Çoğu zaman içimden bir şeylerin koptuğunu, benden uzaklaştığını ya da içten içe çürüdüğümü düşünürdüm. Kalbim sıkıştıkça sıkışır ağlamak isterdim. Öyle anlarda sadece gökyüzüne bakardım. Kulağımda o güzel şarkının melodisi ve ardından sözleri...
"BE...
Medya: Eda (temsili) Şarkı: Göksel - Denize Bıraksam Kendimi
***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
***
"Eda! Sakın korkma hayatım!" diye seslendi Esin, ben koltuğumun altındaki deniz yatağı ile denize giderken.
"İkinci sinir krizi benden gelecek şimdi." diye söylendim kendi kendime. Çok sürmeden dalgalar ayaklarıma vurana kadar yaklaştım denize ama girmedim. Oraya oturdum ve koltuğumun altında duran deniz yatağıyla oturup bir süre denizi izledim.
"Umarım bugün boğulmam." dedim dalgaların sesi çocuk seslerine karışırken. Tam o sırada biri arkamdan konuştu.
"Ben seni kurtarırım ama bugün yüzmeyi öğrenirsen kimseye ihtiyacın kalmayacak."
Arkamı döndüm. Çağrı gülümseyerek bana bakıyordu. Yanıma yaklaştı ve benim gibi denize karşı oturdu.
"Eee Eda ne diyorsun? Hep kurtarılmayı mı bekleyeceksin yoksa kendi kendine mi kurtulacaksın?" diye sordu.
Bu soru sadece yüzmeyi öğrenip öğrenmemekle alakalı değil diye düşündüm kendimce.
"Hayatım boyunca kendi kendimi kurtarabilecek miyim?" sorusunun cevabı da bu sorunun içindeydi aslında.
Bir süre denize baktım ve düşündüm. Her vazgeçişim, her düşüşüm, her toparlanışım film şeridi gibi geçti gözlerimin önünden. O derin sularda boğulmalarım, ağlamalarım ve sakinleştirilme anlarım. Hepsi gözümün önündeydi. Çağrı'ya döndüm.
"Hadi!" dedim ayağa kalkıp.
Çağrı anlamayarak yüzüme baktı.
"Kendi kendimi kurtaracağım Çağrı. Hadi! Kalk!" dedim küçük bir çocuk gibi heyecanla.
O da benim gibi ayaklandı.
"Bir dakika bekle beni hemen geliyorum." dedi ve koşarak şezlonglara Esin ve Berkan'ın yanına gitti. Üzerindeki tişörtü ve ayağındaki terliklerini çıkarıp oraya bıraktıktan sonra hızla koşarak yanıma geldi.
İçimden kocamam bir "Maaşallah" dedim. Daha doğrusu Acun ağabey gibi "HOAY MAAŞALLAH!" dedim.
Ah! Çağrı! Kurtlar sofrasında bir kuzusun şu an!
Bunu nereden mi biliyorum? Gözlerini ondan alamayan kızlardan biliyorum. Onlar kurt sen kuzusun be Çağrı!
"Hadi gel bakalım!" dedi denize girdiğinde. Ayak bileklerine kadar sudaydı. Biraz tereddüt etsem de yaklaştım ve suya girdim. Bacaklarım titriyordu. Uzun zaman olmuştu denize girmeyeli, yüzmek için çaba göstermeyeli.
