Medya: Azat
⫷ 𝕐𝔼ℝ𝔸𝕃𝕋𝕀 𝕊𝔼𝕍𝔻𝔸𝕃𝕀𝕃𝔸ℝ𝕀 ⫸
Azat aşağıda, kışlanın bahçesinde; Alpan ile Ateş ise yukarıda, pencerenin önünde beklemeye başladılar. Bir süre sonra Esat aracıyla gelip Azat'ı götürürken şaşkınlıktan cama yapışan Ateş "Bu nasıl olur," diye sordu Alpan'a. "Burayı nereden biliyor?""Gözleri bağlıydı ama tüm dikkati yoldaydı," dedi Alpan. "Arabada özellikle sessizdi. Nerede sağa döndük, ne kadar gidip sola döndük, hepsini yazdı hafızasına."
"Oha!" dedi Ateş hayretle. "Bu nasıl olur? Vay amına koyayım! Adama bak!" Ateş hâlâ şaşkınca arkalarından bakarken Alpan gayet sakindi.
"Peki biz niye bıraktık bu adamı başkan?" diye sordu Ateş kendine geldiğinde. "Hani işkence ile falan konuştururduk, birkaç gün tutardık," derken gözleri artık Alpan'ı bulmuştu.
"Onu hiçbir işkence yöntemi konuşturamaz Ateş. Kendi isterse konuşur ancak. Bugün modunda değildi. Boşa yorardık kendimizi."
"İlginç bir adam yemin ediyorum." Ateş başını yavaş yavaş sağa sola sallarken Alpan yutkundu. "Azat hasta," dedi yeni yaktığı sigarasını ağzına götürürken. Dalgın bakışları camdaydı. Ateş'in ise meraklı bakışları Alpan'ın yüzünde dolanıyordu. Alpan sigarasını dumanlayıp devam etti. "Dünyada çok nadir görülen bir hastalığa sahip."
"Ne hastalığı?"
Kaşları çatılmış Ateş'e döndü yüzünü Alpan. "O, yaşadığı hiçbir şeyi unutmuyor."
"O nasıl hastalık lan?"
"Öyle boktan bir hastalık işte."
"O yüzden mi geldiğimiz yolu unutmadı?"
"Evet. Unutamadığı için bu hastalık onun intikamını, kinini, öfkesini hep taze tutuyor."
"Biz de unutmayız ki bize yapılan yanlışları başkan. Özellikle yaşadığımız acıları kolay kolay unutamayız."
"Yok, bu öyle bir şey değil." dedi Alpan sigarasını söndürürken. "Mesela, hepimizin geçmişinde unutmak istediği detaylar vardır. Hatırlamak istemeyiz. Düşünmemeye çalışırız. İşte onun böyle bir şansı yok. O tüm detayları tekrar tekrar hatırlıyor ve o duyguları yeniden yaşıyor. Yani o tarihte, o an bunları yaşarken neler hissettiyse hatırlarken de aynı şeyleri hissediyor. Düşünebiliyor musun, duygusal olarak da o olayı en baştan yaşıyorsun. Tekrar tekrar canın yanıyor. Tekrar tekrar kırılıyorsun. Ve bu sürekli tekrarlıyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YERALTI SEVDALILARI
General FictionYarı sarhoş yarı aşık evine döndüğünde öylece yatağa serdi yorgun bedenini. Odası karanlığa gömüldüğü an gözleri gönül tapınağının duvarlarına genç kızın güzel silüetini çizmeye başlamıştı bile. Kapısında tıpkı bir koruyucu gibi durarak içeriye kims...