kitaba olan etkileşiminiz beni hem şaşırtıyor hem de sevindiriyor, bu kadar yorum gelmesi cidden garip.. çook seviyorum siziiii. 💙
bir süredir bölüm sonlarında konuşamadık fakat bu bölüm öyle olsun istemiyorum, yaklaşık 4k kelimelik bir bölüm oldu ve sonunda uzun uzun sohbet edelim istiyorum. 🫶🏼
...
Telefonu kulağıma götürdüğümde "He söyle," dedim sessizce. Boran hemen yanımda uyuyordu ve uyanmasını istemiyordum. Ameliyattan sonra uyandığında bir süre ağrıdan duramamıştı ve yaklaşık iki saattir huzurlu uyuyordu.
"Kanka enişteyi soracaktım ben, ne yaptınız?" Umut'un varoş sesiyle odanın kenarına geçtim. "İyi şu an, her şey yolunda gibi. Doktorlar öyle diyor en azından."
"Sevindim, selamımı söylersin. Sen ne yapıyorsun?" Sesi boğuk geldiği için kaşlarımı çatsam da pek umursamamıştım. "Bekliyorum işte amına koyayım ne yapacağım?"
"Ters tarafından mı kalktın oğlum? Neyse, bir mal geldi elime ama var ya of ki ne of. Erken gelirsen yetişirsin söyleyeyim."
"Kimden aldın geri zekalı, bak ben gelmeden şu işlere bulaşma bir de senin götünü toplamakla uğraşmayayım. Hem sen bensiz yapmazsın böyle şeyler hayırdır?"
"Ya her zamanki adamdan aldım sıkıntı yok merak etme sen beni, aklın bende kalmasın yani." Bir tane akıllı adam beni bulunca diğerleri fos çıkıyordu. Sanırım hayatımın sonuna kadar Boran'a hayran kalacaktım bu yüzden. "Kürşat orospusu aramadı iki gündür."
"Senin aşkının ızdırabını sikeyim." diye mırıldandım. "Çocuğun annesi yeni öldü gururunu bırakıp sen mi arasan acaba?"
"Haklısın dur arayayım ben şunu," diyerek bir anda yüzüme telefonu kapatınca ağzımın içinde söve söve Boran'ın yanına geçtim. Başımı kaldırıp suratına baktığımda başını yana çevirmiş öylece beni izlediğini görünce duraksamıştım.
Tekli koltuğa oturmadan yatağın kenarına kalçamı yaslayıp suratını inceledim. Hmm. Kimine göre masum kimine göre sert bir duruşu vardı şu an. Gözüme o kadar masum gelmişti ki istemsizce dudağımın kenarı havalandı. "İyiyim, bakma öyle." dedi söylemediğim kelimeleri anlayarak.
"Ağrın var mı? Birini çağırayım gelsin," diyerek ayaklandığımda elimi tuttu. "Yok, sen kimle konuşuyordun?" Boğazı kurumuş olacak ki hem sesi kısık geliyordu hem de boğazını temizlemişti. "Su vereyim?" Başını sallayınca kenarda duran açılmamış pet şişedeki suyu bir bardağa boşaltıp Boran'ın ensesinden tutarak başını kaldırdım. Suyu içtikten sonra "Umut ile konuşuyordum," diyerek bardağı geri bıraktım.
"Dünden beri uyumadın mı? Gözlerinden uyku akıyor." Sessiz kaldığımda ne zaman tuttuğunu bilmediğim elimin üzerini okşadı. "Belki de evde kalmalıydın. İki günde yüzün çöktü bildiğin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
efgan | bxb
Fiksi Remaja[tamamlandı] Yarım olan bendim, huzuru veremeyeceğini düşünen oydu. . "Bu zamana kadar hep ayağa kalkmaya ihtiyaç duyduğumu hissederdim şimdi ise..." Şaşkınlıkla başımı kaldırdığımda göz göze geldik. "İhtiyacım olan senmişsin aslında." . Boran yılla...