15. Bölüm *Aşık olduğuma ben inandım. Ya sen?*

146 91 0
                                    

Eymen Yıldıray :

Yapmam gereken onca iş varken ben sadece yatağıma uzanıp Ada'yla olan fotoğrafımıza bakıyordum. Odaya giren Kerem'le birlikte panik başladı. "Eymen yemek yemeyecek misin?" Telefonu sakladım hemen. "Yok brocum ben tokum sen ye." Sanki şüphelenmiş gibi baktı. "Geldiğinden beri bir şey yemedin de. Bir sorayım dedim. Sen ne yapıyorsun orda?" Anında cevap verdim. "Hiç bir şey brocum." Kafa salladı ve çıktı. "Oh." Bir daha kapı açıldı. "Bro bizim kızlar çok ısrar etti. Normalde ben gitmezdim de. Doğum günü yaklaşıyormuş da. Sınavlar falan derken gidemeyiz diye hafta sonu gideceğiz. Sende gelmek ister misin?" Biraz düşündüm. "Kimin doğum günü ya?" Kerem düşündü. "Kimdi lan? Kızın adını unuttum." Of kesin yine zıkkımlandı. "Ada lan Ada. Heh isimlerini unutuyorum da arada." Ada mı? "Olur. Gelirim." Yine sadece kafa salladı ve odadan çıktı. Bu sefer kesin çıktı evet. Normalde daha sonraymış. Ay şimdi sorsam hatırlamaz ki ya. Of pis ayyaş. Normalde iyi hoş çocuk ama bu huyu hiç hoşuma gitmiyor. Neyse Ada'nın doğum günü var. Cuma çıkarız. Yani iki gün var. Panikledim. Üç gün kalırız. Bu demek oluyor ki Ada'yla üç gün daha vakit geçireceğiz. Konuya kendi kendime giriş yaptığımdan beri gülümsüyordum. Şimdi hediye de lazım tabii. Ay ne beğenir ki. Ateş biliyordur. He aynen Eymen git Ateş'e sor da her şeyi berbat etsin. Neyse daha iki gün var. Düşünürüm ben Kelebeğime. Kelebek? Lan kelebek. Aha buldum. 


Ada Parlar :

Ateş yanımıza geldi. Üçümüz oturuyorduk. Akay hala Duru'yla konuşuyordu. Ateş beni resmen sorguya çekti. "Aşık olduğunu bir kararlaştıralım." Anında bunu reddettim. "Ne aşkı lan. Sakin gel. En en en fazla flört. O da en fazla yani." Ateş sinirlendi. "Ada artık sen hızlı gelir misin balım. Hepimiz fark ediyoruz bunu. Sen itiraf etmiyorsun sadece. Dimi Akay?" Akay telefona bakıp gülümsüyordu. Ağız ucuyla bize bile bakmadan "Hıhı." dedi. "Of bu çocuktan başka ne beklenirdi ki. Sen buna bakma Ada'm aşıksın sen." Yine aynı ses tonuyla cümleye girdim. "Ya Ateş aşık falan de-" Ateş işaret parmağını dudaklarımın üstüne koydu. "O cümleyi sakın tamamlama. Hep aşığım aşığım de ki değilsen de aşık ol. Ki aşıksın o belli. Evrene de kötü enerji yaymayı bırak." Son çekirdeğini de çitledi. Sonra bir anda telefonuna gelen bildirimle gülümsedi ve muhtemelen gelen mesajı yanıtladı. "Duman mı?" Kocaman gülümsemesiyle kafa salladı. Sonra telefonu bırakıp bana baktı. "Bak biz az kaldı sevgili olacağız. Ben Duman'ıma aşığım. Ölüyorum aşkımdan Çok seviyorum. Bak evrene bir tane kötü enerji veriyor muyum. Hayır. Ayrıca bizim durumda çok kritik be Ada'm." Kaşlarımı çattım. Olayı anlayamadığımı belli ettim. "Ne anlamda." O da düşünürken yanıtladı. "Şu anlamda balım. Ay şimdi abim gelirse bizim olmamız zorlaşıyor. Ama gelmezse de siz zorlaşıyorsunuz. Buldum. Bütün iş sende." "Ne işi lan?" Ateş gülümsedi. "Şimdi senle abim olacak ya. Sen abim alışana kadar bizim için abimi oyalayacaksın. Bu arada da hem biz hem siz olmuş olacaksınız." Ne desem boştu. Şuan ateş kendi kendine gülümseyip bir şeyler sayıklıyordu. Bende bir of çekip kafamı koltuğun üstüne dayadım. Bende çaktırmadan bu planı düşündüm. Eymen'le ne kadar yakınlaşacağımızı hayal ettim.

Geç oluyordu. Ben artık yurda gidiyordum. Beni kapıda yolcu ederken Ateş içeride oturan Akay'a bağırdı. "Paşam sen orada otur ya. Hiç rahatını bozma. Güya ikimiz şu kızı konuşup ikna edelim diye çağırdık. Beyefendi flört etsin." Akay oralı bile değildi. "İyi geceler balım." dedim ben. "İyi geceler yengelerin bir tanesi." Diyerek öptü. Hiç tepki göstermedim. "Yavaş yavaş alışıyor musun lan?" Ateş'e ufak bir göz devirdim. "Hayır. Sadece ne kadar itiraz etsem de sen beni dinlemeyeceksin. Ondan yani." Ateş yine imalı bakarak gülümsedi. "He aşkım he." El sallayarak çıktım.

Yolda şarkı dinliyordum. Neden şuan bunu dinlediğimi bilmesem de Lana Del Rey - Yes To Heaven dinliyordum. Bu şarkıyı zaten çok seviyordum ama Eymen ile anısı olduğundan da olabilirdi biraz. Yol boyu tekrar tekrar bu şarkıyı dinledim. Odaya girdiğimde Açelya uyumuştu. Üstünü örtüp başına minik bir öpücük kondurdum ve kapısını kapatıp odasından çıktım. Ben de yarınki derslerimi çantama koydum. Üstümü değiştirip pijamalarımı giydim. Sonra yatakta oturup yeri izleyerek düşündüm. Ulan cidden aşık mıydım? Onu bu kadar düşünmem, rüyamda görmem falan ne oluyoruz? Ay ne saçmalıyorum ben ya. Aşığım ulan basbaya işte. Neyi düşünüyorum? Kafayı yiyeceğim şimdi. Aşığım evet. 

KELEBEK HİSSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin