Multimedya: Berrak'ın teklif yüzüğü
BÖLÜM ŞARKILARI
Yeni Türkü- Karanfil
John Legend- All of Me***
Alarm sesiyle uyandıktan sonra rahat bir tayt ile salaş bir tişört geçirdi üstüne Berrak. Uçak yolculuğunda rahat olmak istiyordu. Beyaz spor ayakkabılarını ayağına geçirip sırt çantasını hazırladı. Makyaj yapmak istemiyordu ki zaten gerek de yoktu. Nereye gideceklerini deli gibi merak etmesine rağmen sürprizi bozmamak için direniyordu. Telefonuna gelen mesaj sesiyle heyecanı artmıştı. Valizini eline aldı, çekerse Gülşen'i uyandırırdı ve saat daha çok erkendi. Arkadaşı zaten yoğun iki haftadan çıkmıştı dinlenmek hakkıydı.Aşağı indiğinde Fatih ondan önce davranmıştı. Arabanın şoför koltuğunda ise tahmin etmediği biri vardı.
"Fatih çocuğu sabahın köründe bize şoförlük yapması için mi uyandırdın." Arabanın arka koltuğuna oturduğunda Berrak'ın ilk söylediği şey bu olmuştu.
"Tam olarak öyle yaptı hocam ama bu benim adıma kârlı bir anlaşma oldu. Siz yokken araba bende olacak ve Damla'yla güzel bir İstanbul turu atacağız." Fatih kardeşinin ensesine vurmamak için kendini zor tutmuştu.
"Başımın belası finalleriniz de bitti ya gezin Damla'yla ne yapıyorsanız yapın. Arabama zarar verme de nereyi gezersen gez." Fatihle Baran atışmaya devam ederken Berrak sadece gülerek izlemişti. Berrak ehliyetini 23 yaşına dek almamıştı hatta erkek kardeşi ondan küçük olmasına rağmen iki sene erken ehliyet almıştı. Berrak şimdi bile araba kullanmayı o kadar da sevmeyen biriydi. Havaalanına geldiklerinde Baran onları yolcu ederken Berrak'a bir şey söylemeden edememişti.
"Hocam Damla eğer uygunsanız tatil dönüşü sizinle bir yemek yemeyi istiyor daha doğrusu dörtlü bir yemek size soracakları varmış." Berrak gülümseyerek onay verirken Fatih oflayıp pufluyordu. Güvenlikten geçip içeri girdiklerinde Berrak artık daha fazla sormadan duramayacaktı nasılsa birkaç dakika sonra check-inde öğrenecekti neresi olduğunu."Fatih söyler misin nereye gidiyoruz? Birkaç dakika sonra öğreneceğim zaten yaptın sürprizini hadi." dediğinde Fatih onu kolunun altına aldı ve yanağına bir öpücük kondurdu.
"Senin en çok gitmek istediğin şehirler nereler?" dediğinde Berrak tek tek saydı.
"Paris, Prag, Viyana, Floransa ve Londra..." Sayarken bu şehirlerden biri hariç hepsinin haziranda yağmurlu olabileceğini düşünmüştü. Floransa dışında hepsinde haziranın ortasında yağmur yağabilirdi. Fatih onun kulağına yaklaştı.
"Sondan başlamışız demek ki beraber bu şehirlerin hepsini gezeceğiz umarım ama ilk rotamız Londra..." Berrak o an yetişkin bir insan olmasa bulunduğu yerde çığlık atabileceğine emindi. Fatih'in son iki haftadaki birkaç anını da göz önüne getirip omzuna vurdu.
"Çok kötüsün... Of Londra olacağını bilseydim balon kollu bir elbisem vardı dümdüz inen onu alırdım. Ya da uzun eteklerimden birini. Bond Caddesinde uzun bir etekle veya balon kollu bir elbise ile yürüyüp kendimi iki yüz sene önce yaşamış bir leydi gibi hissedebilirdim." Fatih onun lise yıllarından beri düşkün olduğu kitap türlerinden birinin tarihi aşk romanları olduğunu bildiğinden hiç şaşırmamıştı.
"Sen zaten bir leydisin aşkım iki yüz sene sonra da bu asaletin başka bir açıklaması olamaz. Ayrıca istersen buluruz bir kostüm mağazası... Tabi bir İngiliz balosu bulamayız ama..." dediğinde Berrak güldü dayanamayarak.
"Bir Londra sezonunda olsaydık ve baloya katılsaydım eğer sen orada olsan bütün danslarımı sana ayırırdım aşkım..." Check-in işlemine giderken Berrak zihnindeki Londra gezilecek yerler listesini toplamaya çalışıyordu.Uçağa binene kadar zaman su gibi akmıştı. Uçağa gitmeden önce de Londra'ya gideceklerini Gülşen'e mesaj atmıştı ve Fatih espri yapmadan geçmemişti bu duruma.
"Keşke başka bir yer söyleseydin şimdi peşimizden atlar gelir." dediğinde Berrak gözlerini devirdi.
"Fatih şaka yapma Allah aşkına ya hem neden gelsin ki?" Fatih yüzünü ekşitti.
"Beni sevmiyor hatta benden nefret ediyor. Sen beni affettin ama o edemedi ne hikmetse." Berrak onun koluna girip onu uçağa binecekleri alana sürüklerken cevap verdi.
"Çünkü beni yeniden incitmenden korkuyor. İncinmediğimi mutlu olduğumu gördükçe alışacaktır ona zaman ver." Fatih bunu umut etmekten başka bir şey yapamazdı bundan sonra elinden geleni yapıp Berrak'ı üzmeyecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk İkilemi -Aşk Serisi 1-
RomanceŞimdi en savunmasız halimle bir kez daha kendimle baş başayım. Evet her şey beş ay önce yeniden başlamıştı ve ben o günü hayatımın sonuna dek hatırlayacaktım. Ben Berrak Aksu; 26 yaşındayım, kendi nikahımdan kaçtım ve size tam da bu noktaya nasıl ge...