Merhaba. Bu bir "Haftalardır nerede bu deli?" sorusuna cevap duyurusudur. Bu sene üniversite son olacağım için tüm yılımı planlamam gerekti ama ünlü düşünür G.E'nin de söylediği gibi "Unutmayın ki bana hiçbir şey olmaz. Şimdi de gülüyorum sonra da gülerim." Yani inşallah. Yıkılmadım ama ayakta da değilim açıkçası.
Bölüm içinde ve gelecek bölümlerde Game Of Thrones geçecektir. Çünkü üç aydır hatırladığım her an finale sinirleniyorum. Sonraki bölümün ne zaman geleceğini bilmiyorum ama bu sefer bir aydan daha kısa olacak kesinlikle. Normalde bu bölümü de yarın atacaktım ama son bölüme gelen özledim yorumu beni heveslendirdi akşam akşam bölüm atıyorum.
Bölümü de o yorumun sahibine ithaf ediyorum. Keyifli okumalar.
Bölüm Şarkıları
Fikret Kızılok- Farketmeden
Haley Reinhart- Can't Help Falling in Love
Mazhar Alanson- Ah Bu Ben***
Gülşen ile Berrak'ın arası cumartesi sabahı kahvaltıda düzelmişti. Berrak Gülşen'e kendisini düşündüğünü bildiğini ve bu konuda kendisine minnettar olduğunu söylemişti. Ancak o bir yetişkindi ve kararlarını kendisi vermek istiyordu. Bu durumun arkadaşlıklarına yansımaması tek dileğiydi. Gülşen de en sonunda onu korumaktan vazgeçmeyeceğini ve eğer Fatih onu üzerse fare zehriyle zehirleyeceğini ekleyerek ona sarılmıştı.Pazar günü derbiden önce Batuhan Gülşen'i aradı.
"Ee ben maçı izlemek için hazırım. Sen de durumlar nedir?" dediğinde Gülşen yıllardır Kadıköy'de yenilmemiş olmalarının verdiği gururla güldü.
"Ben önemli maçları izlemem, yalnızca bittikten sonra izlerim ya da özetlere bakarım. Bu da benim totemim." dediğinde Batuhan ne diyeceğini bilememişti.
"Kaç yaşından beri bu toteme sahipsin, altı filan mı?" dalga geçtiğinde Gülşen kahkaha attı.
"Altı senin en son Kadıköy galibiyetinizdeki yaşın olmalı Batucum. Yazık kıyamam küçük Batuhan'a. Hayalleri yıkılmıştır onun ve bugün de iddiayı kaybedecek." Birbirlerine tatlı dokundurmaları Batuhan'ın sözüyle kesilmişti.
"Ben bu derbiden her şekilde kazançlı çıkacak tarafım. Ya senin yemeklerinden yiyeceğim ya da sana yemek yapacağım. Neyse ben gidiyorum. Maç sonunda görüşmek üzere." Telefon kapandığında Berrak bilgisayarı, televizyona bağlama kablosu ile gelmişti. Masalarının üzerinde bolca abur cubur bulunuyordu ve Gülşen serzenişte bulundu.
"Berrak son bir aydır deli gibi yemek ve abur cubur yiyoruz. İki buçuk kilo almışım. Bu son kaçamağımız olsun. Kilo vermem lazım." dediğinde arkadaşı ondan farklı değildi."Sen yine az almışsın ben üç buçuk kilo aldım. Eski halime döneceğim bu şekilde yemeye devam edersem. Ancak bir ay daha kendime zaman verdim. Şu bir buçuk ayda kafayı da yeyip öyle diyete gireceğim. Şimdi felaket öncesi son iki bölümü izleyeceğiz. Yani altıncı sezonun son iki bölümü. Yedinci sezonda sıçtılar, sekizinci sezonda sıvayıp tüyünü dikerler artık."
Gülşen söylediklerine tezat olarak ağzına bir parça cips atmıştı.
"O kadar mı umutsuzsun? Finali yazardan başka sadece o iki yapımcı bilmiyor mu?" Berrak arkadaşına göz devirip bölümü açtı.
"Sana şöyle diyeyim. Güvenmediğim insanlar sıralı tam liste bir David Benioff ve D.B. Weiss iki Fatih. Yani anlayacağın o kadar umutsuzum."Diziyi izlerken bolca konuşan ve söylenen Berrak'a rağmen ara sıra maç sonucuna takımının resmi instagram hesabından maçı kontrol ediyordu. Karşı takımın öne geçmesiyle bir an için somurtsa da birkaç dakika içinde kendi takımının da gol atmasıyla iddia kendi lehine dönmüştü. Maç beraberlikle bittiğinde göz kırpan bir emojiyle birlikte Batuhan'a lazanya tarifi gönderdi. İddia kazanmak çok zevkli bir şeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk İkilemi -Aşk Serisi 1-
RomanceŞimdi en savunmasız halimle bir kez daha kendimle baş başayım. Evet her şey beş ay önce yeniden başlamıştı ve ben o günü hayatımın sonuna dek hatırlayacaktım. Ben Berrak Aksu; 26 yaşındayım, kendi nikahımdan kaçtım ve size tam da bu noktaya nasıl ge...