Keyifli okumalar dilerim...💙
Alparslan'dan
Sabah yine aynı alarmımın sesiyle uyanmıştım. Gerçi zaten hiç uyumamışım ki. Aynı rutinimi uygulayarak evden çıkmak için hazırlamıştım bile. Uniformamı giyince aklıma bir an Derya'ya verdiğim üniforma gelmişti. Bu ise yüzümde ufak bir tebessüme yol açmıştı sadece. Daha sonra tekrar işime döndüm. Böyle olmalıydı zaten. Onunla ilgili bütün anılarımı silmeliydim.
Evden çıktığımda gözüm bir an karşı dairenin kapısında kaydı. Evet bir zamanlar sırf onunla karşılaşmak için çıktığı saati öğrenip o saatte bende çıkıyordum. Onunla sabah birbirimize dediğimiz günaydın bile motivasyon kaynağım oluyordu bana. Düştüğüm şu hallere bak.
Neyse yeter bu kadar.
Karargaha geldiğimde Albayın beni çağırmasıyla hemen odasına gitmiştim. Hazır ola geçip bas selamı vermiştim.
"Geç Alparslan."
"Mevzu neydi komutanım?"
"Timinize yeni bir akser geliyor. İsmi Ömer Karaman . Teğmen kendisi. İstanbullu . Zaten diğer bilgiler de dosyanın içinde. Son dereve başarılı , vatanına milletine düşkün, mert biri.
Hızlı bir şekilde uyum sağlayacağını düşünüyorum. Sende gerekeni yaparsın.""Emredersiniz komutanım."
"Hayırlı olsun o zaman. Çıkabilirsin evlat."
Baş selamı verip odadan çıktım. Demek Ömer Karaman . Bu geçen akşam Derya ile kinuşam çocuk. Bakalım nasıl biriymiş. Çalışma odasına geçince dosyasına baktım biraz. 25 yaşında gencecik biri. Annesi ile babası ölmüş , sehit olmuş. Ruhları şad olsun. Zordu. Gerçekten de çok zordu. Gayet başarılı harp okulunu birincilikle bitirmiş biri olarsk yazıyordu. Diğer bilglerine de baktığımda komutanım dediği gibi biri olduğunu anladım.
Bahçeye çıktığımda bizimkileri ve onu yani Ömer'i gördüm. Çoktan kaynaşmaya başlamışlar bile. Beni görünce hemen hazır ola geçmişti.
"Teğmen Ömer Yöreğolu İstanbul emret komutanım."
"Rahat asker." Durup devam ettim." Hoşgeldin bakalım."
"Sağol. "
"Sende sağol. Bizimkilerle tanışmışsındır. Biraz sonra operasyona çıkacak 10 dakikaniz var."
"Emrdersiniz komutanım!"
Daha sonra hepimiz odalarimiza gittik ve hazırlanmaya başladık. Tam on dakika sonra bahçede helikopterin önünde bukusmustuk.
"Yaralı ve ya ölü istemiyorum arkadaşlar. Sağ salim gidip geri dönelim. Hepiniz dikkatli olun. Allah yar ve yardımcımız olsun!"
"Sağol!"
Helikoptere binip bir operasyon için daha yola çıktık. Bu soysuzların kökünü kurutana kadar durmak haramdı bize. Zaten gönül vermiştik biz bir kere bu mesleğe. Ölüme koşanlardık bizler. Gözümüzü kırpadan hemde. Delilikti bu . Normal olduğumuzda söylenemezdi zaten. Buraya geleneler böyledir. Birbirimizin halinden biz anlarız. Eğitimlere elenenlerin çoğu o psikolojiği kaldıramadıkları için giderdi. Biz gayet memnunduk halimizden. Hemde hiç olmadığımız kadar...
***
"Ellerinze sağlık Pençe."
"Sağol!"
Birlikte helikoptere doğru yol almıştık. Sessizliği bozan Fatih olmuştu.
"Ömer bizimle geçirdiğin ilk görev nasıldı koçum?"
![](https://img.wattpad.com/cover/339960902-288-k104530.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bordonun Sevdası
Ficción GeneralSert, ciddi bir Yüzbaşının yüreğindeki tek sevdası Vatan sevdasıdır. Bu hep böyle gitmişti. Ta ki o güne o kadar. Ta ki Derya yı görene kadar... Bu sert, karanlık komutanı aydınlığına çekebilen tek kadın Derya... *** "Sen buraya gelirken sadece ken...