YIKMANIN VAKTİ

623 19 0
                                    

Ne demişti bu herif evlenmek mi. Bununla evlenmeyi bırak aynı ortamda bile bulunmaktan nefret ediyordum. Ama öldürecekti arkadaşlarımı. Onlar benim bu hayattaki tek varlığım. Ben bu hayatta tek bir kişiyle evlilik hayali kurmuştum sadece onunla evlenmek istemiştim.

"Şimdi odana git ve düşün Senem yarın vereceksin cevabını."

"Tamam" dilimden dökülen sözcükle ne düşündüğümü bile bilmiyordum. Tek bildiğim arkadaşlarım yaşasındı. Bunu söylememle Veysel sırıttı pis pis. Salih yapma bunu kendine dercesine salladı kafasını olumsuz yönde. Sametin kafası öne eğik duruyordu bakamıyordu gözlerime her şeyden kendini sorumlu hissediyordu. Ama onun hiçbir suçu yoktu tek suçlu vardı benim hikayemde oda bendim.

"En kısa zamanda evleniyoruz ozaman bebeğim işlemlere başlıyorum"

Şu an öylesine ağlamak istiyordum ki ama olmuyordu yapamıyordum sanki tüm bedenim ağlıyordu benim için ama gözlerimden akmıyordu yaş. Yavaş yavaş çözdü ellerini.

"Düğün gerçekleşene kadar bu evden dışarıya çıkmak yok"

Tek tek çıktık odadan bir kez daha çok bıkkın hissediyordum. Ölüm bir kurtuluş olur muydu benim için bana bunları yaşatanlar pişman olur muydu o zaman.

Odama girmemle Salih direkt daldı odaya.

"Senem sen mal mısın? Nasıl evleneceksin o herifle. Ya bi kere de kendini düşün şu hayatta bencil ol bi kere de ya sadece bi kere bırak da öldürsün bizi niye yakıyorsun hayatını."

" Ya nasıl bırakayım nasıll. Ya siz bendeki yerinizi değerinizi biliyor musunuz Salih. Benim kimsem yok tek siz varsınız sizz"

Sesim yüksek çıkmıştı. Salihin de yüzü hissizce bakıyordu bana. Kızgındı, öfkeliydi bana. Bencil olmamı istiyordu ama olamazdım nasıl olurdum ki onlar tek varlığım bu dünyada ben zaten yaşayan bir ölüydüm ama onların geleceği vardı. Benim bir hayatım yoktu zaten onlar yaşasın yeterdi.

"Tamam Senem böyle yapmaya devam et mahvet hayatını aferin."

Arkasına bakmadan çıktı dışarıya ama ben mahvetmiyordum hayatımı o adam bana sahip olamayacaktı. Buna asla izin vermeyecektim. Şimdi bana kızmakta haklısın Salih ama herşeyi sizin için ve ilk defa kendim için yapıyorum bir şeyi.

BELKİ YENİ BİR BAŞLANGIÇ YAPMANIN VAKTİDİR. YENİ BİR BAŞLANGIÇ İÇİN HER ŞEYİ YIKMANIN VAKTİDİR.

İlk defa kendim için bir şey yapacaktım. Canım pahasına bile olsa bu sefer kendimden vazgeçmeyecektim. Bunu arkadaşlarımdan vazgeçerek de yapmayacaktım. Bu sefer hayat benim için başlayacaktı. Böyle insanlar bunlara sahip olmayı hak etmiyor, yaşamayı bile hak etmiyor!

O gece nasıl uyuyacaktım ki uyuyamadım. Düşündüm. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar planlayıp öyle hareket etmeliydim. Bu sefer gerçekten gözümü karartmıştım. Belki bir gün güneş benim için de doğardı. Bir gün bile güneşin benim için doğmasını hak etmiyor muyum?

İçimde anlam veremediğim bir boşluk hissi var ama yabancı olduğum bir his değil bu ruhumu asla yanlız bırakmayan bu hise alıştım bile.

Telefonumu elime alıp sameti aradım. Bana bir tek o yardım edebilirdi çünkü. Bu konularda en iyimiz o diyebilirim. Bi süre çaldıktan sonra açıldı telefon.

"Efendim" sesi kötü geliyordu. Hayat dolu olan sesi bu sefer kötü geliyordu ama bu onun suçu değildi ki. İnsanların kötü olması onun suçu değildi.

"Odama gelir misin?"

"Tamam geliyorum"

Her zaman keyifli konuşan arkadaşım bu sefer benim gibi konuşuyordu. Hissiz konuşuyor ama onun hissiz konuşmasının altında yatan suçluluk duygusunu da anlıyordum. Samet en zor zamanlarımda hep yanımda olmuştu şimdi de olurdu. Hiç kırpmaz gözünü yardım ederdi bana. Diğerleri de ederdi ama en çok Samet bilirdi bu işleri. Korkmadan yapardı. Kapının çalma sesiyle düşüncelerimi bir kenara bıraktım.

"Geel"

İçeriye girdiğinde gerçekten üzgün duruyordu. Onların üzülmesi bu hayatta en son isteyeceğim şeydi. Onlar daha güzel hayat yaşamayı hak ediyor ve ben bu hayatı onlara vermek için canımı bile vermeye razıydım.

"Gel Samet otur" dedim yatağımı göstererek. Elime aldığım yastıktan güç alarak oturuyordum. Oturdu yanıma ama yüzüme bakmıyordu. Yüzüme bakması için elimle çenesini kaldırıp tebessüm ederek söze girdim.

"Bu olanlardan kendini suçlu hissetmiyorsun dimi?"

"Nasıl hissetmeyeyim Senem ya ben buraya gelmenizi istemesem bunları yaşamazdık. Sen de o şerefsizle evlenmek zorunda kalmazdın."

"Sen bilemezdin başımıza bunların geleceğini. İnsanların kötü niyetli olması senin suçun değil. Ayrıca seni buraya yargılamaya falan çağırmadım. Yardım istemek için çağırdım."

"Yardım mı? Ne yardımı? Ne konuda?"

"Ben o adamla evlenicem evet ama bana asla sahip olamayacak. "

"Nasıl olacak o"

"Senin yardımınla olacak Samoşum. Öldürücem onu.."

Ölmesi gerekiyordu ölümü her ne olursa olsun kimsenin hak etmediğini düşünürdüm önceden ama o şerefsiz hak ediyordu sonuna kadar. Arkadaşlarım ve benim iyiliğim için. Evet benim iyiliğim için! İlk defa kendi iyiliğim için bir şey yapacaktım ve bunu birinin canını alarak yapacaktım.

BEDEL (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin