D- uyandırdınız işte. Ne güzel yatıyordum ben.
İ- özür dilerim.
D- özüre gerek yok.
Kafamı tekrar bacaklarıma dayayacaktım ki yüzümde ve ellerimde kan olduğu aklıma geldi.
İ- Aral pencere kenarındasın. Bir bakar mısın etrafta çok zombi var mı?
A- hayır. Neden?
Zaten yırtılmış olan kazağımın altından bir parça yırttım ve Aral'a döndüm. Merakla ve anlamamış gözlerle bana bakıyordu.
Yanıma da bir şişe su aldım ve konuşmaya başladım.
İ- dışarı çıkmama izin verir misin? Şu kanlardan kurtulmak istiyorum.
A- tabiki. Gel yardım edeyim.
Aral ve ben dışarı çıktık. Aral suyu dökerken ben kanları temizliyordum. Ama hızlı olmam gerekiyordu. Çünkü etraftaki zombi sayısı artıyordu. Hızlıca kollarımı, yüzümü ve bacaklarımı sildikten sonra Aral elimdeki artık bez olmuş kazak parçasını aldı ve silmeyi unuttuğum boynumu sildi.
İ- teşekkür ederim. Hadi girelim arabaya.
A- ne demek. Hadi.
Arabaya bindik ve öylece oturmaya devam ettik. Deniz, Aral ve ben.
D- artık gidelim mi?
A- sür kardeşim.
Araba yavaş yavaş hareketleniyordu. Benim ise canım sıkılmıştı artık bu işten. Çünkü sürekli arabanın içindeydik ve arabadan çıkınca bela başımızdan eksik olmuyordu. Gerçi bir önceki bela bizi arabada bulmuştu ama hiç farketmez. Sonuçta arabadan inice herşey başlıyordu.
Kafasını cama dayayarak uyuyan Elanur konuşmaya başladı.
E-Deniz biraz yavaş sürer misin? Uyuyorum şurada.
Deniz utanarak cevap verdi.
D- ee şey özür dilerim.
Tam o sırada sırıtan ben ve Aral göz göze geldik.
A- senin de aklına benim düşündüğüm şeyi mi düşünüyorsun?
İ- kesinlikle. Bunun başka bir cevabı olamaz.
D- ne!? Hay-hayır yok öyle birşey! Saçmalamayın!
İ- biz tek kelime bile etmedik ki? Sen ne düşünüyordun?
D- İzgi oynama benimle, yok işte öyle birşey. Ela benim kardeşim gibi!
A- ooo Nur'u atmışız bile hayırlı olsun kardeşim.
D- Aral getirtme beni oraya!
A- tamam tamam.
K- ne kaçırdım lan? İnsan uyandırır be! İzgi senden beklemezdim.
İ- uyu diye uyandırmadım sonra anlatırım ben sana.
K- söz mü kız?
İ- söz.
E- ya Allah'tan yavaş sür dedim. Uyandırdın işte!
K- Üzüm üzüme baka baka kararır derler İzgi'yi görünce bu da uykucu oldu.
İ- ben hiçte uykucu değilim!
A- evet. Benim uykucu şirinim hiç te uykucu değil.
Aral'ın koluna hafifçe vurdum.
İ- Aral!
A- tamam tamam.
İ- ya hiç İnterneti çeken yok mu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BÜYÜK TEHLİKE: ZOMBİ
Fantasíabilim kurgu ve macera severler, buraya! Arkadaşım Aral ile hayatta kalmayı başardık. Hikayemizi şimdi size anlatmak istiyorum.bizim yaşamamız kolay olmasada size iyi okumalar!