Aşk İkilemi -Aşk Serisi 1-

23. BÖLÜM

Selamlar. Çok zor zamanlar geçirdim şu an biraz daha iyiyim ve hoşgeldim.

Bölüm Şarkıları
Toygar Işıklı- Sen Yanımdayken

***

Berrak pazar sabahına annesini görüntülü arayarak başlamıştı. Geçen hafta tatilden döndüğü bu hafta işlerini düzenleyip bir de ilişkiye adım atarak hayatını yola koyduğu için annesinin yanına gidememişti. Görüntülü konuşmayı bitirdikten sonra salondaki büyük masaya yığmış olduğu takvim, ajandalar ve bilgisayara baktı. Mayıs sonu itibariyle sınav dışındaki danışmanlıkları sona erecekti. Ağustosta yani yeni dönemde gençlere teslim edeceği işler dışında kendisine daha az iş kalacaktı ve bu şekilde genç kadın tezini bitirip gelecek güz dönemi sonunda savunmasını yaparak doktorasını tamamlamış olacaktı.

Tezine geçmeden önce sosyal medya üzerine notlar aldığı çalışma ajandasına birkaç not yazdı. Yapması gereken güncellemeler ve çekmesi gereken yeni videolar vardı. Onları büyük takvime yerleştirdikten sonra danışma takvimini açarak kalan seansları da aynı takvime işaretledi. Tezine, arkadaşlarına ve sevgilisine de zaman ayırması gerekiyordu tabi. Hayatı uzun zamandır bu kadar dolu dolu yaşamamıştı ancak bu yoğunluk ona mutluluk veriyordu. Güzel giden bir işi, kendisini seven arkadaşları ve yıllardan sonra kalbini acıyla değil neşeyle çarptıran bir adam vardı. Daha ne isterdi ki hayattan.

Kulağına kulaklığını takıp favoriler listesinden bir şarkı açtı. Gülşen ailesinin yanına gitmişti. Anneler gününde annesinin yanında olacaktı. Fatih de bugün aynı şekilde evdeydi böylece Berrak'ın çalışmak için zamanı vardı.

Epeyce ilerlediği sırada telefonu çalmaya başladı. Arayan sevgilisinin telefonunu neşeyle açtı.

"Selam güzelim, ne yapıyorsun?" Fatih'in girişi üzerine ağzı kulaklarına varmıştı.
"Hiç çalışıyordum ya, tezim için çalışmam lazım ama bu hızla gidersem baya uzayacak gibi. İstatistik kısmına geçmemek için uygulama yapmaktan kaçıyorum resmen."

Fatih onun cevabına kahkaha atmıştı.

"İçinde sayılar veya hesaplar olan hiçbir şeyi sevmiyorsun ki sen hiçbir zaman sevmedin." Berrak ağzından bir hıh nidası çıkardı.

"Yoo, banka hesabımdaki sayıları seviyorum ne kadar çok o kadar iyi." Fatih telefonun öteki ucundan oldukça net duyulan bir kahkaha attı.

"Tabi ya bunu nasıl unuturum. Berrak, annem öğleden sonra için Damla'yı ve seni davet ediyor. Yani gelmek istersen tabi. " Berrak bir an duran zihniyle aklına ilk geleni söyledi.

"Ama bugün anneler günü." Fatih onun duran zihnine ışık verecek cümleleri kumaya çalıştı.

"Zaten annem de o yüzden oğullarının hayatına anlam katan iki genç kızı görmek istiyor. Anne yüreği sizi kucaklamak istemiş olacak." Berrak Fatih'in söyledikleriyle küçük bir kalp çarpıntısı geçirmişti. İşlerin ciddiye binebileceğini görüyordu. Yirmili yaşların yarısını geride bıraktıklarını ve artık yetişkin olduklarını düşününce olması gereken de buydu ancak genç kız hala ilk günkü duygularını koruduğu için ergenlikten kalma ruhu yetişkin durumuna ayak uydurmakta zorlanıyordu.

"Berrak, güzelim iyi misin?" Berrak kendine geldiğinde sevgilisine cevap verdi.

"İyiyim, düşünüyordum. Kaçta geleyim size? Nasılsa annemi göremiyorum bu anneler gününde. Suzan Teyze'yi mutlu edeyim."