20. BÖLÜM-PART 2-

1.5K 113 68
                                    

Selamlar. Buraya vizelerden ödevlerden ve kendinden bıkmış ama en sonunda hepsini bitirip tatile kavuşmuş bir kız bırakıyorum. Onu sevin 😂. On gün demiştim onuncu günde bölüm geldi. Bir sonraki bölüme de hemen başlayacağım. İnşallah çabucak yazarım.

Keyifli okumalar

Bölüm şarkıları
Yıldız Tilbe- Çat Kapı
Nil Karaibrahimgil- Resmen Aşığım
Nil Karaibrahimgil- Ben Aptal Mıyım?

***

Pazartesi sabahında Batuhan da Fatih de burunlarından solmaktaydı. Dün gece Berrak'ın attığı hikayeler ve fotoğraflar sağ olsun ikisinin de tansiyonu yukarılara çıkmıştı.

Gülşen'in başkalarıyla voleybol oynadığı sahneleri düşündükçe dil altı hapına ihtiyaç duyuyordu Batuhan. En azından Burcu'yu eve döndürmeyi başarmıştı. Fatih ise öğleden önce gelecek ünlü oyuncunun davasını anlamaya çalışıyordu. Telefonda konuştuklarında bir yapım şirketinden alamadığı ücret için davaya bakacak avukat aradığını söylemişti ancak bu konularda Fatih pek de iyi olduğunu iddia edemezdi. Ticari davalara bakıyordu elbette ancak fikri-sanat içeren davalarda pek tecrübesi yoktu.

Ofise geçtiğinde fikri sanat eserleri kanununa ve ticari davalarda emsaller olup olmadığını incelemeye çalıştı. Ancak aklı Berrak'taydı. Her saniye onu düşünür olmuştu. Berrak'ın sürekli ondan kaçmasından dolayı belki de onu yakalamaya çalışıyordu. Bu yaz hayallerini gerçekleştirecek adımı atacak ve Berrak'ı ikna edip ona evlenme teklifinde bulunacaktı.

O bunları düşünürken Melis Berrak'a son bir kez emin olup olmadığını soran bir mesaj attı. Kız kardeşinin arkadaşıydı Berrak ve onu severdi. Onun üzülmesini istemiyordu ve bazen insanlar acı gerçeklerden çok tatlı yalanlara inanmayı seçmeliydi mutluluk için.

Melis'i, Cem karşılamıştı. Kız oyuncu olmadan önce de mankenlik yapmıştı ve eski taç sahibi güzellerden biriydi. Birçok yarışmada güzellik derecesi almıştı. Gür kumral saçlara, yeşil gözlere ve  orta uzun bir boya sahipti.

Fatih odasının kapısı açıldığında iş ahlakına uygun olarak müvekkil adayını ayağa kalkıp kapıya yaklaşarak karşıladı.

"Hoş geldiniz Melis Hanım, buyurun şöyle oturun lütfen." Melis kendisine gösterilen yere oturdu. Oldukça ağırbaşlı bir insan olduğu her halinden belli oluyordu. Henüz yirmi beş yaşında olmasına rağmen iyi bir kariyere sahipti. Hem modellik hem oyunculuk hayatında başarılı olmuştu. Gençti, güzeldi, başarılı ve eğitimliydi. Karakter olarak da çok ağırbaşlı olması onu birçok hemcinsi içinde ortaya çıkarıyordu.

Fatih de masanın öteki ucuna geçmek yerine kızın karşısına oturdu.

"Telefonda üstü kapalı ve detaysız konuşma fırsatı bulduk. Bana tarih ve proje ismi vererek durumu anlatırsanız size yardımcı olmam kolaylaşır." Melis boynunu hafifçe büktü, mahzun bir tavır takınmıştı.

"Aslında sözleşmem elimdeydi yani evimdeki masanın üzerinde unuttum. Bundan birkaç ay önce yani geçen yaz on sekiz bölüm sürmüş bir projeydi. İlk sekiz bölümün parasını aldım sonraki on bölüm ise sürekli ötelendi ve bir türlü ödeme yapılmadı. En sonunda menajerime geçen hafta şirketin Türkiye piyasasından çekildiğini ve kanalın da proje ödemesini onlara bıraktığını yani sürenin belirsiz olmasından bahsetmiş. Benim için önemli olan burada paradan çok harcadığımız emeğin hiç edilip üstüne yatılmaya çalışılması."

Fatih onun ne demek istediğini anlamıştı. İnsanların günümüz dünyasında artık kendini ezdirmeyen, hakkını yedirmeyen bir tutuma girmesi güzel bir gelişmeydi.

Aşk İkilemi -Aşk Serisi 1-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin