa!"diye tiz bir tonda ağlamaklı konuşan ve Jeongguk'un ayaklarına yapışan Haru yine önlerini kesmişti. Jeongguk derin bir nefes alıp askerlere baktı ve Haru'yu gözleriyle gösterdiğinde askerler hemen yaklaşıp ağlıyormuş gibi yapan Haru'yu kollarından tutup kaldırdı. Jeongguk sonunda tekrar Safir'in yanına gitmek için yürümeye başlamıştı ama bu sefer Haru resmen çığlık atarak ağlamaya başlamış, sesini duymalarıyla Taehyung ve Jeongguk birbirlerine dönmüştü. "Dilini kesebilirim."diye sessizce önerdi Taehyung. "Kimse benim yaptığımı öğrenemez bile."

"Zaten gidiyoruz." Jeongguk tekrar önüne döndü ama gülümsüyordu. "Ondan da kurtuluyoruz. Gitmeden önce sorun çıkarmayalım."

Taehyung püfleyerek gözlerini devirse de Jeongguk'a karşı çıkmadı. Birlikte saraya girip ejderhalara giden yeraltı mağaralarına girmişlerdi. Safir'i alıp sonunda kendileri de yola çıkacaklardı ama Taehyung ilk kez diğer ejderhaların olduğu mağaraya gidiyordu ve gitmeden önce hepsini görmek istemiş, o yüzden Jeongguk'tan rica etmiş ve mağaralara, görmediği ejderhaların olduğu yere onunla beraber inmek istediğini söylemişti.

Ejderhası olmayan kişilerin diğer ejderhaların yanlarına inmesi hoş karşılanmazdı. Sadece ejderha bakıcıları ve ejderhaların bağlandığı kişilerin mağaralara girmesi normal görünürdü. Ama uzun bir süre burada olmayacakları için Taehyung görmek istemişti. O sadece Safir'in olduğu büyük mağarayı ve diğer büyük ejderhaları uzaktan görmüştü. Hiçbirinin gözlerine bile bakamamıştı ama Jeongguk sorun olmadığı konusunda onu ikna etmeyi başarmıştı.

Yeraltı merdivenleri siyah taştandı ve düz değildi. Hatırladığı gibi ateşler tavandan etrafı aydınlatıyordu. Safir'in yanına gittikleri merdivenler yerine sol tarafa döndüklerinde etrafta ejderhaların sesleri gelirken Jeongguk normal bir şekilde, "Buradakiler bebek ejderhalar."dedi.

Taehyung'un gözleri kocaman açıldı. Ve Jeongguk tabii ki de bunu fark etmiş, kendisini durduramayarak "Görmek ister misin?"diye sormuştu.

Taehyung yüzünde heyecanlı kocaman bir gülümsemeyle kafasını aşağı yukarı salladı. Alfa onu ilk kez bu kadar güler yüzlü ve heyecanlı gördüğü için o da gülümsemiş, sonunda mutlu gördüğü için karnında bir sıcaklık hissetmişti. Omeganın hala bazı geceler ağladığını yakalıyor ama yapabildiği tek şey ona sarılmak oluyordu. Onu mutlu görmek dünyanın en güzel varlığına bakmak gibiydi.

Birlikte merdivenlerden ayrılıp kocaman siyah ortak alandan sol ve sağdaki açık kapılara baktılar. Oldukça büyük ve yüksek tavanlı ortak alanın Safir'i gördüğü yer ile alakası yoktu çünkü burada okyanusu gören bir boş alan yoktu. Eğer tavanı aydınlatan ateşler olmasaydı tamamen karanlığa gömülecekti.

Jeongguk ile birlikte sol tarafa gitmişler, kapıdan girdiklerinde ise yine aynı şekilde tavanın aydınlatıldığını görmüşlerdi. Normal bir oda boyutundaydı ama çok uzundu. Ve odaya girdiklerinde onlara doğru uçan kırmızı-siyah renklerinde bir kedi boyutundaki ejderhayı görmeleriyle Taehyung neden uzun olduğunu anlamıştı. Küçük ejderhaların uçmaları içindi. Omeganın yüzünde yine kocaman bir gülümseme oluşurken ejderha Jeongguk'un omzuna konmuş, kükremeye çalışır gibi sesler çıkararak yüzünü Jeongguk'un yüzüne sürtmeye başlamıştı. Jeongguk ejderhaya gülerken gözleri kısılmış dişleri tavşan dişlerine dönmüştü. Taehyung onu izlerken gördüğü görüntüyle birlikte kalbinin hızlandığını hissetti. Alfa da ejderha da çok tatlı duruyordu.

"Tae, bu Lilly."diyerek omzundaki ejderhayı eline aldı ve gülümseyerek Taehyung'a uzattı. Taehyung etrafta başka ejderhaları da hissetse de dikkatini kedi boyutundaki minik ejderhaya verdi."Bir yaşında ve uçmayı gerçekten çok seviyor."