Aşk İkilemi -Aşk Serisi 1-

35. BÖLÜM -PART 1-

Bölüm Şarkıları
Müslüm Gürses- Affet
Cem Adrian- Sana Sarılınca

***

"Anlaşma mı, ne anlaşması? Bunlar ne Batuhan?" diye önündeki kağıtlara göz gezdirdi.
"Bunların geçersiz olduğunu bilmiyorsan avukatlık lisansını yakmanı tavsiye ederim dostum. Bunların hiçbir geçerliliği yok." Berrak Batuhan'ın cevap vermesine izin vermeden lafa atıldı.
"Tacizin ne olduğu hakkında bir bilgisi olmayan veya olduğu halde karşısındaki kişilerin bedensel sınırlarını ihlal eden biri olarak avukatlık lisansını yakması gereken belki de sensindir." Berrak'ın söyledikleri ile ağzı açık kalmıştı ancak duyacakları bu kadar değildi.

"Bunların bir tanesi mal ayrılığı için olan resmi bir anlaşma. Diğeri ise senin yalancılığına karşı benim elimi güçlendirecek gayri resmi bir belge... Madem senin amacın evlenmekti ve bu sayede anneni kurtarmaktı. Çıkarlarımız doğrultusunda bir anlaşma imzalayabiliriz. Ben senin bana verdiğin zararı en aza indirgerim ve kendi çıkarlarımı sağlarım sen de bu evlilikle amaçladığın şeyi gerçekleştirirsin. Bir sene dolmadan da boşanacağız ve bir daha mümkünse birbirimizin yaşadığı ilçenin sınırlarına bile girmeyeceğiz." Fatih buraya gelirken Batuhan Berrak çağırdı dediğinde bunu hiç beklememişti.

"Anlaşma mı yapacağız?" dediğinde Berrak dudağının kıyısıyla gülümsedi.
"Dediğim gibi anlaşma yapacağız. Bütün şartlarım orada yazıyor. Hukuki bir hükmü olmasa da eğer oradaki maddelerden birini bile ihlal edersen veya boşanma konusunda zorluk çıkarırsan bu belge tüm sosyal medyaya yayılır. Yaptığın her şeyi sadece çevremiz değil herkes öğrenir. Bu yaptığın şeyle Twitter'da öyle bir linç yersin ki tarihin en büyük linci olur." Berrak'ın ciddiyetinin masadaki iki adam da farkındaydı.
"Berrak beni bir kez tam anlamıyla dinlesen, kendimi anlatabilsem bunlara hiç gerek kalmayacak. Aşkımız..." dediğinde kız bir kahkaha attı.
"Ne aşkından bahsediyorsun be sen? Sence bu saatten sonra benim kalbimde sana karşı aşk gibi bir duygu mu kaldı? Sen ne sanıyorsun kendini? On sene önce çok toydum, gençtim ama artık ne aptal bir çocuğum ne de gurursuz bir kadın. Kalbimde bundan sonra sana iyi veya kötü bir zerre duygu yok olmayacak da. Yalnızca kendi ailemi, kendi çevremi ve adımı düşünüyorum. Eğer imzayı atmayacaksan ve evlenmeyeceksen en fazla bir sene zorlanırım sonra Akif nişanlanınca unutulur gider her şey. Ben sadece annemleri olası zorluklardan korumayı düşünüyorum." 

Fatih önündeki kağıtlara çaresizlikle baktı. Berrak'ı ikna edecek zamanı kazanmasının tek yolu bu belgeleri imzalamaktı. Üstelik kız öfkesinde de sözlerinde de haklıydı. Yaptığı şeyin affedilir bir yanı yoktu ama Berrak tanıdığı en affedici insandı. Batuhan onun yüzünden anlamıştı imzayı atacağını iki kalem çıkartıp ikisinin de önünde bulunan kağıtlara bıraktı.  Fatih içi yansa da imzayı atmak için kalemi eline almış iki kağıdın da kendisi için hazırlanmış kısmını imzalamıştı.
"Hata yapıyorsun Berrak, beni bir kere dinleseydin. Ben neyim varsa yoksa sana ait zaten, ben ölene dek her şeyimi sana vermeye hazırdım." 

Berrak cevap bile vermemiş kağıtlara imzasını attıktan sonra Fatih'in önündeki kağıtlara da imzasını atmıştı. 
"Batuhan ben senden alırım bu belgeleri daha sonra veya sende de kalabilir. Sana güveniyorum." dedikten sonra masadan kalkmıştı.
"Pazartesi hem ailelerle konuşur hem de tekrarlanacak nikah için işlemleri yaparız düğünde de biter bu iş. Bu arada sakın o seferki gibi peşimden gelmeye kalkma artık her şeyi biliyorum sana kanacak o salak kız yok artık." Berrak restorandan ayrılırken Fatih bakakalmıştı.

"35lik mi 70 mi?" Batuhan Fatih'in suratının ifadesinden sonra bu soruyu sorduğunda ikisi de neden bahsettiğini anlamışlardı. 
"70le başlayalım. Berrak'ta bu inat başladıysa ben her gün içsem faydasız." Batuhan sessiz kaldı, bu ikisinin savaşıydı ve bu savaşta kendisi tam ortada ama haklının tarafında yer alacaktı. Siparişleri verdiklerinde Batuhan içmeden karşısındaki adamın içişini izliyordu. Kendini bu hale düşüren ondan başkası değildi ve bu kez suçun sorumluluğunu kimseye atamazdı. Çalan Müslüm Gürses şarkısına eşlik ederken Fatih'in dili dolanmaya çoktan başlamıştı.