Kahveye Bayılırım ✔️ | Yarı Texting

13. Bölüm

Helloee

Keyifli okumalar diliyorum efeniim. Ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz zatensu.

~~

"Ay Derya gördün değil mi? Beni kıskandı!" Ellerimi yanaklarıma koyup Derya'ya baktım. Gülümseyip kafama vurdu.

"Birazcık abartmıyor musun güzelim?" Dediğinde kaşlarımı çatıp başımı iki yana salladım.

"Hayır abartmıyorum, kıskanmış işte gördün!" Resmen mutluluktan eriyecektim.

"Neyse dur şimdi sen dün hakkında ne yapacaksın? Eren gelmemiş ya." Diye sordu.

"Of boş ver Eren'i, kendi çağırdı gelmedi. Ne yapabilirim? Biz asıl İrem'le Cansu'ya ne yapacağız?" Gökhan'ı düşünmekten bu konuya vakit bulamamıştım.

"Valla Metin'le o kadar stabil haldeyiz ki, onlarla hiç uğraşasım yok." Diyerek arkasına yaslandı. Bunlarda oldu he, ben size söyleyeyim.

"Olmaz öyle, yanlarına kâr kalmasın. Hem biz cevap vermezsek tekrar başka şekilde sizi ayırmaya çalışırlar." Dedim.

"Doğru söylüyorsun. Düşünelim o zaman." Kafa salladım.

"Bunlara ne yapılır bilmiyorum ama buluruz bir şeyler. Neyse, kocamı özledim kalk gidelim. Zaten biraz durgun duruyordu gördüğümde." Dedikten sonra ayağı kalktım. Beraber en üst kata çıktık, yarın maç vardı ayol!

"Selam çocuklar!" Derya kapıyı kapatıp içeriye yanıma geldi.

"Hoş geldiniz. Çilek iyi ki geldin, bu adam manyağa bağladı. İki dakika nefes aldırmıyor." Metin yanımıza gelip eliyle küçük çocuklar gibi Gökhan'ı gösterdi.

"Çocuk musun sen Metin? Şikayet eder gibi." Dedikten sonra göz devirdi.

"Ne oldu Gökhan korktun mu?"

"Kimden korkacağım oğlum? Manyak mısın?" Deyip topu potaya attı. Konuşurken bile top atma peşinde.

"Hadi biraz dinlenin. Gökhan konuşalım mı?" Takımdakiler bana teşekkür ederek bakıyordu. Gökhan birkaç saniye bana baktıktan sonra topu yere bıraktı.

Beraber diğerlerinden ayrı bir şekilde, köşeye oturduk.

"Terli misin ya da sana soğuk su getiriyim mi?" Diye sordum.

"Terlemedim de, su iyi olur." Kafamı sallayıp ayağı kalktım. Spor salonundaki soyunma odalarının yakınında sular vardı. Girerken görmüştüm.

"Çilek, n'aber?" Eren'de su almak için gelmişti sanırım.

"İyidir Eren, senden?"

"Ben iyi hissetmiyorum. Seninle de karşılaşamıyorduk iyi oldu. Özür dilerim. Antrenman olduğu için gelemedim, sana haberde veremedim. Beklettim seni özür dilerim." Kafamı salladım.

"Sorun yok. Ama keşke bekletmeseydin, antrenman yüzündense cidden kötü hissetme. Takmadım ben." Gülümsedi.

"Tamam o zaman. Bir ara yine konuşalım mı?" Diye sordu.