Elindeki şişenin içindeki ilaca baktı Carleen. Görünüşü gayet uygundu amacı için. Küçük cam şişenin mantar tıpasını açtı, kokladı. İlaç tam da olması gibi kokuyordu. Hassas burnuna ve bütün ilaçları ezberleyen zekasına minettardı. "Bu da uygun Ember." Ember'a uzattı elindeki şişeyi.
Dört aydır buradaydı, başından bir sürü şey geçmişti ama şimdi hayatı yoluna girmişti. Lauren' e başta uyuz olsa da o yaşlı kadın ona birr şans vermişti. Kraliçe de yardım edeceğini söylemişti elbette. Lauren, Carleen'in ilaçlara olan bilgisi ve hassasiyeti sayesinde onu buradaki ilaçların yapımı ve kontrolü için görevlendirmeye karar vermişti. Bu işi zaten Ember yapıyordu ama birden fazla işe koşturmak onu oldukça fazla yoruyordu. Bu yüzden de Lauren bu iş için Carleen'i önermişti. İşi iyice öğrenene kadar Ember ile çalışıyordu.
İlaçların kontrolü, yapımı, hazırlanış aşamaları, satışı hatta ilacın hangi fiyatla ve kime satılacağını dahi Carleen karar verecekti. Bunları öğrenmesi için belli bir zaman gerekliydi. Bu zamanı da Ember ile halledeceekti. İşini seviyordu, şikayeti yoktu ama birden fazla ilaç kontrolü sırasında burnu için üzülüyordu. Bazen koklamaması gereken ilaçlar oluyordu ama hassas burnu onun kokusunu ilaç şişede dahi olsa alıyordu.
Birkaç sefer bazı ilaçlarla fazla temas halinde olduğu için bayılmıştı. Koklamasa dahi o kokuyu alıyordu. İlaç üretimi ve paketlemesi için büyük bir alan ayarlanmıştı. Bu köy ormanın ortasındaydı bu yüzden konumu bir hazine değerindeydi. Bütün bitkileri bulabiliyorlardı.En fazla ticaretini yaptıkları şey ilaçtı. Bu yüzden köyde önemli bir yer yapılmıştı. Birçok insan da burada çalışıyordu. İki kısmı vardı. Bir kısmı sadece üstü kapalı ve büyük kazanların olduğu açık alandı. Burada ilaçlar yapılıyordu. Zehirli bitkiler de işlendiği için o ilacın havasının solunmaması gerekiyordu. Açık alan bu sebeple yapılmıştı.
Diğer kısımda ise tek gözlü üç kulübe vardı. Birinde ilacın yapılması ve paketlenmesi için eşyalar vardı. Diğerinde ise toplanan bitkiler muhafaza ediliyordu. Son kulübede ise ilaçların son halleri raflara sıralı bir şekilde yerleeştirliyor ve satılmayı bekliyorlardı. İlaçların üretimi ve hazırlanışı zordu ve bazı ilaçlar tehlikeliydi bu yüzden köye oldukça uzaktı. Kraliyet ailesinin konakladığı yere ise yakındı. Köyden ayrı bölgede çalışmak zorundaydılar. Fakat daha bu alana gelmeden Carleen kokuyu alıyor ve hangi ilacın hazırlanadığını biliyordu.
Birkaç ilacı ise kendisi öğretmişti. Annesinin öğrettiği, zehirli bitkilerden yapılan mükemmel panzehirlerr biliyordu. Köyde onun emri altında çalışan kadın ve erkeklere öğretmişti bunları. Daha ilk yapılışında çok satılmıştı. Köye büyük bir gelir getirmişti Carleen. Onun emri altında çalışan kişler Carleen'a bilge gibi davranıyorlardı. Kendinden çok büyük olan bu insanlar Carleen'e bir tanrıçaya hizmet eder gibi hizmet ediyorlardı.
Çok mahcup hissediyordu ama Ember bu olanlara alışması gerektiğini söyleyip sürekli öğüt veriyordu. Bu koşuşturmayıa alışmıştı Carleen. Seviyordu şimdiki hayatını. Yaşamak için nedeni olan bir insana dönüşmenin mutluluğu vardı üzerinde. Hala korkuyordu ama ilk zamanki gibi değildi.
İnsanlarla konuşmak onun için gittikçe daha da kolaylaşmıştı. Minettardı herkese. Gülümsedi. Gerçi bu işi Lauren sağlamış olsa da Dean'ın hakkınıda ödeyemezdi. Lauren'in başının etini yemişti. Bu fırsat için adeta yalvarmıştı yaşlı kadına. Lauren, Dean'ın fazla ısrarlarına dayanamamış ve kraliçe ile görüşmüştü. Dean ile son konuşmalarının üzerinden baya süre geçmişti.
İlk başta kaçmak için sürekli bahane üretmişti ama Dean'ın Carleen için Lauren'e yalvarmasından sonra hiçbir şey olmamış gibi davranmaya karar vermişti. Çalışmaya başladıktan sonra da vakti pek olmamıştı. Sürekli çalışmak istiyordu. Küçükken tek merak ettiği ders bitkilerdi. Onun için bitkiler bir gizemdi. Her biri çok güzeldi. Güzel olan zehirli olabilirdi ya da iyileştirici bir etkisi de olabilirdi. Çirkin olan bitkilerde tehlikeli gözüksede muazzam bir panzehir olabilirdi. Bu karmaşayı ve gizemi seviyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EJDERHA CADISI
FantasyYüzlerce yıl önce ejderhaların kraliçesi DRAKEN insanoğlunun masumiyetini korumak için yemin etti . Bunun için koruyucuları yarattı. İnsanoğlunu koruyacak ejderhaları... İnsanoğlu ise kendine bağlı ejderhaların kraliçesinin yeminini kana buladı. D...