28.BÖLÜM:YİNE Mİ!?

31 10 0
                                    

Biz Kaan ile çıkınca hemen babamların yanına onları izlemeye gittik. Tamam şimdi dürüst olayım orada amacım Gökçe ve Aral'ı gözetlemekti. Ama ne yapsaydım ki? Ben de bir kızım sonuçta, yufka yüreklilikte bir yana.

Fırat- ne zaman çıkacaklar?

Görevli- iki oda kaldı efendim.

Onlar konuşurken Aral gil çoktan o odayı geçmişlerdi. Yarım saat sonra hep beraber korku evinden çıkmıştık.

İzgi- itiraf edin biz Kaan ile çıktıktan sonra dizleriniz titredi korkudan.

Berkay- ne alakası var kız? Yani ben kim, korkmak kim?

İzgi- Biz de sizi izliyorduk abi.

Elif- ben çok yoruldum vallahi. Allah'ın izniyle şu evimize bir varabilseydik.

Biz arabanın önünde durmuştuk. Tam binecektik ki bir silah sesi duyuldu. Ardından bir tane daha.. gözlerimi hareket ettirebilecek kadar şokun etkisinden çıkınca gördüklerime tekrar şoka uğradım. Ben daha ne olduğunu bile anlayamadan iki silah sesi daha...

Annem, babam, Gökçe, Mete yerde kanlar içinde yatıyordu. Bunu yapansa tahmin edin kimdi? Tabiki benim aptal üvey babam!

Mehmet- aldığın paraları bana vereceksin! Duydun mu beni!

İzgi- sen- sen bir katilsin! Canavar! Hadi benimle anlayamadığım bir derdin var da onlarla ne alıp veremediğin var geri zekalı! Ama bu sefer yanına bırakmayacağım anladın mı!? Onları hastaneye bir yetiştirelim, bana yaptığın gibi ellerimle işkence edeceğim sana!

Ben o pislik adama saydırırken Kaan, Aral ve Deniz onları arabaya taşımışlardı. Kaan beni kolumdan hafifçe çekerek beni uyardı.

Kaan- gitmemiz gerekiyor İzgi hadi.

Ablam ve abimse konuşamaz hale gelmişlerdi.

Sinem- o delinin bunu yaptığına inanamıyorum!

Gonca- hepsi, hepsi senin suçun. SEN GELMESEYDİN BUNLARIN HİÇBİRİ OLMAYACAKTI! SENİ O ADAMA BIRAKMALIYDIK!

Berkay- saçma sapan konuşma Gonca! Onun ne suçu var he!?

Hastanenin önünde durduk ve babam ile annemi, Mete ile Gökçeyi hemen ameliyata aldılar.

İzgi- onlar çıkacak değil mi? Çıkacaklar.

Buse- tabiki çıkacaklar, baban ve annen çok güçlü insanlar, Mete ve Gonca da birbirlerini bırakmazlar.

Ela- şaka gibi, bela başımızdan eksik olmuyor.

Benim o anda resmen içim içime sığmıyordu.

İzgi- ben biraz hava alacağım çıkarlarsa beni arayın olur mu? Onları direkt görecek kadar cesaretim yok.

Aral- ben de geleyim.

Hızlı adımlarla ve gözlerimden dökülen yaşlarla kendimi bahçeye attım. Arkamdan da hemen Aral gelip bana sarıldı. Elleri yine saçlarımdaydı.

Aral- hepsi geçecek güzelim. Ama şimdi onların yanında olman gerekmez mi?

İzgi- korkuyorum Aral, onlara birşey olursa ben ne yapacağım? Kendimi nasıl affedeceğim?

Aral- aklına kötüyü geti-

Bir anda benden ayrıldı ve sinirle yürümeye başladı. Ne olduğunu anlamak için kafamı çevirdiğimde üvey babam dediğim adamı gördüm. Üzerine atlamak için hazırdım fakat bana kalmadan bunu Aral yaptı. Ama kontrolünü kaybetmişti. Gözü dönmüştü resmen. Yanına gittim.

BÜYÜK TEHLİKE: ZOMBİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin