shameless | taekook

☬ 5 ☬

Bölüm: 5

Denizde olan sorunun ne olduğunu kimse çözememişti. Zaten sorun da geldiği gibi gitmiş, her şey normale dönmüştü. Sanki hiçbir şey olmamış gibiydi. Araştırmalardan da sonuç çıkmayınca Jeongguk çalışmalarına odaklanmaya karar vermişti. Ama yine de günler yavaş ilerliyor gibiydi.

Jeongguk, Taehyung için ormanda çalışma alanı ayarlatmış, artık ikisi birlikte çoğu günlerini orada geçiriyor ve kendilerini eğitiyorlardı. Taehyung'un sırrı için sadece ikisi gitse de ikisi de korkmuyor, saatlerce ormanda çalışıyor, bazen ise sadece ormanda geziyor, konuşuyor, ne yapacaklarını düşünüyorlardı. Ormanda olmak, sarayda olup herkesin bakışlarının altında olmaktan, Haru gibi kişilerin iki de bir Jeongguk'u rahatsız etmelerinden daha iyiydi.

Alfa bazen durduk yere denizdeki balıkların ölümlerini tekrar düşünüyor, Taehyung'a fikrini sorduğunda ise omega sessiz kalıyordu. Buna karşılık Jeongguk ise omegayı kötü hissettirmemek için hemen konuyu değiştiriyordu.

Çalışmaları sırasında Jeongguk ateşi kontrol edemediği için birkaç kez ormanı yakacak gibi olmuş ama Taehyung anında engel olarak kendisi ateşi kontrol edip Jeongguk'un ağzının açık kalmasına sebep olmuştu. Her seferinde.

Taehyung'un bu kadar güçlü olması Jeongguk'a hiçbir şekilde mantıklı gelmiyordu. Her seferinde ağzı açık kalıyor, omegaya tekrar tekrar hayran kalıyordu. Ama kendisini ateş de fazla ilerleyemeyecek gibi hissettiği için kılıç kullanmaya ağırlık vermeye karar vermişti. Taehyung bu kararına gözlerini devirerek cevap vermiş ama yine de itiraz etmemişti. Jeongguk emindi: akşam uyumak için yataklarına gittiklerinde Taehyung onunla uzun uzun ateş gücünün ne kadar harika olduğuyla ilgili konuşacak, kılıç yerine buna odaklanmasını gerektiğiyle ilgili öğütler vermeye çalışacaktı.

Taehyung ile tanışalı iki hafta olmuştu ama omegayı oldukça iyi tanıyormuş gibi hissediyordu.

Yaptıkları tek şey ormanda yaşar gibi davranmak değildi elbette. Sarayda kitap okuyor, haftada iki kez neler yapabilecekleriyle ilgili toplantı yapıyorlardı. Büyük çaplı, dünyayı ele geçirebilecek toplantılar değildi ama en azından bir gayretin içinde olduklarını belirtiyordu. Seokho bazen onlara neler olduğunu bildiriyor, Jeongyeon da aynı şekilde saray dışındaki kişilerden haberler getiriyordu. Toplantılarında şimdiye kadar karar verdikleri tek şey Jeongguk'un arada bir ailesine gözükmesi, diğer zamanlarda kendisini hem fiziksel hem de zihinsel olarak hazırlamasıydı.

Tabii ormanda tüm zamanlarını geçiremedikler için fiziksel hazırlığı askerlerin çalışma alanında olmak zorundaydı, bu yüzden genelde dikkatler onun ve Taehyung'un üzerindeydi. Ama Jeongguk, kimsenin onları izlemesine izin vermiyor, diğer alanlarda çalışmalarını söyleyerek herkesi kovuyor ve kimsenin Taehyung'u görmesine izin vermiyordu. Ateş askerlerinden bazılarının omegalara karşı azgın tavırları maalesef çoğu kişi tarafından bilinmekteydi.

Alanda Taehyung kılıcını tutmuş, Jeongguk ile karşılıklı duruyordu çünkü o zaten eğitimliydi ama onları gizlice izleyebilecek olan kişilere güçlerini göstermemek için herkes gibi basit davranıyor, bazen Jeongguk'a yeniliyordu.

"Kardeşim!" Prens'in iğneleyici sesi duyulur duyulmaz Taehyung kılıcını indirdi ve başını eğdi. "Senin burada olduğunu söylediklerine inanamadım! Kendi gözlerimle görmek için geldim! İyi ki gelmişim." Prens, Taehyung'un önünde durduğunda Taehyung dişlerini sıkarak yere bakmayı sürdürdü. "Kafanı kaldır omega."

"Hayır."diyerek anında Jeongguk araya girdi. "Benim omegam olduğu sürece senin değil benim söylediklerimi yapacak."

"Hım." Prens Daejung ellerini arkasında birleştirdi ve koyu gözlerle Taehyung'u süzdü. Taehyung üzerindeki iğrenç bakışları hissedebiliyordu. "Öyle olsun bakalım kardeşim." Prens Daejung'un dudaklarının bir kenarı kıvrılırken ona sinirle bakan Jeongguk'a döndü ve ona yaklaştı. "Yakında senin omegan olmadığına emin olacağım. O yüzden şimdilik eğlenmene devam et." Güldü ve geri çekildi. "Çalışmalarına devam et. Belki bir gün kılıcını doğru kaldırırsın."