32. Bölüm: Tebessüm

9.8K 746 334
                                    

Ahi Boran Efgan,

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ahi Boran Efgan,

Üzerimde yatan, canımın canı öyle dağılmış görünüyordu ki söylediklerini algılamakta zorluk çekmiştim. Kehribar gözleri dolmuştu fakat bunun farkında değilmiş gibiydi. Gözleri bile tam olarak odağını seçemezken yine bir şeyler kullandığını düşünmüştüm ama yanılıyordum. Onu ilk defa böyle görüyordum.

'Boran ben.. ben hep terk edildim Boran. Doğduğum gün bile.'

Dudaklarım arasından çıkan sözcük sadece "Ne?" demekti. Bu ne demek oluyordu kavrayamıyordum bile. Kaan verdiğim tepkiyle yüzümü tarayarak burnunu çekti. "Duydun işte." diyerek üzerimdeki bedenini yan tarafa attığında yatakta benden en uzak köşeye gitmişti. Bu tavrına da şaşırdım.

Yüzündeki sert ifadeyi anlayamıyordum. "Ne duydum ben Kaan?" dedim garip bir şekilde. Yatakta hızla doğrulduğumda hiçbir tepki vermeden karşıya bakmaya devam etti.

"Ne duydun.." diye tekrarladı beni. "O ailenin çocuğu olmadığımı duydun." Başını salladığında başını aniden bana çevirdi, yüzümde nasıl bir ifade varsa dik dik baktı suratıma.

Bana yabancı gelen bu bakışları sevmemiştim. Hiçbir duygu beslemiyor gibiydi. Sindirmekte güçlük çektiğim gerçekten sonra birkaç saniye daha tanıdım kendime. Benden uzakta olan bedenine bakarak elimi hemen yanımdaki boşluğa birkaç kere vurdum. "İlk önce yanıma gelir misin? Kestirip atar gibi söylediğin şeyi kendin algılayabiliyor musun?"

Elime bir bakış atarak tekrar duvara bakmaya devam etti. "Algılıyorum ve sana söylüyorum işte." dedi. Sert sesiyle biraz daha afallarken sırtımı yatak başlığına yaslayıp nefeslendim.

Bu kadar mıydı yani? Hayatının büyük bir bölümünü kaplayan bilgiyi benimle böyle mi paylaşıyordu?

"Tamam," dedim başka bir şey demeden. Bu hayatta hiçbir şeye şaşırmamam gerektiğini çok önceden öğrenmiştim.

Zaten benden bir şey dememi bekliyor gibi de durmuyordu. Göz ucuyla ona baktığımda hâlâ bana bakmadığını ve sağ elini eklemleri beyazlayacak kadar sıktığını gördüm.

"Bu kadar mı," dedi dişlerini sıkarak. "Vereceğin tek tepki bu mu?" Benden ne beklediğini tam olarak anlamamıştım ama beklentilerini karşılayamadığım için üzüldüm.

Bu kadar dağılması belki de olayı yeni öğrendiğini çağrıştırıyordu bana. Yoksa neden bana söylemeyecekti ki.

O an aklıma bu haber duyulursa neler olacağını geldiğinde nefesim kesildi. Gözlerim hızla Kaan'ı tararken benden başkasına söylememiş olması için dua ettim.

"Ne bekliyorsun?" dedim engel olamadığım sinirimle. "Benim bir suçum varmış gibi benden uzaklaşmanı izliyorum on dakikadır. Tepki vermemi mi bekledin?"

Bencil davranıyordum belki de. Fakat bu olayın yayılacak olması ihtimali bile kanımı donduruyordu. Kaan doğduğundan beri bu topraklarda yaşarken neler olacağını benden iyi biliyor olmalıydı. Sahi doğduğundan beri bu topraklarda mıydı?

efgan | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin