SAR BU ŞEHRİ 🕯️Yemeğe gidicem.
Lina: Şimdi anlaşıldı.Çok özel.
Lina: Ne özelmiş he.Uraz görüldü.
Uraz yazıyor...
Ne özelmiş he.
Uraz: Özel tabi ilk yemeğimiz sonuçta güzelim ;)Lina: İlk aile yemeğimiz.
Uraz: Aile?
Uraz: Sevdim bunu.
Lina görüldü.
Telefonumu kucağıma koydum, ve Meva teyzeye baktım. " Ee kızım anlat bakalım nasıl gidiyor okul?"
" Nasıl gitsin okul, yorucu Meva Teyzem. Sınav stresi, malum yaklaşıyor."
" Ne okuyacaksın Lina yavrum." Diye sordu Hasan amca. " Mühendislik, Hasan amca." Kucağımda ki telefonun titremesiyle hafifçe yerimde kıpırdandım." Ne güzel ne güzel. Burda mı okuyacaksın?" Diye soru bu kez Hasan amca." İzmirden ayrılmayı düşünmüyorum. Burasını tuturucam artık." Su dolu bardağı aldım ve bir kaç yudumla içmeye başladım.
" Tatlılara geçelim o zaman, Serpil masayı toplayabilirsin kızım."
Telefonumu elime aldım ve hâlâ açık olan ekrana baktım.
Uraz: Meva Teyzem diyen ağzını var ya.
Lina: Var ya?
Uraz: Sen bi ellerini yıkamak için yukarı lavaboya çıkarmış gibi yapsana.
Yazdığı şeye sırıttım. Hızlıca yüz ifademi değiştirdim, ve yerimde haraketlendim.
Lina: Yapayım bakayım ;)
" Meva Teyzem, lavabo neredeydi?"
" Yukarıda sağ tarafta kızım, Serpil sana yardımcı olsun mu?" Dediğinde Uraz'a baktım. Kaşlarını hayır anlamında kaldırdı. " Hayır, yani ben bulurum Meva Teyzem." Meva teyze kafasını tamam anlamında sallamıştı.
Sandaleyemeden kalktım ve merdivenlere yöneldim. Üst kata çıktığımda sağ tarafta lavoba, sol tarafta ise koridor vardı. Ve sanırsam altı kapı vardı. Uzun bir koridor olduğu için pek anlayamamıştım.
Kolumdan tutulup, lavaboya çekilmemle girmemiz bir oldu. " İlk buluşmamız hani karakol olacaktı ya bizim. Neden lavabolara sıkıştık." Dedim gülerek. Uraz kapıyı kapattı ve kitledi.
" Lavaboda romantik bence." Dediğinde gözlerine baktım. Cevap dahi vermeden gözlerine bakıyordum.
Mavilikleri, yeşiliklerime değiyordu.
" Lina, şöyle bakmaya devam edersen-"
" Ne yaparsın?" Diye sordum gülerek. " Benim yıllar beri istediğim ama belkide senin hiç istemeyeceğin bir şeyi." Yutkundum, o şeyi anlamıştım.
Ne hissettiğimi bilmiyordum ki?
" Barış Uraz he, demek Neşelerle arkadaşsın?"
" Yıllardan beri." Dediğinde kaşlarım çatıldı. " Neye şaşırıyorum ki, sen benim küçüklüğümü biliyorsun."
"Seni ben büyüttüm." Dedi dalgayla karışık sesiyle. Sırtımı kapıya yasladım. Kalbim inanılmaz delice atıyordu. Bir dur diyemiyorum.
Demek istemeyeceğim o anlardayım!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAR BU ŞEHRİ | Texting
Teen Fiction🍹Sar Bu Şehri | Texting Yaşadığımız şehir sana, bana, çocuklarımıza yuva oldu. Sımsıkı sardı. Bu şehir onları sarsın, onlarda birbirlerini. (...) X: Sar bu şehri, Lina! Lina: Bütün şehrin yükü neden bana kalıyor acaba? X: O zaman beraber saral...