25. Bölüm *İkinci adım zordu. Ben de on adım birden atladım*

58 13 0
                                    

Ama bu sefer tepeye çıkmayı beklerken arka tarafındaki çimenlik yerlere götürdü. Yerde yine küçük bir örtü ve üzerinde yastıklar vardı. Beni eğildi ve yere bıraktı. "Hangi ara yaptın bunu?" derken yüzüm gülmeye başladı. "Sen orayı karıştırma. Uzan bakayım." Dediğini yaptım. O da yanıma uzandı. Eliyle kafasını tutarak uzandı. Sadece gülümseyerek beni izliyordu. Ben de ona bakıyordum aynı şekilde. Yine zamanın varlığını unutmuş gibi bakışıyorduk. Ne kadar sürdüğünü asla bilmiyorduk. Sonra o da sırt üstü uzandı. Yine yıldızları izliyorduk. Şekiller falan kafamızda kuruyorduk. Pek fazla konuşmuyorduk. Sadece birbirimize bakıp gülümsüyorduk. Çok güzeldi. Mükemmeldi. Eşsiz bir şeydi bu. Yani bu kelimelerle bile güzelliğini anlatmak az kalırdı. Onu cidden çok seviyordum. Daha önce asla ama asla böyle bir his veya duygu yaşamadım. Hani bazen bazı duygular veya hisler sadece tek kişiyle yaşanır ya tam olarak buydu. Aşk, merhamet, sevgi ve şuan aklıma gelmeyen benzer duygular. Bu duygular sadece bu adamdaydı. Benim için bu adamda parlıyordu. Al sonra Ada neden sırılsıklam aşık oluyor? Bu adam mükemmel. Bu adamın her şeyini seviyordum. Gülüşünü seviyordum. Kokusunu seviyordum. Saçlarını seviyordum. Burnunu seviyordum. Gözlerini seviyordum. Bakışlarını seviyordum. Kalbini seviyordum. Beni sevmesini seviyordum. Onu seviyordum. Çünkü hak ediyordu. Bu adam sevilmeyi hak ediyordu.

Yine bu sevgi edebiyatını bölen Can oldu. Demek ki gitme vakti geldi sevgilim. Yine bu bücür seni çağırıyor. Demedim tabii ki. Ama Eymen aynı tepkiyi verdi. "Hay abini köpekler yesin Can." Güldüm. Eymen de benim gülmeme karşılık verdi. Bana eline geçen bir yastığı fırlattı. "Komik mi?" Bana attığı yastığı ona geri gönderdim. "Evet. Çünkü geçen seferde aynı tepkiyi vermiştin." Eymen biraz düşündü. "Ha evet. Hatta tam burada seni öpmeye çalışırken gelmişti." Şükür hatırladı. "Orayı da unutmuyorsun bakıyorum da." Gülümsemesini bir santim bile indirmedi. Hatta daha çok gülümsedi. "Unutur muyum hiç güzelim." Derken bana yaklaşmaya başladı. Tam dudaklarımız kavuşacakken Can bir kez daha bağırdı. "Abi hadi sonra ablam bana kızıyor. Herkes sizi bekliyor." Eymen geri çekilirken sinirden dudaklarını birbirine bastırdı. "Hay ablanı da ısıracağım şimdi. Bebeğim kalk. Yoksa ben bu çocuğu ısıracağım." O sinirlenirken ben hala gülümsüyordum. Bana bakınca onun da yüz hatları yumuşadı. Hafif hafif gülümsüyordu. O çıkmadığımız tepenin önünde bizi bekleyen Can'ın yanına gittik. "Of abi ya hadi. Otobüsün gidecek. Ablam iki saattir bana kızıyor." Eymen bir şey demedi ama kesinlikle Ateş'e çok kızdığını hissedebiliyordum. 

Can yine ikimizin elini tuttu. Bizimkilerin yanına gittik. Ateş biraz üzgündü. Ama diğerleri aşırı normaldi. Yine hepimiz terminale gittik. Hikayemizin başladığı yere. Eymen yol boyu yine elimi tuttu ve gidene kadar da bırakmadı. Yine herkesle vedalaştı. En son da bana sımsıkı sarıldı. Bütün kokusunu üstünden çekip burnuma taşıdım. Bu sefer onun karşısında göz yaşlarımı saldım.  O da benimkiyle birlikte serbest bıraktı. Buna rağmen hala gülümsüyorduk. Birbirimizin göz yaşlarını sildik. Alnıma en son kocaman bir öpücük bıraktı. Ayrıca yine son bir kez Can'a sarılıp öyle bindi otobüse. Hareket edene kadar da benimle bakışmaya devam etti. O gidince bir dakika içinde gözyaşlarımı silmeyi başardım. Yine bana sarılan Deren oldu. Yol boyu bir eli omzumdaydı.

Bu sefer yurda gidince o kadar çok ağlamadım. Yine aklımdan çıkmadı ama neyse. Yarın ilk provamız vardı. Bu yüzden yarına hazırlık yaptım. Açelya ile teksti okuduk. Biraz ezber provası aldık. Daha çok erken olduğu için çok uzun sürmedi. Erkenden uyumaya gittim. Erken uyumadığımı tabii ki hepiniz biliyorsunuz sevgili okurlarım. Sabah kalkıp provaya gittik. Açelya ile yolda da teksti okuduk. Düşündüğümüzden daha da zordu bu oyun. Sandığımızdan daha fazla çalışmamız lazımdı. Provadan sonra yurda gelip tekrar çalışacaktık. Bir önceki tekst buna göre baya baya basitti. 

KELEBEK HİSSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin