hemofili , GAY

Katilin görüntüsü • 27

"Al bakalım." diyerek elindeki sahte davetiyeleri Ateş'e uzattı Kuzey. "Hallettim. Arkadaşını ara, listeye yeni adımızı yazdırsın."

"Savaş ve Umut mu?" Ateş hafifçe gülerek Kuzey'e baktı. "Ne kadar uyumlu isimler seçmişsin öyle. Savaş ve Umut."

"Sanki Kuzey ve Ateş aynı köke sahip." Kuzey ceketini çıkarıp eline aldı. "Ben bir duşa gireceğim, davet kaçta?"

"Saat onda başlayacak."

Kuzey kafasını salladıktan sonra odasına çıktı ve vakit kaybetmemek için hızlı bir duşa girdi. Bedenini havlu ile kuruladıktan sonra saçlarına bir fön çekti ve dolabından siyah bir gömlek, fit kareli siyah pantolonu çıkardı. Siyah kıyafetlerine tezat beyaz ayakkabısını ayağanı geçirdikten sonra aşağıya indi ve çoktan hazırlanmış olan sevgilisine baştan aşağıya baktı. "Lacivert ne güzel yakışmış, gözlerini ortaya çıkarmış."

Ateş gülümseyerek Kuzey'in dudağına bir öpücük bıraktı. "Sen de nefis gözüküyorsun."

"Hemen çıkacak mıyız?"

"Evet." diyerek geri çekildi Ateş. Kuzey içini titremişti. "Adımızı listeye yazdırdım."

"Şifreyi çözebildin mi?"

"Çözdüm." diyerek evin kapısını Kuzey için açtı Ateş. "Davetliler aşağıda eğlenirken birimiz üst kata çıkıp bilgisayara takılı olan flash belleği alacak."

"Flash bellek mi? İçinde ne var?"

Ateş, "Bunu daha sonra anlatırım." diyerek elini Kuzey'in sırtına koydu ve yürümeye başladı. "Geç kalmayalım şimdi."

.

"Geçebilirsiniz Umut Bey. Siz de geçebilirsiniz Savaş Bey." dedi girişteki koruma listeye baktıktan sonra. "İyi eğlenceler."

Ateş ufak bir teşekkür ettikten sonra davetiyeyi korumada bırakıp içeriye girdi ve etrafına bakınmaya başladı. Bu sırada en köşede gördüğü adamla Kuzey'in koluna dirseği ile hafifçe vurdu. "Emir Komiser değil mi oradaki?"

Kuzey kaşlarını çatarak Ateş'in gösterdiği yere baktığında başkomiser ile göz göze geldi. Yanında en fazla 35 yaşında gösteren, kırmızı elbiseli bir kadın duruyordu ve adamın koluna girmişti. "Galiba onlar da gizli görevde." diyerek gözlerini komiserden çekti Kuzey ve erkek arkadaşına baktı. "Cinayetlerle ilgili bir yere geldik galiba? Bu yüzden anlatmak istemedin."

"Geçelim şuraya." Ateş kafasıyla gösterdiği yere doğru adımlamaya başladığında arkasından Kuzey'in geldiğini hissedebiliyordu. Boş bir bar taburesine oturup içkileri kendisine doğru çekti ve bardağın bir tanesini Kuzey'e uzattı. "Yeşil elbiseli, siyah saçlı kadını gördün mü?"

"Girdiğimizden beri seni kesen kadın mı?" diyerek içkisinden bir yudum aldı Kuzey. "Ne oldu?"

"Davetin gerçek sahibi o, evin onun."

"Bizim yabancı olduğumuzu anlarsa?"

"Oyalayacağız." dedi Ateş kadına doğru gülümseyerek. "Birimiz onu oyalarken birimiz yukarıya çıkıp flash belleği alacak."

"Yani flash belleği ben alıyorum." diye mırıldandı Kuzey hoşnut olmayan bir sesle. "En fazla kadının beline dokunabilirsin. Daha fazlası yok, anlaştık mı?"

"Gözüm senden başkasını görmüyor." diyerek ayağa kalktı Ateş ve dolu bir kadehi alıp yüzünü Kuzey'e çevirdi. "Yukarıya dikkatlice çık, kimse fark etmesin seni."